Erbek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, avukatlık mesleğinin geçmişte olduğu gibi, bugün de hem Türkiye'de hem de dünyadaki diğer ülkelerde en saygın ve önemli mesleklerinden birisi olduğunu ifade etti.
 
Avukatlığın, avukatın şahsı nedeniyle değil, mesleğin özelliği nedeniyle önemli olduğunu vurgulayan Erbek, "Avukatlığı önemli kılan, kutsal 'savunma hakkı'nın kullanılmasıdır" dedi.
 
Her meslek gibi, avukatlığın da sorunları bulunduğunu kaydeden Erbek,

"Gerekli olan sayının çok üstünde avukat olması nedeniyle, bu sayısal çokluğa göre iş sağlanamıyor. Hukuk eğitimi veren fakültelerdeki eğitimin derinliğinin olmaması, mezun olan kişilerde avukatlık mesleğiyle ilgili güçlü bir algı yaratamıyor ve en önemlisi, avukatlığa kabulde sınav uygulaması yok" diye konuştu.
 
-Avukatlık Sınavı-

Erbek, 2002 yılında yürürlüğe giren Avukatlık Kanunu'nda sınav zorunluluğunun olduğunu hatırlatarak, "Ancak uygulamaya başlanacağı sırada bu hüküm kaldırdı. Anayasa Mahkemesi kararı iptal etti fakat düzenleme yeniden yapılmadığı için bir boşluk var. Bugün hukuk fakültesini bitiren hemen herkesin cebinde 'avukatlık izin belgesi' var. O istemese bile, kendiliğinden konuyor. Bu böyle olmamalı. Sınav olmalı, hatta sınav yetmez, bir geçiş süreci konulmalı. Örneğin, 2 sene staj olmalı, belli davaları belli kıdeme sahip avukatlar alabilmeli. Böylece hem pratik anlamda mesleki tecrübe, hem de teorik anlamda yeterlilik şartı gözetilmeli" diye konuştu.
 
Söz konusu zaafın giderilmesi için baroların ciddi şekilde çalışma yaptığını ifade eden Erbek, "Örneğin, 12-13 Kasım tarihlerinde Ankara'da Türkiye Barolar Birliği başkanlığında ve bütün baro başkanlarının katılımıyla, konusu sadece avukatlık sınavı olan bir toplantı yapılacak. Biz acilen avukatlık sınavının hayata geçirilmesini istiyoruz" dedi.
 
Erbek, avukatlık sınavının uygulamaya konulmasının yanında, avukatlık stajının da daha nitelikli hale getirilmesi gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
 
"Bu olmazsa, yargı çöker. Savunmayı temsil eden avukatların zayıf olduğu, yeterince mesleğe hazırlanamadığı bir yargıda, tam anlamıyla adil yargılama gerçekleştirilemez. Adil yargılamanın gerçekleşmediği yerde de toplumsal barış, huzur ve sükun temin edilemez. Savunmayı temsil eden mesleğin güçlendirilmesi adaletin işleyişine büyük katkı yapacaktır. Avukatların mesleğini yaparken donanımlı ve haklarla donatılmış olması, ülkedeki yargı sistemine olan toplumsal güveni güçlendirecektir."
 

AA