18.06.1927 tarihinden beri 84 yıldır yürürlükte olan 1086 sayılı HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU (HUMK)’nun yasal ömrü bu gün sona eriyor.

Emektar usul yasasının yerine kaim olacak 6100 sayılı HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU, 12.01.2011 tarihinde TBMM’de kabul edilmiş ve yürürlük tarihi olarak ta 1 EKİM 2011 tarihi belirlenmiştir.

1 EKİM 2011 günü Pazar günü olduğu için HUMK’un uygulanacağı son gün bu gündür.

2 Ekim Pazartesi itibariyle HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU, hukuk davalarında usul kanunu olarak esas alınacaktır.

www.nukukihaber.net’in görüştüğü Av. Vedat Oruç HUMK ve HMK hakkında yaptığı açıklamada; HMK ile HUMK kapsamlı bir değişime uğramış ya da baştan aşağıya değişmiştir diyebiliriz. HUMK’un anlam karmaşası da sona ermektedir.

HMK’da, Hukuk Yargılamasında köklü değişiklikler yapılmıştır.

HUMK 582 maddeden oluşurken HMK 452 maddeden ibarettir. Yani 130 madde artık yok.

Yeni yasa incelendiğinde;

· HUMK’ta yok iken HMK ile YENİ İHDAS EDİLMİŞ 106 madde,
· HUMK’ta olmasına rağmen HMK ile KAPSAMLI OLARAK DEĞİŞTİRİLMİŞ 69 madde,
· HUMK’ta olup HMK’da KISMEN VE AZ DEĞİŞTİRİLMİŞ 159 madde
· HUMK’ta olup HMK’da AYNEN KORUNMUŞ 112 madde (HMK dili ile) olduğu görülmektedir. Gerçekten büyük bir değişim var. Üstelik yasa daha az maddeye indirgenmiş.

Yeni Usul kanunumuz HMK, hukuk yargılamasında, yeni ihdas edilen maddeleri ve kurumlarıyla bir milat olacak.

HMK konusunda bir çok baro, Türkiye Adalet Akademisi, Hsyk, üniversite ve hukuk dernekleri seminer ve sempozyumlar düzenlediler, düzenlemeye de devam ediyorlar.

Ancak bu seminer ve sempozyumların süresi, HMK'nu öğrenmek için hiç bir zaman yeterli olmayacaktır. HMK ile işi olan her bir hukukçu pazartesi'den itibaren yanlış yapmamak için mutlaka HMK'yı alıp bir veya birkaç defa fakülte yıllarındaki gibi çizerek hatmetmelidir.

Son yıllardaki yoğun yasa değişiklikleri, özellikle avukatların kendilerini devamlı güncel tutmaya ve bir öğrenci imiş gibi çalışmaya yöneltmektedir.

1 Temmuz 2012 tarihi itibariyle, Meclis’ten geçerek yasalaşmış olan Borçlar Kanunu ve Ticaret Kanunu da yürürlüğe girecektir. Bu yasaların da yürürlüğe girmesi ile Hukuk yargılaması tam manasıyla yeniden ve çağın gereklerine göre yapılandırılmış olacaktır.

Bu gün HUMK’un, iş günü olarak mahkemelerce uygulanacağı son gün. HUMK’a ELVEDA diyoruz.

HMK’DAKİ TEMEL DEĞİŞİKLİKLER

HMK’da yer alan, dava açılırken yatırılması zorunlu OLUP dava şartı olan DAVA AVANSI yatırılması konusu, YETKİ ve GÖREV kurallarındaki değişiklikler, SÜRELERDEKİ değişiklikler, tüm sürelerin gün yerine HAFTA ve AY olarak belirlenmesi, dava açıldığında yargılama başlamadan önce geçilmesi gereken ÖN İNCELEME safhası’nda DAVA ŞARTLARINI İLK İTİRAZLARI İNCELEMESİ, Hakimin ÖN İNCELEME DURUŞMASI YAPARAK TARAFLARI SULHE TEŞVİK EDEREK ANLAŞTIKLARI VE ANLAŞAMADIKLARI HUSUSLARI ÖNCELİKLE BELİRLEMESİ, MİRASÇILIK BELGELERİNİN NOTERLERCE VERİLECEK OLMASI, EVİ TERK EDEN EŞİN ORTAK KONUTA DAVET İŞLEMİNİN NOTERCE YAPILABİLMESİ, idari eylem ve işlemlerden dolayı vücut bütünlüğü ve ölüm hallerinde İdari yargıda açıla gelen tazminat davalarının, Asliye Hukuk Mahkemelerinde açılabilecek olması gibi konular öncelikle dikkate değer değişikliklerdir.

HUMK’taki çoklu yargılama usulü, HMK ile YAZILI YARGILAMA ve BASİT YARGILAMA USULÜ olarak basite indirgenmiştir.

HMK’daki değişimin tamamını burada ele almamıza zamanımız elvermeyecektir. Müsaadenizle, dikkatimi çeken bu değişiklikleri belirtmekle yetineceğim.

YASALARDA BÜYÜK DEĞİŞİM VAR MUTLAKA AVUKAT YARDIMI İLE DAVALARINIZI YÜRÜTÜN.

Bu kadar yasal değişimi hukukçuların dahi hakkıyla takip etmekte zorlandığını belirten Av. Vedat ORUÇ devamla; vatandaşların hak kaybına uğramaması için mutlaka bir avukat vasıtasıyla veya danışmanlığıyla davalarını takip etmelerini; vatandaşların, özellikle de yasal gelişmeleri takip etmekten ve yorumlamaktan uzak arzuhalcilere dava ve sair dilekçelerini yazdırmamalarını salık veririm dedi.

DAVA AÇARKEN, “GİDER AVANSI” ÖDEME ZORUNLULUĞU GELDİ!

Av. Vedat ORUÇ, www.hukukihaber.net’e yaptığı açıklamasında devamla; Pazartesi gününden itibaren açılacak hukuk davalarında, dava harçlarının yanında HMK 120. Madde uyarınca GİDER AVANSI yatırılması zorunludur. Bu husus, usul yasamızda ilk defa ihdas edilmiştir.

HUMK 180., 413. maddelere göre dava açılırken, harç ve posta gideri yatırılırken yeni usul kanunu HMK 120. Maddeye göre; yargılamanın hızlandırılması için, her yıl Adalet Bakanlığınca çıkarılacak gider avansı tarifesinde belirlenecek olan tutarın dava açılırken ödenmesi öngörülmüştür. Maddenin ikinci fıkrasında ise; avansın yeterli olmadığının dava sırasında anlaşılması hâlinde, mahkemece, bu eksikliğin tamamlanması için davacıya iki haftalık kesin süre verilmesi öngörülmüştür.

HMK 114. Maddede davacının yatırması gereken gider avansının yatırılmış olması dava şartları arasında sayılmıştır.

Yani, Adalet Bakanlığınca çıkarılacak gider avansı tarifesinde öngörülen GİDER AVANSININ dava açılırken ödenmemesi davanın reddi nedeni olacaktır. Ya da eksik gider avansının iki haftada ödenerek tamamlanmaması yatırılacak giderle yapılacak işlemin, kesin sürede para yatırılmadığı için yapılamayacak olması davanın kaybedilmesine sebep olabilecektir.

Burada gerek hukukçuların gerek vatandaşların çok hassas davranmalarını gerektirir önemli durum söz konusudur. GİDER AVANSININ DAVA AÇILIRKEN YATIRILMASI ve TAMAMLANMASI İSTENDİĞİNDE KESİN SÜRE İÇİNDE TAMAMLANMASI ZORUNLUDUR.

Burada belirtilen AVANS miktarı davanın türü ve özelliklerine göre Adalet Bakanlığınca ilan edilecek gider avansı tarifesine göre belirlenecek olmasına rağmen bu güne dek bu yönde bir tarife yayınlanmamıştır.

Pazartesi gününden itibaren bu TARİFELER ve GİDER AVANSI uygulaması yürürlükte olacaktır.

Yaptığım araştırmaya göre Bakanlık tarifeler konusunda çalışma yapmış ve Türkiye çapında örgütlenmiş meslek örgütlerine, muhtemel tarife taslaklarını göndererek görüş istemiştir.

Meslek örgütlerince verilen cevaplarda ise, taslak tarifelerdeki rakamların yüksek olduğu ve vatandaşı hak aramadan, dava açmadan caydırıcı etkisi olabileceği endişeleri dile getirilmiştir. Gider avansının peşin alınması ile adaletin tecelli etmesine Devlet eliyle zorluk çıkarılmış olunacağı yönünde eleştirilmiştir.

Yasa maddesinin gerekçesinde; gider avansı düzenlemesi ile dava için gerekli masrafların zamanında yatırılmamasından dolayı davaların gecikmesinin önüne geçilmesinin amaçlandığı belirtilmektedir.

Bakanlığın gider avansı tarifeleri bu güne kadar, biz hukukçular tarafından da bilinmemekteydi.

ADALET BAKANLIĞI'NIN HMK GİDER AVANSI TARİFESİ

Adalet Bakanlığı'nın bu gün yayımladığı HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU GİDER AVANSI TARİFESİ'nin
"Gider avansı miktarı" başlıklı 4. Maddesi şu şekildedir:

MADDE 4 – (1) Davacı,
a) Taraf sayısının BEŞ KATI tutarında TEBLİGAT gideri,
b) Dava dilekçesinde tanık deliline dayanılmış ve tanık sayısı belirlenmiş ise TANIK SAYISINCA TANIK ASGARİ ÜCRETİ VE TEBLİGAT GİDERİ, tanık sayısı belirtilmemiş ise EN AZ ÜÇ TANIK ASGARİ ÜCRETİ VE TEBLİGAT GİDERİ,
c) Dava dilekçesinde keşif deliline dayanılmış ise KEŞİF HARCI AVANSI ile birlikte 75 TL. ULAŞIM GİDERİ,
ç) Dava dilekçesinde bilirkişi deliline dayanılmış ise Bilirkişi Ücret Tarifesinde davanın açıldığı mahkeme için öngörülen BİLİRKİŞİ ÜCRETİ,
d) Diğer iş ve işlemler için 50 TL,
TOPLAMINI AVANS OLARAK ÖDER.” Olarak GİDER AVANSI TARİFESİ tarifesi belirlenmiştir.

Bu tarifeye göre, aylar bazen de yıllar sonra yapılması muhtemel TÜM YARGILAMA MASRAFLARI PEŞİN PEŞİN TALEP EDİLMEKTEDİR. Davasını açmak için dava harcını dahi denkleştiremeyen ve adli yardıma da başvurmayan vatandaşların bu kadar yekün bir parayı DEF’ATEN ÖDEMELERİ İMKANSIZDIR DİYEBİLİRİZ.

Bu tarife uyarınca, yukarıda sayılanlardan BİLİRKİŞİ ÜCRET TARİFESİ UYARINCA BİLİRKİŞİ ÜCRRETİ de peşin talep edilmekte olduğu için dava harçlarından çok DAVA AVANSI vatandaşları ve biz hukukçuları yoracağa benziyor. Tam da “astarı yüzünden pahalı” olayı yani.

Adalet Bakanlığı’nca HMK uyarınca ilk defa böyle bir gider avansı tarifesi çıkarılmıştır. Tarifelerin veya yasa hükmünün yumuşatılmaması halinde bu konu yargı camiasında çook tartışılacaktır.

Dava türüne göre belirlenecek bu avansın davacı tarafından yatırılamaması halinde davasının reddolunması maddi külfete yüklenmiş çok ağır bir müeyyidedir. Yargılamayı hızlandırmaya çalışırken insanımızın hak kaybına uğramasının da önüne geçmek için tarife rakamlarının daha makul düzeyde, ya da peşin olarak istenmemesinde yarar vardır.

2 Ekim Pazartesi günü ve sonrasında dava açarken, daha sonra mağdur olmamak için tarife uygulaması yerleşmemiş olsa bile yasal zorunluluktan dolayı DAVA GİDER AVANSI adı altında da bir miktar para yatırılmasını unutmayınız.

Her yasanın bir adaptasyon dönemi olacaktır. Yasalar değişime ve revizeye açıktır. Uygulamada yaşanacak sorunlar mutlaka değişim ve revize ile ortadan kaldırılacaktır.

Nitekim HMK, yürürlüğe girmeden değişim başlamıştır dahi. Adli tatil süresi değişti mesela. Mecliste kabul edilen yasada adli tatilin 1 Ağustos 5 Eylül arasını kapsayacağı belirtilmekte iken geçen ay çıkarılan KHK ile Adli tatilin başı ve sonu değişerek adli tatil süresi 20 Temmuz 1 Eylül olarak değiştirilmiştir.

Bu gün, 84 yaşındaki ihtiyar delikanlı HUMK’a elveda diyoruz.

HMK’da emeği geçen Öğretim Üyesi Hocalarımıza ve emeği geçen yasa koyuculara teşekkür ederek sözlerimi bitirmek istiyorum. Teşekkürler.” www.hukukihaber.net


Av. Vedat ORUÇ
[email protected]



(Bu yazı, sayın Av. Vedat ORUÇ tarafından www.hukukihaber.net sitesinde yayınlanması için kaleme alınmıştır. Yazarı ve kaynağı gösterilmeden kısmen ya da tamamen yayınlanması şahsi haklara ve fikri haklara aykırılık teşkil eder.)