Osman Özdemir, hukukihaber.net için yazdı;

Tahmini bir büyükşehir adliyesine yılda 80 bin savcılık dosyası geldiği, bunların yaklaşık 40 bin kadarı takipsizlik ile sonuçlandığı, 20 bin Daimi arama bürosuna aktarıldığı, geri kalanı ise davaya dönüştüğü bilinmektedir. 40 bin takipsizlik dosyası incelendiğinde davaların büyük çoğunluğunun uzlaşmayla sonuçlanabilecek basit davalar ile kayıp şahıs, cep telefonu kaybetme, intihara teşebbüs ( genelde bulunanlara takipsizlik verilir) vb davaların geldiği bilinmektedir. Savcılık makamı bu tür davalarda yüzde doksana varan takipsizlik kararı vermektedir. Bir de şüphelisi tespit edilemeyen dosyalar vardır ki bunlar da daimi arama kararı yazılarak Zamanaşımı Bürolarına devredilip bekletilmektedir. Şimdi tüm bu davaların, savcıların önüne geldiğini, bunları incelemek için zaman harcadıklarını, sonra basit usul işlemi ile bitirdiklerini düşünürsek aslında Savcılık makamının ne kadar gereksiz işlerle uğraştığını görmemiz kaçınılmaz olacaktır. 

Çözüm mü ?

Her savcının kendi bölgesinde bulunan karakolları olacak ve her karakola bir adet avukatlıktan geçme savcı yardımcısı vereceksin. Bunlar buralarda hem insan haklarına ilişkin denetim yapıp, hemde hukuken incelenmesi zaman kaybından başkaca değeri bulunmayan dosyalar hakkında karar vermiş olacak. Ayrıca uzlaştırma yoluna gidilmesini de buradaki savcı yardımcıları sağlayacak.

Denetim mi? 

Savcılar nasıl denetleniyor ise savcı yardımcıları da öyle denetlenmiş olacak. Bu şekilde bir uygulama ile savcılık makamı yıllık 60 bin dosyadan kurtulmuş olacak. Benimkisi bir tavsiye geliştirmek ve yararlı eleştriler getirerek öneriyi büyütmek siz saygıdeğer Meslektaşlarıma kalmıştır. Saygılarımla. 

OSMAN ÖZDEMİR
ADALET BAKANLIĞI ÇALIŞANI