Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Avukat Can Atalay hakkında Anayasa Mahkemesi'nce verilen ikinci ihlal kararını değerlendiren Yargıtay 3. Ceza Dairesi, AYM'nin kararını yine dikkate almadı. 

Kararda, "Anayasa Mahkemesinin Can Atalay'ın bireysel başvuruları hakkındaki hak ihlali kararlarına hukuki değer ve geçerlilik izafi edilemeyeceği" belirtilerek, "Anayasa'nın 153. maddesi kapsamında uygulanması gereken bir karar bulunmadığı" denildi.

Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, Can Atalay hakkında “seçilme hakkı” ve “kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı” yönlerinden verilen hak ihlali kararına uyulmaması nedeniyle yapılan ikinci ihlal başvuruyu görüşmüş oy çokluğu ile ikinci kez ‘hak ihlali’ kararı verilmişti.

21 Aralık’ta İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne ulaşan karar mahkeme tarafından bir önceki kararda olduğu gibi Yargıtay'a gönderilmişti.

Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Türkiye İşçi Partisi Mersin Milletvekili Şerafettin Can Atalay hakkında Anayasa Mahkemesince verilen ikinci ihlal kararının hukuki değeri olmadığını, bu bağlamda Anayasa'nın 153/6. Maddesi kapsamında uygulanabilecek bir kararın var olmadığını belirterek Anayasa Mahkemesi'nin kararına uyulmamasına karar verdi.

>> Anayasa Mahkemesinin İhlal Kararının Uygulanmaması Nedeniyle Bireysel Başvuru Hakkının İhlal Edilmesi - Şerafettin Can Atalay (3)

NE OLMUŞTU?

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Can Atalay’ın "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" suçundan 18 yıl hapisle cezalandırılmasına ve bu suçtan tutuklanmasına karar vermişti.

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, yerel mahkemenin kararını hukuka uygun bulmuştu.

Sanık Atalay, 14 Mayıs'taki 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi'nde TİP'ten Hatay milletvekili seçilmiş, bunun üzerine avukatları "milletvekili seçilmesi nedeniyle hakkındaki yargılamanın durması ve tahliye edilmesi" talebiyle Yargıtaya başvuru yapmıştı.

Yargıtay 3. Ceza Dairesi ise talebin reddine hükmetmişti.

Atalay'ın avukatları da milletvekili seçilerek yasama dokunulmazlığı kazanan başvurucunun yargılamada durma kararı verilmesi talebinin reddedilerek yargılamaya devam edilmesi nedeniyle "seçilme ve siyasi faaliyette bulunma" hakkının, tahliye talebinin reddedilmesi nedeniyle de "kişi hürriyeti ve güvenliği" hakkının ihlal edildiğini öne sürerek Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunmuştu.

Başvurunun ardından süreç devam ederken Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Gezi Parkı davasında Can Atalay'a verilen 18 yıl hapis cezasını onamıştı.

Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, ekim ayının sonunda  aldığı kararla Atalay'ın bireysel başvurusunda, "seçilme ve siyasi faaliyette bulunma" hakkı ile "kişi hürriyeti ve güvenliği" haklarının ihlal edildiği sonucuna varmış, ayrıca Atalay'a 50 bin lira manevi tazminat ödenmesine hükmetmişti.

Anayasa Mahkemesi tarafından, Atalay'ın yeniden yargılanması ve tahliyesi istemiyle yerel mahkemeye gönderilen dosya, yerel mahkemece karar verilmeden Yargıtay 3. Ceza Dairesi'ne iletilmiş, Daire ihlal kararına uymamıştı.

AYM Genel Kurulu 21 Aralık 2023 tarihinde oy çokluğu ile Can Atalay hakkında ikinci kez ‘hak ihlali’ kararı vermişti.