Avukat kimliklerinin kimlik tespitinde esas belge olarak kabul edilmemesi nedeniyle Trabzon Barosu’nca Başbakanlık ve Maliye Bakanlığı aleyhine açılan davada Danıştay 8. Dairesinin temyizi üzerine, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun ilamı ile Danıştay 8 ve 10. Dairelerden oluşturulacak ortak kurul tarafından konunun karara bağlanması kararlaştırıldı.

Konuyu bu açıdan değerlendiren PTT Genel Müdürlüğü Hukuk Müşavirliği Türkiye Barolar Birliği Başkanlığına yazdığı 10 Ocak 2012 tarih ve 0245 sayılı yazıda, Danıştay nezdinde 8. ve 10. Dairelerden oluşturulacak kurul tarafından uygulamaya yön verecek nitelikte bir karar verilene kadar avukat kimliklerinin PTT işyerlerinde yapılan parasal posta işlemlerinde geçerli kimlik olarak kabul edileceğini bildirdi.

Yazıda ayrıca, PTT Genel Müdürlüğü Parasal Posta İşletme Dairesi Başkanlığınca 3 Ocak 2012 tarih ve 125 sayılı tebliğle avukat kimliklerinin geçerli kimlik kapsamına alındığı bilgisinin tüm PTT Başmüdürlüklerine bildirildiği ve personele imza karşılığı tebliğ edildiği de belirtildi

 

Avukatlık Kimliği’nin Resmi Kimlik Olarak Kabulü Konusunda Gelişmeler

1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 9. maddesi uyarınca resmi belge niteliğinde olan Avukatlık Kimliği’nin kimi kurumlarca resmi belge olarak kabul edilmemesi nedeniyle Türkiye Barolar Birliği Başkanlığınca, Barolarca ve meslektaşlarımızca yapılan girişimler ve açılan davalar aşağıda bilgilerinize sunulmuştur.

1-) Manisa Barosu Avukatlarından Mustafa Ünsal tarafından; “Türkiye Halkbankası Genel Müdürlüğünün 22.6.2005 tarih ve 1163 sayılı avukatlık kimliği konulu işleminin ve bu işleme dayanak kılınan 2.7.1997 tarih ve 23037 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren ‘Karaparanın Aklanmasının Önlenmesine Dair 4208 Sayılı Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik’in 6. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendinde yer alan “Türk uyruklu gerçek kişiler için nüfus hüviyet cüzdanı, sürücü belgesi veya pasaport” ibaresininiptali ile yargılama sonuçlanıp hüküm kesinleşinceye kadar yürütülmesinin durdurulması” istemiyle Danıştay’da açılan davaya davacı yanında katılma talebinde bulunulmuştur. Danıştay 10. Dairesi’nin 2005/6614 E. numarasıyla ele aldığı davada yetkili dairenin 8. Daire olduğundan bahisle, yargılama Danıştay 8. Dairesinin 2006/765 Esas numarasıyla sürdürülmüştür. Bu davada yürütmenin durdurulması talebi ve Türkiye Barolar Birliği’nin katılma talebi reddedilmiştir. Yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş olup, dava henüz kesinleşmemiştir.

Manisa Barosu Avukatlarından Mustafa Ünsal tarafından Halkbankası aleyhine Akhisar 2 Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan davada davalı Banka manevi tazminata mahkum edilmişse de karar Yargıtay’ca bozulmuştur. Bu dava şu anda karar düzeltme aşamasındadır.

Manisa Barosu Avukatlarından Mustafa Ünsal tarafından Halkbankası çalışanları aleyhine suç duyurusunda bulunulması üzerine Akhisar Sulh Ceza Mahkemesinde açılan dava beraatle sonuçlanmıştır. Mahkemece tesis edilen beraat kararı hem C. Savcılığı, hem de Türkiye Barolar Birliğince temyiz edilmiştir. Temyiz incelemesi halen sonuçlanmamıştır.

2-) Konya PTT Merkezinde yaşanan olumsuzluklar üzerine Türkiye Barolar Birliği Başkanlığınca PTT Genel Müdürlüğü’ne başvuru yapılmış ve PTT Parasal Posta İşletme Dairesi Başkanlığı tarafından; PTT’de yapılan işlemlerde TBB tarafından verilen Avukatlık Kimliği’nin resmi kimlik olarak kabul edilmekte olduğu ve PTT Konya Merkezi’nin uyarıldığı tarafımıza bildirilmiştir.

3-) Trabzon Barosu Başkanlığınca Danıştay 8. Dairesinde “Karaparanın Aklanmasının Önlenmesine Dair 4208 Sayılı Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik’in 6/1. fıkrasının (a) bendinin son fıkrası ile MASAK Başkanlığı’nın 17.02.2004 gün ve 746 sayılı kararının” iptali talebiyle açılan dava, 2005/1614 E. ve 2006/1140 K. sayılı ilamı ile reddedilmiştir. Aynı taleple Ankara Barosu tarafından açılan dava Danıştay 8. Dairesince, 2004/2524 E. ve 2006/3512 K. sayılı ilam ile reddedilmiştir.

4-) 2006 yılı Aralık ayında Aydın Barosu levhasına kayıtlı avukatların yakınmaları üzerine Avea İletişim Hizmetleri A.Ş. ile görüşülmüş ve Türkiye Barolar Birliğince düzenlenmiş avukat kimlikleri ile işlem yapılması konusunda tereddüt olmadığı teyit edilmiştir.

5-) Burdur Barosu Avukatlarından Andaç Önder tarafından 14.05.2008 tarihinde Burdur C. Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulmuştur. Ayrıca Av. Önder meseleyi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşımıştır. Yapılan başvuru kabul edilebilirlik incelemesi safhasındadır.

6-) Meslektaşlar tarafından Türkiye Barolar Birliği’ne iletilen sorunlar nedeniyle Bankalara Avukatlık Kanununun amir hükmüne uygun işlem yapmaları konusunda uyarılar yazılmışsa da, “Karaparanın Aklanmasının Önlenmesine Dair 4208 Sayılı Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik” hükümleri uyarınca işlem yapmak zorunda olduklarından bahseden cevaplar alınmıştır.

7-) Avukatlık kimliğinin Turkcell işlem merkezlerinde kabul edilmemesi üzerine Ankara Barosu Başkanlığınca yapılan başvuru üzerine Turkcell İletişim Hizmetleri A.Ş. verdiği cevapta avukat kimliğinin geçerli olduğunu bildirmiştir.

8-) İstanbul Barosu Avukatlarından Aker Çıtak tarafından Avukatlık Kimliği ile işlem yapmayı kabul etmeyen Banka aleyhine manevi tazminat davası açılmıştır. Dava Fatih 1. Sulh Hukuk Mahkemesinde 2008/466 E. sayı ile görülmektedir.

9-) Avukat Kimliği’ni Kabul Etmeyen Banka Aleyhine İcra Takibi
İzmir Barosu Avukatlarından Hasan Demir, Kara Paranın Aklanmasının Önlenmesine Dair Yönetmelik hükümlerini gerekçe göstererek avukatlık kimliği ibraz ettiği gerekçesiyle ödeme yapmayan Banka aleyhine icra takibine başlamış ve ilgili Banka’nın itirazı neticesi mesele İzmir 13. Sulh Hukuk Mahkemesi önüne taşınmıştır. Mahkeme öncelikle Avukatlık Kanunun üst norm olduğunu vurguladığı kararında, Kara Paranın Aklanmasının Önlenmesine Dair Yasa’nın 4. maddesi uyarınca kimlik tespit zorunluluğunu 2.000 TL ve üzeri işlemler için öngördüğünü belirterek itirazın iptaline karar vermiştir.

10) TBB Duyurusu - 2009/34 18.03.2009
Avukatlık Kimlik Belgesinin 29 Mart 2009 Pazar günü yapılacak Mahalli İdareler Seçimlerinde geçerli kimlik olarak kabul edilmesi hakkında