Yargıtay 15. Ceza Dairesi, “J” adlı 2300’lü yıllardan gelmiş hayali yaratıkla işbirliği yaptığı, gerçekte mevcut olmayan hastalıklarının bulunduğu, yabancı istihbarat birimlerinin peşinde olduğu, kansere ilaç bulduğu gibi yalanlarla sanal ortamdaki takipçilerini etkileyip para toplayan sahte profesör Bülent Ayberk hakkındaki yerel mahkeme kararını bozdu. Yargıtay, para topladığı isimlerin şikayetçi olmamasına rağmen, Ayberk’in dini duyguları istismar ettiğine ve dolandırılıcık suçunu işlediğine hükmetti.

Elazığlı Ayberk oldu Aiberg!

Lise mezunu Elazığlı 65 yaşındaki Bülent Ayberk, geçmiş yıllarda çeşitli gazetelerde Profesör Hans Von Aiberg takma adıyla Danimarka asıllı Alman fizikçi kimliğini kullanarak astronomi, astroloji, burçlarla ilgili yazılar yazmaya başladı.

Bu şekilde ünlenen Ayberk, yazdığı kitaplarda, İskandinav asıllı Alman bilim adamı, araştırmacı, düşünür, mucit, yazar ve gazeteci olduğuna dair özgeçmiş uydurdu. Ayberk’in, 1980’li yıllarda “Arz’dan Arşa” adı altında ”atom ve tanecik fiziği, karadelikler, ışınlanan insanlar, kafdağı cinleri, kuantum fiziği, hızır tezkireleri” gibi konularda yazdığı seri kitaplarıyla İslam dini ile bilime ilgi duyan insanlar arasında da ünü yayıldı.

128 bin lira dolandırdı

İnternet ortamında taraftarlarına, “Allah’ın şura (jüri) kurulmasını emrettiğini” söylemesi üzerine, taraftarı vatandaşlar arasından 4 kişilik jüri oluşturan Bülent Ayberk, taraftarlarını, “Hızır” ile görüştüğüne, kendisine iyiliklerinde yardım eden, kötülüklerden koruyan 2300’lü yıllardan günümüze gelmiş ”J” adlı hayali yaratığın yardımcısı olduğuna da inandırdı. Yalanlarıyla kandırdığı insanlardan Ayberk’e gönderilen paranın yalnızca Ocak 2005-Mayıs 2006 yılları arasında 128 bin 870 lirayı bulduğu saptandı.

2006’da ‘Zig zag’a takıldı

Balıkesir emniyetinin 2006 yılında düzenlediği ”Zig-zag” operasyonuyla gözaltına alınan Ayberk’e Balıkesir Ağır Ceza Mahkemesi, “dini inanç ve duyguları istismar suretiyle nitelikli dolandırıcılık” suçlarından Türk Ceza Kanunu’nun 158/1-a maddesi gereğince hapis ve para cezası verdi. Sanıklar lehine takdir indirimi uygulayan mahkeme, Ayberk’i 1 yıl 4 ay 20 gün hapis ve 208 gün para, eşi Mesude Ayberk’i ise 8 ay 10 gün hapis ve 103 gün para cezasıyla cezalandırdı. Sanıklar hakkındaki cezaları para cezasına çevirdi.

Kararın temyiz edilmesi üzerine dosyayı görüşen Yargıtay 15. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin kararını oy birliğiyle bozdu. Kararda, dolandırılıcık suçunun unsurları anımsatılarak, dolandırıcılık suçunun dini inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle işlenmesinin, bu suçun temel şekline göre daha ağır ceza gerektiren bir durum olarak TCK’nın 158/1-a maddesinde düzenlendiği anımsatıldı. Kararda; “somut olaydaki unsurlara bakıldığında, sanığın eylemlerinin TCK’nın dini inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle dolandırıcılık suçunun unsurlarını oluşturacağı gözetilmeden sanıklar hakkında idari yaptırım uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesinin bozmayı gerektirdiği belirtildi.


AA