Sabah saat 09.00'da başlaması gereken genel kurul, yeterli çoğunluğun sağlanamaması nedeniyle ancak 12.30'da başlayabildi. Genel kurulda, divan kurulu başkanlığına Nail Gürman seçildi. 

 
Ankara Barosu Başkanı Metin Feyzioğlu açılış konuşmasını yapmadan önce baro yönetiminde iken yaptıkları icraatların anlatıldığı videonun gösterimini istedi. 
 
Divan Başkanı Gürman, Feyzioğlu'nun talebini kabul ederek, videonun oynatılmasını söyledi. Videonun oynatılmaya başlamasının ardından salondan bunun genel kurul düzenine uymadığına ilişkin tepkiler gelmeye başladı. Bazı başkan adayları ve delegeler, divan kurulunun bulunduğu alana yönelerek video gösteriminin durdurulmasını talep etti. Bazı delegeler de video gösterimi bitinceye kadar alkış ve ıslık çalarak protesto etti. 
 
Video gösteriminin tamamlanmasının ardından söz alan Feyzioğlu, bugün Ankara'nın Başkent oluşunun 89. yıl dönümü olduğunu anımsatarak, ''Bu önemli günde, Türkiye'nin lider barosu, başkentimizin barosu Ankara Barosu'nun genel kurulunu açmaktan ayrıca onur duyuyorum. Cumhuriyetimiz gibi başkentimiz ve baromuz sonsuza dek dimdik ayakta durmaya devam edecektir'' diye konuştu. 
 
-Barolar demokrasi ve insan hakları mücadelesinin öncüsüdür- 
 
Türkiye'nin demokrasi mücadelesinde önemli bir dönemeçten geçtiğini savunan Feyzioğlu, şunları söyledi:
 
''Bu noktada biz avukatlara ve barolara her zamankinden daha büyük görevler düşüyor. Baroları sadece meslek odaları olarak görmek isteyenler, baroları belge veren, mühür basan, kimliksiz ve kişiliksiz şubelere dönüştürmeye çalışanlar şunu bilmelidirler ki demokrasi ve insan hakları mücadelesinin öncüsü yüzyıllar boyunca daima avukatlar ve barolar olmuştur.'' 
 
Görev yaptığı süre içinde yaklaşık 250 mesleki faaliyet gerçekleştirdiklerini anlatan Feyzioğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
 
''Savunma hakkının yok edildiği bir yerde haktan, hukuk devletinden, kişi güvenliğinden, bağımsız ve tarafsız yargıdan, özgürlük ve demokrasiden bahsedilemeyeceği açıktır. Ankara Barosu olarak biz, haksızlık kimden gelirse gelsin, haksızlığın hedefinde kim olursa olsun, kim ne derse desin yalnız hukukun tarafı olduk. 
 
Avukat Hakları Merkezimiz ile 7 gün 24 saat bir kale gibi meslektaşlarımızın arkasında durduk. Yüzlerce avukat hakkı ihlaline müdahale ettik. Herkes bilmelidir ki avukatlar ve barolar demokrasinin lokomotifi, hukuk devletinin savunucusu ve adaletin güvencesidir. Ankara Barosu olarak edinilmiş tüm haklarımızı koruyarak Avukatlık Kanunu ile ilgili yapılması düşünülen değişiklik önerilerimizi ilgili yerlere ve meslektaşlarımızın bilgisine sunduk. Bu konudaki mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz.'' 
 
Feyzioğlu, konuşmasının sonunda iki yıllık yönetimi boyunca gerçekleştirdikleri projelere değindi ve yeniden seçilmesi durumunda daha etkin projeleri hayata geçireceklerini kaydetti. 
 
Genel kurul diğer adayların konuşmaları ile devam ediyor.