ÇEVRECİLİK NEDİR GÖRSÜNLER

“Hizmete açtığımız 5 millet bahçesinin toplam büyüklüğü 1.5 milyon metrekareyi buluyor. Sadece bu projelerle İstanbul’da kişi başına düşen yeşil alan miktarını yüzde 10 arttırdık. Çevrecilik adına yakıp yıkanlar, sokakları ateşe verenler, ülkenin hayrına her işin karşısına dikilenler, gelip bu millet bahçelerine bakarak gerçek çevrecilik nedir görsünler. Öyle lafla çevrecilik olmuyor. Gezi Parkı olaylarında bu olayları yapanların finansörü konumunda olan ve şu anda cezaevinde olan bu kişiyle iltisaklı birçok malum kişi, bunların içerisinde akademisyenler de var, geçenlerde gözaltına alındı. Malum çevreler, hatta hatta Batı dünyasından birileri de açıklamalar yapıyor. Dünyada bu işlerin finansörü durumunda olan kişiler olduğu gibi Türkiye’de de bu işlerin finansörü durumunda olan kişiler var. Bu içeri alınınca niye rahatsız oluyorsunuz? Kendi ülkenizde bunlara benzer şeyler olduğu zaman feryadı figan, Türkiye’de olduğu zaman diyorsunuz ki ‘Bu akademisyenlerin finansörüdür, onlara her türlü desteği veren kişidir, vesaire.’ Gelin siz bunları bizim külahımıza anlatın.

BUNUN ADI GERİCİLİK, İRTİCACILIK

Son dönemde Türkiye’nin eski Türkiye’de bırakıldığı düşünülen birtakım tartışmaların, polemiklerin içine yeniden çekilmeye çalışıldığı görülüyor. Dünyanın kendini artık 21’inci yüzyılın ikinci yarısına hazırlamaya başladığı bir dönemde, birilerinin ısrarla 1940’ların, 1960’ların, 1970’lerin, 1990’ların baskı ve tedhiş iklimine taşımaya çalışıyor olması manidardır. Yapılmaya çalışılan işe illa bir isim verilecekse bunun adı gericiliktir, irticacılıktır, mürteciliktir, çağdışılıktır. Türkiye’nin geldiği yer itibarıyla hâlâ tek parti dönemini, onun siyasi, sosyal ve ekonomik zulüm düzenini özleyenlere, o günlere geri dönülmesini talep edenlere söylenecek başka ne söz olabilir? Millet kendi vicdanında tek parti dönemini hak ettiği yere çoktan oturttu. Milleti yıllarca kendi değerleri, kültürü ve geçmişi dışında mecralara koşturmaya çalışanların oyunlarına artık herkesin karnı tok. Artık her adımını, devlet ve millet düşmanlarıyla birlikte atanlar, ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar siyasette yeniden inşallah hortlayamayacaklardır. Türkiye’yi eski karanlık günlerine döndürmek isteyenler, kendi karanlıklarında kaybolup gideceklerdir.

YA ISLAH, YA TASFİYE

(Yerel seçim) Varsa noksanları tamamlayacağız, yanlışları düzelteceğiz, yolunu şaşıranları ya ıslah ya tasfiye edeceğiz. Her kim ki ‘Ben aday gösterilmedim’ diyerek partimize sırtını dönüyor, hatta gidip kendine başka mecralar arıyorsa o kişi zaten hiçbir zaman AK Partili olamamış demektir. Her kim ki aynı şekilde ‘Benim istediğim kişi aday gösterilmedi’ diye benzer tavırlara giriyorsa, zaten yanlış yerdedir. Veya ‘Ben niye şuradan aday gösterilmedim de buradan gösterildim’ diyorsa o da kusura bakmasın. Biz bir davayız, teşkilatız, bizde kesinlikle, malum bunu özel toplantılarımızda hep görüşmüşüzdür, değerlendirmeler yapılır, istişare yapılır, bunun sonunda da ‘sen filanca yerden adaysın denildiğinde’ o da ‘Evvel Allah’ der, orada çalışmaya başlar. Onu da geçelim. ‘3 dönemden fazla olmayacak ancak başarılı gördüğümüz arkadaşları bizler daha farklı yerlerde istihdam edebiliriz’ dedik. Peki, ‘Ben de başarılıydım ama niye istihdam edilmedim’ havasına girenler varsa, senin değerlendirmen ile merkez değerlendirmesi farklı olabilir. Aday olurken, 3 dönem orada görev yaparken veya iki dönem görev yaparken her şey iyi, aday yapılmadığın zaman niye bozuluyorsun, niye o zaman sana bir şeyler oluyor? Bu hareketin, kendine has ilkelerinin olması ve bu ilkelere de tüm arkadaşlarımızın sadakatle sarılması şüphesiz ki bizim görevimizdir.’’

AİHM BİZİ BAĞLAMAZ KARŞI HAMLEMİZİ BİZ YAPARIZ

AİHM’in, Demirtaş’ın makul gerekçelerle tutuklandığına ancak tutukluluk sürecinin uzatılması için yeterli hukuki dayanak bulunmadığına hükmedip, cezaevinde olmasının TBMM’deki çalışmalara katılmasını engellediği ve bu nedenle ifade özgürlüğünün kısıtlandığı kararı ve nasıl uygulanacağı tartışma yarattı. Erdoğan, AK Parti Grup toplantısı sonrasında gazetecilerin sorularını cevapladı. Erdoğan, “AİHM’in verdiği kararlar bizi bağlamaz. AİHM bugüne kadar terör örgütüyle ilgili verdiği birçok karar var, aleyhte. Bunun karşısında yapabileceğimiz bir çok şey var. Biz karşı hamlemizi yaparız” dedi

EN KÜÇÜK ŞAİBESİ OLAN KAPIDAN ÇIKSIN

“11 milyon üyesi olan, 24 Haziran seçimlerinde 26 milyon 330 bin oy almış bir partide hiç kimsenin ‘Ben’ deme hakkı olamaz. AK Parti ‘Ben’ partisi değil, ‘Biz’ partisidir. Üzerinde en küçük bir şaibe olan, kimseden ikaz beklemeden kapının dışına çıkmalıdır. Gönül yapmak yerine gönül kıran da yanlış yerde olduğunu bilmelidir. Siyaset gönül işidir, gönüllülük işidir. Biz gönül dünyamıza 3 kıta, 7 iklimdeki tüm mazlum kardeşlerimizi sığdırmışken kendi ilçesinde, ilinde âlicenap olmayı başaramayanlar çatımıza ancak zarar verir. Kendisi çevresine dert olan milletin derdine nasıl derman olacak? Herkes kendi durumunu elbette en iyi kendi bilir. Ölçümüzün, ‘Acaba millet bana ne der’ olduğunun da bilinmesini istiyorum. 14 Ağustos 2001 tarihinden beri bu şuura sahip arkadaşlarımızla yol yürüdük. Arada elbette yorulanlar, yolda kalanlar, yolunu kaybedenler olmuştur. Buna rağmen Türkiye’yi 16 yılda 3 kat büyütmeyi, bölgesinde ve dünyada söz sahibi yapmayı, AK Parti’nin her kademesinde görev almış yoldaşlarımızla, dava ve kader arkadaşlarımızla beraber başardık. İnşallah 2023 hedeflerimize de sizlerle birlikte ulaşacağız.” (Turan Yılmaz / Hürriyet)