Suat Kılıç, Beşiktaş-Galatasaray derbisi öncesi Atatürk Olimpiyat Stadı’nda yaşananları değerlendirdi. Olay çıkaranların stada ciddi oranda zarar verdiğini belirten Kılıç, “Olayların fotoğrafı ile ilgili de birkaç üzücü olayı sizlerle paylaşmak istiyorum. Atatürk Olimpiyat Stadı bir milli servet. Hepimizin vergileri ile inşa edilen bir stadyum. Dün gece maça yakın dakikalarda maalesef statta dış koruma bandında yaklaşık 10 kapının kırılarak güvenlik duvarının delindiği tespiti elimizde mevcut. Ayrıca yine stadın tribünlere giriş noktalarındaki doğu tarafında 3 batı tarafında 3 olmak üzere demir kapının kırılarak belli miktarda biletsiz seyircinin de içeri girdiği tespiti Gençlik Spor İl Müdürlüğü tutanaklarında mevcut. Ayrıca 8 ayrı noktada turnikelerin ya kırılarak ya da kabloları kesilmek suretiyle devre dışı bırakıldığı tutanaklarda mevcut.” ifadelerini kullandı.

Dün gece yaşananların fevkalade üzücü hadiseler olduğunu vurgulayan Kılıç, “Türk insanına yakışmayan, Türk sporuna yakışmayan görüntüler. Bunları hiç kimsenin içine sindirmesi mümkün değil. Sahadaki takımların da sahada olmayan takımların da içine sindirmesi mümkün değil. Yaklaşık 70 bin futbol seyircisi var. Yaşananları 70 bin futbol seyircisine mal etmekse bir camiayı peşinen mahkûm etmek de doğru olmaz. Suç işleyenler var. 6222 sayılı kanunu açıkça tüm hükümleri ile ihlal edenler var. Bunlarla ilgili olarak kamu otoritesi önlemlerini alacak. Güvenlik sorunu varsa güvenlik tedbirleri alınacak. Çok şükür ki Atatürk Olimpiyat Stadı’nda 20 adet yeni kamera var. Bu kameraların görüntülerinden sahaya giren herkesi tespit etmek mümkün.” şeklinde konuştu.

"POLİS OLAYIN TESPİTİNİ YAPIYOR"

 Polisin olayın tespitlerini yaptığını anlatan Kılıç, şöyle devam etti: “Diğer bir taraftan Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu ile birlikte yapmış olduğumuz bir çalıştay var. Sporun alanlarında güvenliğin sağlanması ve adli önlemlerin sıkılaştırılması konusunda. Spor savcısı da olay mahallindeydi. Adli merciler de olayı birer bir görme imkanını yakaladılar. Bu fotoğraf sporun imajını geriye götüren bir olay olmuştur. Bu fotoğraf maalesef yabancı ajanslar tarafında Türkiye’nin aleyhinde kullanılan bir fotoğraf olmuştur. Polise yönelik saldırı var . Özel güvenlik görevlilerine saldırı var. Futbolculara saldırı var. Maçın tamamlanmaması gibi üzücü bir hadise var. Daha önce de derbi maçlarda da olaylar oldu ancak bu şekilde saha işgali gibi bir olumsuzluk yaşanmadı. Bunu tasvip etmek göz ardı etmek asla mümkün değil. Burada tüm birimlerin görevlerini ne kadar yerine getirdikleri ya da getirmedikleri detayı ile araştırılıyor inceleniyor. İçişleri Bakanlığı, Adalet Bakanlığı ve İstanbul Adliyesi ve elbette Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak biz ilgili yönetmeliklerin ilgili mevzuatın tüm unsurlarıyla uygulanması noktasında tüm gereklilikleri yerine getiriyoruz.”

"STATLARIN GÜVENLİĞİNDEN YENİDEN EMNİYET BİRİMLERİ YETKİLİ HALE GELEBİLİR"

 Özel güvenlik birimlerinin statlarda güvenliğin şartlarını yerine getirip getirmediğinin tartışıldığına vurgu yapan Kılıç, “Özel güvenliğin statlarda güvenlik şartlarını yerine getirip getirmeyecekleri konusu Türkiye’de özellikle son bir yıldır tartışılan bir konu. Dün gece yaşananlardan sonra muhtemelen 6222 sayılı kanunda güvenlik kriterleri ilgili düzenlemeye gitme ihtiyacı kaçınılmaz hale gelecek. Dün gece yaşananlardan sonra 3 yıl önce kulüplere devredilen stadyum içi güvenlik kriterleri konusunda yeniden emniyet birimleri yetkili ve görevli hale getirilebilir. Bu yönde TBMM açılır açılmaz yasal tedbirler almak kaçınılmaz hale gelebilir.” dedi.

"OLAYIN İDARİ BOYUTU TFF'Yİ İLGİLENDİRİYOR"

 Stadyumların giriş kapıları ve turnikeler noktasındaki güvenlik şartlarının yerine getirilip getirilmediğine ilişkin araştırmaların sürdüğünü söyleyen Kılıç, şunları söyledi: “Bu noktada özel güvenlik birimleri görevini yerine getirmemiş midir? İçeri girenlerin kimlikleri, kimlerdir bunlar, bütün bunların tespitleri yapılacak. Olayın idari boyutu doğrudan Türkiye Futbol Federasyonu'nu (TFF) ilgilendiren bir boyuttur. Orada hiç kimse siyasi bir tavır alınmasını beklemesin. TFF, kendi mevzuatı ve talimatnameleri çerçevesinde kendi kararlarını alacak. Onunla biz ilgili değiliz. Bir de adli boyutu var. 6222 sayılı kanunu ihlali var. Sahaya girmek, biletsiz girmek, turnikeleri ve kapıları kırarak girmek kanunun ihlali. Polise ve özel güvenliğe şiddet 6222 sayılı kanunu ihlalidir ve kanunu ihlal eden bireylerle ilgili tek tek tespitler yapılacak, haklarında işlemler ortaya konulacaktır.”

"HAPİS CEZASI GETİRME MESELESİNİ TARTIŞMAYA AÇIĞIZ"

 6222 sayılı kanunu ihlal edenlerin para cezası ve seyirden men cezası ile cezalandırılmasının yeterli olup olmayacağının tartışıldığını kaydeden Kılıç, “Dünden bugüne kamuoyunda çok tartışılan bir konu var. 6222 sayılı kanunun ihlal eden taraftarlarla ilgili para cezası ve seyirden men cezası yeterli mi değil mi? Hapis cezası getirme meselesini de tartışmaya açığız. Bu konuda müzakere ederiz, dünyadaki örneklerine bakarız. Net olarak şunu söylüyorum; bugüne kadar Türkiye Cumhuriyeti’nin tavrı kanunun uygulanmasından yana olmuştur. UEFA’nın kriterleri neyse, FIFA’nın kriterleri neyse bu kriterlere göre futbol müsabakalarının oynanmasından yana tavrımız olmuştur. UEFA ve FIFA saha içerisinde mümkün olduğunca az polis görmek istemektedir. Saha içerisindeki güvenliğin ilgili ev sahibi kulüp tarafından özel güvenlik personeli ile temin edilmesi yönünde UEFA ve FIFA’nın öneri ve talimatları bulunmaktadır. Dolayısıyla biz bunun gereklerini yerine getirelim diye aşırı bir özen gösterdik. Ama birileri bunu istismar ediyorsa kamu düzenine bakan kamu otoriteleri elbette ki holiganizmin önüne geçmek için gereken bütün tedbirleri alacaktır. Bir genelleme yapmamak lazım.” ifadelerini kullandı.

"STATLARA YÜZ TARAMA SİSTEMİ KURULABİLİR Mİ DÜŞÜNCESİNİ DEĞERLENDİRECEĞİZ"

 Yaşanan olaylardan dolayı herkesi suçlu tutmanın yersiz olduğunu, statta bulunan 70 bin seyircinin kahir ekseriyetinin olaydan derin bir üzüntü duyduğunu söyleyen Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Dün gece o tribünde 70 bin futbolsever vardı ve eminim ki kahir ekseriyeti yaşananlardan dolayı derin bir üzüntü duymuştur. Bi genelmeme yaparak herkesi suçlu görmemek lazım. Ama genelin içinden suç işleyenleri elbette ki tespit etmek hem polisin hem de adli makamların görevidir. Ama elbette ki gerek TFF gerekse ilgili diğer birimler dün gece yaşananlardan sonra hem elektronik bilet sistemi hem de stadın içini 360 derece dışıyla birlikte görecek kameralı güvenlik sistemi uygulamasına yönelik olarak gereken bütün önlemleri alma hızını daha da artırmak mecburiyetindedir. Dünden bu yana ifade edilen bir şey var. Kameralı güvenlik sistemine paralel elektronik bilet sistemi ile birlikte uygulanacak biçimde seyirden men cezası alanların sadyumlara girişini kesin biçimde engelleyecek bir yüz tarama sistemi kurulabilir mi düşüncesi; bunu da değerlendirceğiz.

 Bir daha bu görüntülerin yaşanmaması için sadece polisin, sadece adli makamların çalışması yeterli değil, futbol kulüplerine de düşen büyük görev var. Medyaya, yazarlara ve yorumculara düşen büyük görevler var. Taraftar derneklerine de düşen büyük görevler var. 6222 sayılı kanunun yönetmeliğini sayfalar dolusu detaylı bir metinle resmi gazetede yayınladık ve ilan ettik. Taraftar dernekleri acaba okudular mı, medya acaba okudu mu? Kulüpler gereklerini yerine getiriyor mu?”


CİHAN