METİN ARSLAN
 
Sanıklar, haklarındaki mahkumiyet kararının temyizde bozulması üzerine yurtdışına çıkış yasağının da kaldırılmasını isterken, mahkeme yargı sürecinin bitmediğini belirterek bu talebi reddetti. Bunun üzerine sanıklar, ilgili hakimler için tazminat talebinde bulundu. Ancak asıl dava sonucunda verilen hükmün kesinleşmediğine dikkat çeken Yargıtay, hakim aleyhine tazminat davası açılamayacağını kararlaştırdı. İlgili kanuna atıf yapılan karar için Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'ndan düzeltme talep edildi. Ancak buradan da ret cevabı geldi: Karar Anayasa'ya uygundur.
 
Söz konusu karara kaynak teşkil eden dava Kadıköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Hakim, ilaç şirketi Atabay’ın sahibi Zeki Bülent Atabay’ı 17 ayrı sahtecilik suçundan 29 yıl 4 ay, 10 ayrı dolandırıcılık suçundan da 13 yıl 3 ay olmak üzere toplam 42 yıl 7 ay hapis cezasına çarptırdı. Ayrıca 20 bin lira adli para cezasına hükmetti. Şirket müdürü Hasan Yavuz’a da benzer ceza verildi. Mahkeme, Atabay’ın da aralarında bulunduğu sanıklar için ‘adli kontrol’ istedi ve yurtdışına çıkış yasağı koydu. Sanıkların davayı temyiz etmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 11. Ceza Dairesi, eksik kovuşturma gerekçesiyle kararı bozdu. Bunun üzerine sanıklar bir ilaç fuarına katılmak istediklerini belirterek, yurtdışına çıkış yasağının kaldırılması talebinde bulundu. Ancak bu ihtiyacı yurtdışına çıkmayı zorunlu kılacak nitelikte bulmayan yerel mahkeme yasağı kaldırmadı. Sanık Atabay, bu kez seyahat hürriyetinin kısıtlandığı, ret gerekçelerinde bütünsellik ve tutarlılık olmadığı iddiasıyla kararı veren hakimler Mahkeme Başkan Nihat Köseoğlu ile Berrin Çelen aleyhine 10’ar bin TL’lik tazminat davası açtı. İki hakim, yasal takdir haklarını kullandıklarını, davacı Atabay’ın asıl amacının, husumet oluşturmak suretiyle ceza davasından çekilmelerini sağlamak olduğunu belirterek başvurunun reddini istedi.
 
Konuya bakan Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, tazminat davasını kabul etmedi. Daire, yargılama safhasında hakim ve savcıların bir soruşturma, kovuşturma veya davayla ilgili olarak verdikleri kararlar için ancak devlet aleyhine tazminat davası açılabileceğini düzenleyen 6110 sayılı kanuna atıf yaptı. Hakimler aleyhine ancak hükmün kesinleştiği tarihten itibaren 1 yıl içerisinde dava açılabileceğini vurgulayan Daire, sanık Atabay hakkındaki asıl ceza davasının bitmediğine, hüküm kesinleşmeden tazminat istenemeyeceğine işaret etti. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu da, temyiz üzerine önüne gelen dosyada daire kararını onadı. Karar düzeltme talebinde bulunan davacı, 6110 sayılı kanunun Anayasa’ya aykırı olduğunu belirtti ve Anayasa Mahkemesi’ne itiraz davası açılmasını istedi. Talebi reddeden Hukuk Genel Kurulu, düzenlemenin Anayasa’ya aykırı olmadığının altını çizdi.