Bilindiği üzere Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı, 01.06.2015 tarihinde Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartlarında önemli değişiklikler yaparak yeni bir uygulamanın önünü açmış bulunmaktadır.

Genel şartlarda yapılan köklü değişikliler sonrasında, özellikle yeni genel şartların hangi tarih itibari ile uygulama alanı bulacağı hususunda Yargıtay’ın görüşünün belli olmadığı dönemde, bir kısım mahkemelerce, genel şartlar öncesindeki uygulamanın devamı yönünde kararların verildiği görülmekte idi.

İşte tam bu aşamada kanun koyucu konuyu yasal düzlemde çözüme kavuşturma amacı ile 6704 sayılı Kanun ile KTK.’nın dört maddesinde çok önemli değişiklikler yapmıştır. 6704 sayılı kanun 26.04.2016 tarihli ve 29695 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. (1)

6704 sayılı Kanun’un trafik kazasına dayalı olarak açılacak tazminat davalarına yönelik en önemli ve birincil etkisi, 01.06.2015 tarihinde Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartlarında yapılan değişiklikleri yasal zemine kavuşturmuş olmasıdır. Bu bağlamda 6704 sayılı Kanunun 3. maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 90. maddesinde yapılan değişiklik şöyledir: 

"MADDE 90- Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır."

Tam bu noktada 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren yeni genel şartların uygulanma zamanının ne olacağı, 6704 sayılı Kanun ile getirilen değişikliklerin hangi tarihten itibaren uygulanacağı, bu kanun hükümlerinin geriye yürüyüp yürümeyeceği, yine bu kanundaki değişikliklerin Genel şartlara etkisinin ne olacağı hususunda uygulamada tereddütlerin hasıl olduğu görülmektedir.

Bu duruma somut bir örnek vermek gerekirse, 01.10.2015 tarihinde gerçekleşen bir trafik kazası sebebiyle açılan tazminat davasında, kazanın genel şartların yürürlük tarihi olan 01.06.2015 tarihinden sonra gerçekleşmesi nedeni ile tazminatın kapsamı yeni genel şartlara göre mi belirlenecek; yoksa 6704 sayılı Kanun ile genel şartların uygulanmasının önünün açıldığından hareketle, kaza tarihi 6704 sayılı Kanunun yürürlük tarihi olan 26.04.2016 tarihinden önce olduğu için önceki Yargıtay uygulamasına göre mi tazminatın kapsamı belirlenecektir?

Bu çalışmamızda, Yargıtay 17. HD.’nin yeni tarihli üç kararı irdelenmek suretiyle yukarıdaki soruya cevap aranacaktır.

Birinci karar;

07.06.2017 tarihli kararı ile Yargıtay,  30.05.2011 tarihinde %100 kusurlu eylemi gerçekleşen trafik kazasında vefat eden kişinin yakınlarının açtığı destekten yoksun kalma tazminatı davasını, “kazanın 6704 sayılı Yasanın yürürlüğünden ve ayrıca Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartları'nın 01/06/2015 tarihinde değiştirilmesinden önce gerçekleştiği” gerekçesi ile kabul eden yerel mahkeme kararını onamıştır.(2)

İkinci karar;

Yargıtay, 17.06.2017 tarihli diğer bir kararında ise, itiraz hakem heyetince verilen kararı, trafik poliçesi tanzim tarihinin 15.03.2015 olduğu; bu sebeple 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren genel şartların somut olaya uygulanamayacağı gerekçesi ile onamıştır. (3)

Üçüncü karar;

Yargıtay, uygulamacılara yol gösterici mahiyetteki 29.05.2017 tarihli bu kararı ile, trafik sigortası yeni genel şartlarının zaman bakımından uygulanma anına dair kapsamlı değerlendirmelerde bulunmuştur. Mezkur karara konu olan olay kısaca irdelendiğinde; 05.07.2015 tarihinde tam kusurlu eylemi ile gerçekleşen tek taraflı trafik kazasında vefat eden sürücünün, yakınları tarafından, güvence hesabı aleyhine açılan destekten yoksun kalma tazminatı davasına bakan yerel mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş idi.  Mezkur kararın temyizi üzerine inceleme yapan Yargıtay, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar vermiştir. Yargıtay bozma gerekçesinde özetle, 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartlarının, yürürlüğe girmesinden sonra düzenlenen poliçelerde (akdedilen sözleşmelerde) geçerli olacağını; Nitekim KTK.’nın 90. maddesinde yapılan değişiklik ile zorunlu sigortacının kapsamındaki tazminatları belirlemede Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartlarının göz ününe alınması esasının getirildiğini, somut olayda trafik kazasının yeni genel şartlardan sonraki bir tarih olan 05.07.2015 tarihinde meydana geldiğini, bu sebeple sorunun yeni genel şartlara göre çözümlenmesi gerektiğini, netice olarak yeni genel şartların A.6. maddesi (d) bendinde destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin teminat kapsamı dışında tutulması nedeniyle %100 kusuru ile kendi ölümüne neden olan sürücünün tam kusuruna isabet eden destek tazminatı talebinin teminat kapsamında olmadığını bildirmiştir.(4)

Yargıtay, yeni genel şartların uygulanıp uygulanmayacağı hususunda; birinci kararında kaza tarihini; ikinci kararında poliçe tanzim tarihini; üçüncü kararında ise yine kaza tarihini baz almıştır.

Öte yandan Yargıtay, üçüncü kararında kaza tarihini baz alarak sonuca gitmesine karşılık, aynı kararında, yeni genel şartların, yürürlük tarihi olan 01.06.2015 tarihinden sonra tanzim edilen poliçelere (akdedilen sözleşmelere) geçerli olacağını bildirmiş; devamında ise eski genel şartların, yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelere uygulanma imkanının bulunmadığına dair görüş serdetmiştir.

Hemen ifade edelim ki, az yukarda incelemesi yapılan üçüncü karar içeriğine göre, yeni genel şartların uygulanma zamanının belirlenmesinde, kaza tarihinin mi yoksa poliçe tanzim tarihinin mi baz alınacağı hususunda kesin bir açıklık bulunmadığı görülmektedir.

Bu hususu bir örnek ile açıklamak gerekir ise;  yeni genel şartların yürürlük tarihinden önceki bir tarih olan 01.05.2015 tarihinde akdedilen ve 01.05.2016 tarihine kadar geçerli olan bir poliçe varsayalım. Bu sigorta poliçesinin yürürlükte olduğu bir süre içerisinde (örneğin, 01.09.2015 tarihinde) trafik kazası gerçekleştiğinde, hangi genel şartların uygulanacağı hususunda,  kaza tarihi mi yoksa yeni poliçe tanzim tarihi mi baz alınacaktır? Trafik kazası, 01.06.2015 tarihinden sonraki bir tarih olan 01.09.2015 tarihinde gerçekleştiği için kaza tarihine göre yeni genel şartların uygulanacağı söylenebilecektir. Ancak Yargıtay, az yukarıda incelemesi yapılan üçüncü kararında, eski genel şartların, yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelere uygulanma imkânının bulunmadığını kabul etmektedir. Bu kabule göre eski genel şartlar,  yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra akdedilen yeni sigorta poliçesi tanzim tarihine kadar gerçekleşen trafik kazalarına uygulanabilecektir. Bu ihtimalde trafik kazasının yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra meydana gelmesinin sonuca etkisi bulunmamaktadır.

Görüldüğü üzere, Yargıtay’ın yukarıda incelemesi yapılan üçüncü kararının, genel şartların uygulanma zamanının kesin tayini hususunda belirsizlik içerdiği söylenebilecektir.

Biz, sorunun çözümü noktasında 6704 sayılı Kanunun yürürlük tarihinin kriter olarak ele alınması gerektiğini düşünmekteyiz. Buna göre 6704 sayılı Kanunun yürürlük tarihi olan 26.04.2016 tarihinden önce gerçekleşen tüm trafik kazaları yönünden, BK.’nın 55. maddesi gözetilerek tazminatın eski genel şartlara göre hesaplanması gerekmektedir. (5) Zira, her ne kadar genel şartlar 01.06.2015 tarihinde değişikliğe uğrayarak yürürlüğe girmiş ise de, bir kanun hükmü olan ve tazminatın kapsamının bu kanuna göre belirleneceğini düzenleyen TBK.’nın 55. maddesinin açık hükmü ve varlığı karşısında idari bir organ tarafından yayınlanan genel şartlara üstünlük tanınması normlar hiyerarşisine aykırı düşmektedir. Bu sebeple kanunla (TBK m 55) düzenlenen bir konuda genel şartların uygulanmasının mümkün olmadığını düşünmekteyiz.

Buna karşılık 26.04.2016 tarihinden sonra gerçekleşen tüm kazalar yönünden ise, tazminatın kapsamının yeni genel şartlara göre belirlenmesi gerektiğini ifade etmekteyiz. Zira 6704 sayılı Kanun ile KTK.’nın 90. maddesinde yapılan değişiklik sonrasında Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatların bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabi olduğu kuralı getirilmiştir. Bu aşamadan sonra Kanun hükmü ile konu düzenlenmiş olduğundan, 01.06.2015 tarihli genel şartların uygulanmasının önü de bu tarih (26.04.2016) itibarı ile açılmış olmaktadır.

Netice olarak Yargıtay’ın yukarıdaki kararlarının direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulunun önüne getirilmesi halinde, tüm bu olguların tartışılması suretiyle yeni uygulamanın nasıl olacağı hususunda yeknesaklık içeren bir karara ulaşılabilecektir.  

DİPNOT:

(1)Kanunun tam adı şöyledir: 6704 sayılı 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanun İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun

(2) Yargıtay 17 HD.’nin 07.06.2017 tarih ve 2016/12541 Esas – 2017/6466 Karar sayılı ilamı

(3)Yargıtay 17 HD.’nin 19.06.2017 tarih ve 2016/13434 Esas – 2017/6894 Karar sayılı ilamı

(4)Yargıtay 17 HD.’nin 29.05.2017  tarih ve 2016/14573 Esas – 2017/6035 Karar sayılı ilamı

(5)TBK.  Madde 55- “Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz. Bu Kanun hükümleri, her türlü idari eylem ve işlemler ile idarenin sorumlu olduğu diğer sebeplerin yol açtığı vücut bütünlüğünün kısmen veya tamamen yitirilmesine ya da kişinin ölümüne bağlı zararlara ilişkin istem ve davalarda da uygulanır.”