Derlenen bilgilere göre, alış-satış bedeli arasındaki farkın 2010 yılı için 7 bin 700 lirası, vergiden istisna tutuluyor.
     Değer artış kazancının ''safi miktarı'', istisna sınırını aşıyorsa, satışın yapıldığı yılı takip eden yılın Mart ayında yıllık beyannameyle beyan edilmesi ve hesaplanacak gelir vergisi tutarının Mart ve Temmuz ayları olmak üzere 2 eşit taksitle ödenmesi gerekiyor.
     Düzenlemeye göre, 2007'den önce alınan gayrimenkullerin elden çıkarılmasında vergilendirme için 4 yıllık süre dikkate alınıyor. 2007'den sonra alınanlarda ise süre 5 yıl olarak uygulanıyor. Buna göre, en fazla 5 yıldan uzun süre elde tutulan gayrimenkuller için gelir vergisi ödenmesi gerekmiyor.
     Ayrıca, gayrimenkulün eşe veya çocuğa alınması, ödemenin de aile reisi tarafından yapılması halinde ''ivazsız'' yani karşılıksız intikal söz konusu olduğundan, durum, gelir vergisi değil, veraset ve intikal vergisi kapsamına giriyor.
     Gayrimenkul alım satım işinin devamlı yapılması halinde elde edilen gelir de değer artış kazancı olarak değil, ''ticari kazanç'' olarak vergilendiriliyor.
    
     -HESAPLAMALAR-
    
     ''Değer artış kazancı'' kapsamındaki vergilendirme için esas alınan ''safi kazanç'', değer artış kazancından 'mal ve hakların maliyet bedeli', 'elden çıkarma dolayısıyla yapılan ve satıcının uhdesinde kalan giderler' ile ''ödenen vergi ve harçlar''ın çıkarılması yoluyla hesaplanıyor.
     Vergi hesabında kullanılan ''gayrimenkullerin iktisap bedelinin tespiti''nde de üretici fiyat endeksi dikkate alınıyor.
     Ortaya çıkan rakam üzerinden ödenecek vergi tutarı da o yılın Gelir Vergisi tarifesine göre belirleniyor.
    
     -GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞINDAN UYARI-
    
     Gelir İdaresi Başkanlığı'nın ''gayrimenkullerin elden çıkarılmasında vergisel sorumluluklar'' konusunda hazırladığı broşürde, gayrimenkul alım satımında bulunan mükellefler, gayrimenkul alım-satım bedellerini tapuda gerçek değerleri üzerinden beyan etmeleri konusunda uyarıldı.
     Bedelin tapuda düşük gösterilerek değer artış kazancının eksik beyan edilmesi ve durumun idarece tespit edilmesi halinde, eksik beyan edilen vergi ve vergi ziyaı cezasının idare tarafından tarh edilerek, gecikme faiziyle tahsil edileceği vurgulandı.



AA