Aşağıdaki tavsiyelere kulak vermemeniz halinde, bu alım satım işinden zararlı çıkabilir, araç almak için yapmış olduğunuz birikimin bir kısmını veya tamamını kaybedebilir, bu da yetmezmiş gibi adliyelerle, mahkemelerle uğraşmak zorunda kalabilirsiniz.

1- Beğendiğiniz aracın ruhsat fotokopisini satıcıdan isteyin

Aracı incelemeden önce, aracın okunaklı bir ruhsat fotokopisini faks yada e-mail yoluyla göndermesini isteyin. Aracına güvenen dürüst bir satıcı, bundan hiç bir rahatsızlık duymaz. 

Ruhsat fotokopisini aldıktan sonra yapacağınız ilk iş, aracı hem plakayla, hem de motor şasi numarasıyla sorgulatarak herhangi herhangi bir kazaya karışıp karışmadığını tespit etmek olmalıdır. Sadece plakadan sorgu yapmak yetmez. Aracın plakası değişmiş olabilir. en sağlıklısı motor şasi numarasıyla sorgu yaptırmaktır. 5664 e atacağınız mesajın size maliyeti 4,00 TL olacaktır.

Beklentinize göre sorgu sonucunu inceleyin. Ağır hasar kaydı veya pert kaydına rastlarsanız, fiyat ne kadar cazip olursa olsun 2 kez düşünün. Çünkü ağır hasar kaydı olan bir aracı kasko yaptırmakta zorlanır, zorunlu trafik sigortası primlerini bile neredeyse normalin iki katı tutarında ödemek zorunda kalabilirsiniz.

Sorgu sonucunda yüksek tutarlı bir kaza kaydına rastlamamış olmanız, aracın kesinlikle kaza yapmadığı anlamına gelmez. Sigortaya yansıtılmadan aracın tamir görmüş olması durumu da söz konusu olabilir.

2-Yetkili servise göstermeden aracı satın almayın:

Kimse malını kötülemez. Satıcının beyanlarına itibar ederek araç satın alacak olursanız, büyük sıkıntılar yaşayabilirsiniz. Aracı anlayan birine göstermek yerine, aracın yetkili servisinden aracın 101 nokta ekspertiz raporunu yaptırın. Bu işlemin maliyeti, aracın marka ve modeline göre değişmekle 100-200 TL arasındadır.

Beğendiğiniz her araç için elbette sizden 100-200 TL de vermeniz beklenemez. Bu noktada yapmanız gereken, araç sahibinden, aracın durumu hakkında detaylı bilgi almak (masraf gerektirip gerektirmediği, değişeni, boya durumu vs..) ardından satıcıya "Eğer aracın durumu, satıcının bahsettiği gibi çıkarsa, ekspertiz masrafının kendiniz tarafından, eğer farklı çıkarsa (Daha fazla boya, değişen bulunması, hali hazırda masraf gerektirmesi vs) masrafın satıcı tarafından ödenmesi" hususunu teklif etmek en akılcı çözüm olacaktır. 

Satıcının beyanlarını da ekspertiz öncesi bir zapta geçmek, servis masrafına hangi durumda kimin katlanacağını yazılı kararlaştırmak ileride "Ben öyle dememiştim" gibi durumların da önüne geçecektir.

3-Kimseye kaparo ödemeyin:

Özellikle internet üzerinden verilen ilanlarla, değerinden çok daha düşük konulan satış rakamları, alıcılara cazip gelmekte, satıcıların, " Yoğun talep var. Kaparo gönderirseniz sizin için bekletebilirim" lafı üzerine alıcılar, hiç tanımadıkları insanlara kaparo adı altında para göndermektedirler. Kaparo isteyen herkesin dolandırıcı olduğunu elbette iddia etmiyoruz. Ancak kaparo gönderdikten sonra paranızın peşine düşme ihtimaliniz de bulunduğundan, dertsiz başınıza dert almayın. Kısmet değilmiş deyip geçin.