Yazımızda İİK 286. maddesi çerçevesinde, İNŞAAT SEKTÖRÜNÜ BAZ ALARAK KONKORDATO BAŞVURUSUNUN NASIL HAZIRLANMASI GEREKTİĞİNİ incelemeye çalışacağız.

İcra İflas Kanunu’muzda yer alan iflas ertelemesi kurumunun ihdas amacının gerçekleştirilmesi konusunda isteneni veremediği gerekçesiyle 15 Temmuz 2016 tarihli 6728 Sayılı Kanunla İflasın ertelenmesi kurumu revize edilmişti.

Bu defa, 28.02.2018 tarihinde TBMM’de kabul edilen 67 maddelik 7101 sayılı kanunla İcra İflas Kanunu’muzdaki konkordato hükümleri yeniden revize edilmiş ve iflasın ertelenmesi kurumu tamamen kaldıracak şekilde düzenlemeler yapılmıştır. 

İflasın ertelenmesi kurumunda alacaklıların söz hakkı olmaması, sürecin sadece borçlu ile mahkeme arasında yürütülmesi ile yaşanan yargılama sorunları nazara alınarak iflasın ertelenmesi kurumu 7101 sayılı kanunla tamamen yürürlükten kaldırılmıştır. 

Konkordato kurumu; ödeme güçlüğü içerisindeki borçluya süratli bir şekilde geçici hukuki koruma sağlayarak, alacaklılar ile borçlunun yürütülen bir müzakere süreci sonrasında anlaşmaları ve bu anlaşmanın Ticaret Mahkemesince tasdik edilmesi esasına dayanmaktadır. 

İİK 285. Maddesine göre; “Borçlarını, vadesi geldiği hâlde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu, vade verilmek veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflâstan kurtulmak için konkordato talep edebilir.  İflâs talebinde bulunabilecek her alacaklı, gerekçeli bir dilekçeyle, borçlu hakkında konkordato işlemlerinin başlatılmasını isteyebilir.”

KONKORDATO TALEBİNE EKLENECEK BELGELER

Borçlu tarafından konkordato talep edilmesi halinde “başarı ihtimali bulunmayan konkordato taleplerinin engellenmesi”, samimi, ciddi ve sistemli olmayan taleplerin usulden reddi maksadıyla; İcra İflas Kanunu 286. maddesinde  (Değişik: 28/2/2018-7101/14 md.)  konkordato talebine ek olarak başvuru esnasında asgari olarak borçlunun mahkemeye ibraz etmesi gereken belgeler sayılmıştır.

Konkordato talebinin dinlenilmesini sağlamak için İİK 286. Maddedeki asgarisi sayılan belgelerin ibraz edilmesi zorunludur.

Borçlu tarafından Konkordato talebine eklenmesi gereken zorunlu belgeleri aşağıda başlıklar halinde inceleyelim.  

a) KONKORDATO ÖN PROJESİ (TEKLİF)

Konkordato talebinin kabul edilebilirliğinin ilk işareti Konkordato Ön Projesidir. Borçların tasfiye edilmesi için teklif edilen yol ve yöntem niteliğindeki Konkordato Ön Projesinde asgari olarak aşağıdaki hususlar yer almalıdır.

Borçların hangi oranda veya vadede ödeneceği,

Bu kapsamda alacaklıların alacaklarından hangi oranda vazgeçmiş olacakları,

Ödemelerin yapılması için mevcut malların satılıp satılmayacağı, 

Faaliyete devam edilebilmesi ve alacaklılara ödemelerin yapılabilmesi için gerekli malî kaynağın sermaye artırımı veya kredi temini yoluyla yahut başka bir yöntem kullanılarak sağlanacağı

Mahkemeye müracaat esnasında asgari olarak yukarıdaki  hususları gösteren “Konkordato Ön Projesi” ibraz edilmek zorundadır. 

Borçlu tarafından konkordato talebine eklenen bu teklif hükmün lafzından da açıkça anlaşılacağı üzere bir ön projedir (tekliftir). Borçlunun sunduğu bu “Konkordato Ön Projesi”, mahkemenin vereceği geçici mühlet ve kesin mühlet zarfında değiştirilip netleştirilmesinden sonra, alacaklılar toplantısında başlangıçtaki ön projeden daha farklı bir konkordato projesine dönüşerek sunulabilir. Hükmün gerekçesinde; talep aşamasında sunulacak ön projenin süreç içinde revize edilebileceği açıkça ifade edilmiştir. 

b) BORÇLUNUN MALVARLIĞININ DURUMUNU GÖSTERİR BELGELER

Borçlu defter tutmaya mecbur kişilerden ise; Türk Ticaret Kanununa göre hazırlanan; 

Son bilanço,

Gelir tablosu, 

Nakit akım tablosu, 

Hem işletmenin devamlılığı esasına göre hem de aktiflerin muhtemel satış fiyatları üzerinden hazırlanan ara bilançolar, 

Ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdikleri ile elektronik ortamda oluşturulan defterlere ilişkin e-defter berat bilgileri,

ile bu belgelerin yanında borçlunun tacir olup olmadığına bakılmaksızın;

Borçlunun malî durumunu açıklayıcı diğer bilgi ve belgeler, 

Maddi ve maddi olmayan duran varlıklara ait olup defter değerlerini içeren listeler, tüm alacak ve borçları vadeleri ile birlikte gösteren liste ve belgeler.

Mahkemeye müracaat esnasında asgari olarak yukarıda sayılan “Borçlunun malvarlığının durumunu gösterir belgeler” ibraz edilmek zorundadır.

İcra takibinin itiraza uğraması halinde görülecek itirazın iptali davalarında veya Ticari alacak davalarında tacirin en büyük sorunu muhasebesinin sağlıklı tutulmaması ve özellikle de defterlerinin kapanış tasdiklerinin yapılmamasıdır. Borçlunun defterlerinin kapanış tasdiklerinin yapılmamış olmasının Konkordato yargılamasında defterlerin lehe delil olma niteliğine zarar vereceği nazara alınmalı ve tasdiklere ehemmiyet verilmelidir. 

Taşınmazlar, araçlar, makine ve ekipmanlar, patentler, markalar, endüstriyel tasarımlar, faydalı modeller, sanat eserleri vs borçluya ait olan tüm malvarlığı ve haklar bunlara ait belgeler ile birlikte listelenmelidir.

Üst hakkı kullanımı, sükna hakkı, maden ruhsatları, franchising hakları, fikri haklar vs gibi haklar varsa bunlar da özellikle ve detaylı olarak listelenmelidir. 

Kat/Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmelerinden, Satış Vaadi sözleşmelerinden kaynaklanan hak ve yükümlülükler de listelenmeldir.

Borçlunun bayii, bölge bayii, acente, tek satıcı, ülke distribütörü olduğu mal veya hizmetler varsa bunlar da mali durumu açıklayan bilgi olarak sunulmalıdır. 

c) ALACAKLILARI, ALACAK MİKTARLARINI VE ALACAKLILARIN İMTİYAZ DURUMUNU GÖSTEREN LİSTE. 

Konkordato talebinde bulunan borçlu, alacaklıları, alacak miktarlarını, alacaklıların imtiyaz durumunu gösteren bir liste de hazırlayıp başvuru esnasında mahkemeye ibraz etmelidir. 

Alacağı rehinle teminat altına alınmış alacakların da bu listede yer alması gerekmektedir.

Şirket için konkordato talep edildiği durumlarda, şirketin ortaklarının veya 3. Kişilerin şirket lehine şahsi taşınır veya taşınmazlarını rehin/ipotek vermesi veya şirkete teminat mektubu alınması için verdiği şahsi teminatlar söz konusu ise bunlar da açıkça listeye eklenmelidir.  

Şirketin başkaca 3. kişiler/şirketler lehine kefil veya garantör olduğu, teminat mektubu verdiği durumlar varsa bu muhtemel alacaklılar da listeye eklenmelidir. 

Özellikle Kat/Arsa Payı Karşılığı İnşaat Şözleşmelerinde şirketin veya kefil veya garantör olarak ortaklarının/3. Kişilerin, şirket lehine verdiği “inşaat teminat ipoteği”, “yapı alacaklısı tarafından yüklenici tarafından inşa edilmiş/edilmekte olan inşaatlarda (arsa sahipleri adına olan pay üzerinde dahi olsa) tesis edilmiş “Yapı alacaklısı ipoteği” varsa bunların da açıklıkla listeye ilave dilmesi ve bu borcun kaynağına kendi ticari kayıtları esas alınarak işaret edilmesi gerekir. 

Şirketin vermiş olduğu banka teminat mektuplarının da listeye eklenmesi unutulmamalıdır.

Listeye eklenmeyip sonradan ortaya çıkması halinde konkordato talebinin reddine gidebilecek bir süreç yaşanmaması için hatırlattığımız bu hususların listeye samimiyetle eklenmesi uygun olacaktır.    

Yine bu listede, vadeli olarak düzenlenmiş olan bonolar, ileri tarihli olarak keşide edilmiş çekler, poliçeler varsa bunlar da lehtarları, vadeleri ve miktarları ile birlikte belirtilmelidir. 

ALACAKLILAR LİSTESİNDE NAKİT VEYA ALACAĞI REHİNLE TEMİNAT ALTINA ALINMIŞ ALACAKLILARIN YANINDA, ESER/İNŞAAT YAPMA, TESLİM ETME, AYNEN İFA, SATIŞ VAADİ ve/veya ALACAĞIN TEMLİKİNDEN KAYNAKLANAN BORÇLAR VARSA BUNLAR DA AYRICA VE AÇIKÇA LİSTEYE EKLENMELİDİR.

İnşaat sektöründe özellikle “TAŞINMAZ SATIŞ VAADİ VE ARSA PAYI/KAT KARŞILIĞI İNŞAAT SÖZLEŞMESİ”, götürü bedelli “TAAHHÜT SÖZLEŞMELERİ” veya “İNŞAAT SÖZLEŞMESİ”nden kaynaklanabilecek ESER/YAPI teslim alacaklıları varsa bunlar da açıkça ifade edilmelidir.

Bahsi geçen sözleşmeler uyarınca yüklenici olan borçlunun, inşa/eser teslim etme borcunu ifa etmesi (şartıyla) karşılığı temlik aldığı/alacağı paya tekabül eden bağımsız bölümlerden müşterilerine sattıkları varsa bunlar ve bunların parasal değeri de alacaklılar listesine ilave edilmelidir. 

Borçlunun, alacaklıları kayıracak şekilde bir listeleme yapmaması (vaatte bulunmaması) gerekir. Zira böyle bir listeleme/vaat varsa her halukarda diğer alacaklıların itirazı ile karşılaşılacaktır. 

Kaldı ki İİK 308/d hükmü uyarınca konkordato haricinde yapılan vaatlere izin verilmemektedir. Borçlu tarafından alacaklılardan birine konkordato projesinde öngörülenden fazla olarak yapılan vaatler hükümsüzdür.”

d) KONKORDATO ÖN PROJESİNDE YER ALAN TEKLİFE GÖRE ALACAKLILARIN ELİNE GEÇMESİ ÖNGÖRÜLEN MİKTAR İLE BORÇLUNUN İFLÂSI HÂLİNDE ALACAKLILARIN ELİNE GEÇEBİLECEK MUHTEMEL MİKTARI KARŞILAŞTIRMALI OLARAK GÖSTEREN TABLO. 

Bu listenin, şirketin mali müşavirleri ve iflas sürecini yönetmiş hukukçu ve kayyım denetiminde hazırlanması uygun olacaktır. Listede konkordato teklifinin kabul edilmesi ve konkordato anlaşması uyarınca borçların ifa edilmesi suretiyle konkordatonun başarılı olması halinde alacaklıların eline ne geçeceği diğer tarafta da borçlunun iflas etmesi halinde alacaklıların eline ne geçeceği karşılaştırmalı olarak sunulmalıdır.

Yine bu listede konkordato halinde ve iflas halinde alacaklıların ne zaman ve ne ölçüde alacaklarına kavuşacağı belirtilmelidir. Yani konkordato halinde alacaklıların hem zaman/vade olarak hem de miktar olarak alacaklarına iflas ihtimaline göre daha büyük oranda kavuşabilecekleri açıklanmalıdır.

e) FİNANSAL ANALİZ RAPORLARI VE DAYANAKLARI

İİK 286/e) :“Sermaye Piyasası Kurulu veya Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunca yetkilendirilen bağımsız denetim kuruluşu tarafından hazırlanan ve konkordato ön projesinde yer alan teklifin gerçekleşmesinin kuvvetle muhtemel olduğunu gösteren finansal analiz raporları ile dayanakları. Şu kadar ki bu şart 3/6/2011 tarihli ve 635 sayılı Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 28 inci maddesi kapsamında küçük işletmeler bakımından uygulanmaz.” 

Burada, “Sermaye Piyasası Kurulu veya Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunca yetkilendirilen bağımsız denetim kuruluşu tarafından hazırlanan ve konkordato ön projesinde yer alan teklifin gerçekleşmesinin kuvvetle muhtemel olduğunu gösteren finansal analiz raporlarının da konkordato talebiyle birlikte mahkemeye ibrazı istenmektedir.

Maddenin gerekçesine bu hususa yönelik amacın başarı ihtimali bulunmayan konkordato taleplerinin engellenmesi” olduğu yer almaktadır.

ÇALIŞAN SAYISI 50 KİŞİDEN FAZLA OLAN VE BİLANÇO TOPLAM BİLANÇO BÜYÜKLÜĞÜ 8 MİLYON TL’Yİ AŞAN ŞİRKETLERİN, MAHKEMEYE SUNDUĞU KONKORDATO TALEP DİLEKÇESİNE EK OLARAK “BAĞIMSIZ DENETİM ŞİRKETİ RAPORU” İBRAZI DA ZORUNLUDUR.

Maddenin son cümlesi ile; küçük işletmeler söz konusu bu maddenin yani finansal analiz raporu ibraz zaruretinin dışında tutulmuştur. Hal böyle olunca, “küçük işletme” sınıfının tanımlanması gereği doğmuştur. “Küçük ve orta büyüklükteki işletmelerin sınıflandırılması” başlıklı 5 inci maddesinde yapılan değişiklik ile KOBİ’ler aşağıdaki şekilde sınıflandırılmıştır;

Orta büyüklükteki işletme: İkiyüzelli kişiden az yıllık çalışan istihdam eden ve yıllık net satış hasılatı veya mali bilançosundan herhangi biri kırk milyon Türk Lirasını aşmayan işletmeler.

Küçük işletme: Elli kişiden az yıllık çalışan istihdam eden ve yıllık net satış hasılatı veya mali bilançosundan herhangi biri sekiz milyon Türk Lirasını aşmayan işletmeler.

Dolayısıyla kanun maddesinin (e) bendinin son cümlesine göre; konkordato başvurusu yapan ve çalışan sayısı 50 kişiden az olan ve yıl içinde her hangi bir dönemde, net satış hasılatı ile bilanço toplam büyüklüğü 8 Milyon TL’yi aşmayan şirketler için “bağımsız denetim şirketi raporu” talep dilekçesine ek olarak mahkemeye ibrazı zorunlu tutulmamıştır.

Fakat, konkordato başvurusunun işletmeye bir maliyetinin olduğu düşünüldüğünde ve uygulamada da küçük işletmelerden daha çok büyük işletmelerin başvuru yapacağı değerlendirildiğinde, bağımsız denetim şirketi raporunun alınması kaçınılmaz olmuştur.” (ASLANOĞLU, ÖZALP, ÖZALP, Bir Yeniden Yapılandırma Kurumu Olarak Konkordato Başvurusu, Geçici Mühlet ve Gerekçeleri - JEBPIR 3(2), Syf. 69-70)

MALİ TABLOLARIN TARİHİ 45 GÜNDEN ÖNCESİ OLAMAZ

İİK 286. maddesinin devamında ibrazı zaruri olan mali tabloların dava tarihinden en fazla 45 günlük dönemi kapsayacak ticari kayıtlar olması gerektiği açıkça belirtilmiştir.

İİK 286. maddesi gereğince konkordato talebine ek olarak sunulan malî tabloların tarihi, başvuru tarihinden en fazla kırk beş gün önce olabilir. 

MAHKEME VEYA KOMİSER BAŞKA BELGE VE KAYITLARIN İBRAZINI DA İSTEYEBİLİR

Mahkeme bazı hususların açıklanmasını, belgelerin onaylı halinin sunulmasını veya belgelerin resmi mercilerden getirtilmesini de isteyebilir. 

Borçlu, konkordato sürecinde mahkeme veya komiser tarafından istenebilecek diğer belge ve kayıtları da ibraz etmek zorundadır. 

Mahkemenin veya komiserin talep etmesine rağmen borçlunun istenen belge ve kayıtları sunmaması başvurunun reddine sebep olabilir.

TİCARET MAHKEMESİNİN KONKORDATO BAŞVURUSUNU İNCELEMESİ USULÜ

Konkordato talebi ile başvurulan Ticaret Mahkemesi, başvuruyu başta yetki açısından İİK 154. maddesindeki iflas davalarında yetkili mahkeme kuralı uyarınca kendisinin yetkili olup olmadığını incelemektedir. 

Borçlu tarafından konkordato talebinde bulunulmuşsa mahkeme yetki incelemesinin akabinde öncelikle İİK 286. maddesinde sayılan asgari belgelerin başvuru ekinde bulunup bulunmadığını inceler. Lüzum görürse borçludan başkaca bilgi ve belge de isteyebilir. 

Alacaklı tarafından konkordato talep edilmesi halinde de İİK 286. Madde gereğince sunulması gereken belgeleri eksiksiz olarak ibraz etmesi için makul bir süre verebilmektedir.

Mahkeme her iki halde de İİK 286. Maddede sayılan bu belgeler sunulmazsa da konkordato talepli başvuruyu usulden reddetmektedir.

Konkordato başvuruları aceleye getirilerek hazırlanmamalıdır. İİK 286. maddesi uyarınca eksiksiz bir konkordato başvurusu yapılmak isteniyorsa, eklerin ve teklifin etkin bir mali müşavirlik ve yetkin bir hukuk ekibi desteği ile hazırlanması gerekmektedir. 

Borçlunun tüm alacak ve borçlarını vadeleriyle gösteren liste ve belgeler ile mali durumunu açıklayıcı bilgi ve belgelerin sunulmaması, nakit akım tablosunun sunulmaması, imtiyazlı alacaklıların ve bu alacaklıların imtiyaz durumunu gösteren listenin sunulmaması veya imtiyazlı alacaklının da olmadığı hususunda herhangi bir beyanın bulunmaması gibi durumlarda; başvuruyu inceleyen mahkeme, konkordato talebinin usulden reddedilmesine karar verecektir. 

Konkordato isteminde bulunan borçlu tarafından dava dilekçesi ekinde İİK. 286. maddesinde belirtilen tüm belgelerin sunulması zorunludur. 

Başvuruda;  alacaklarının ve borçlarının vadeleriyle birlikte gösterildiği liste ile alacağa ya da borcuna dayanak kanaat getirici belgelerin, malvarlığı ile ilgili açıklayıcı bilgi ve belgelerin sunulmaması, ibraz edilen bilançoda şirketin taşıtlarının, makine, cihazlarının ayrıca demirbaşların olmasına rağmen, araçların trafik kayıtlarının sunulmaması, makine ve cihazların niteliği ile ilgili herhangi bir açıklayıcı bilgi ve belgenin de ibraz edilmemesi, İİK. 286/2. maddesi uyarınca, bu madde gereğince sunulan mali tabloların tarihinin yasada tanımlanan 45 günlük süreye uygun şekilde sunulmadığı hallerde de konkordato başvurusu usulden reddedilecektir.

İİK. 286. maddesinin lafzından ve yorumundan, konkordato talebinde bulunanın İİK. 286. maddesinin a, b, c, d ve e bendinde belirtilen belgeleri eksiksiz olarak mahkemeye ibraz etmek zorunda olduğu sonucu ortaya çıkmaktadır. 

Nitekim kanunda, dava dilekçesi ekinde anılan maddede belirtilen tüm belgelerin sunulması halinde derhal geçici mühlet kararı verilmesi gerektiğine işaret edilmiştir. 

Hasımsız dava niteliğindeki konkordato başvurusu neticesinde mahkemenin yapacağı geçici mühlet ile ilgili yapılan inceleme şekli bir incelemedir. Ticaret Mahkemesinin incelemesi, maddede belirtilen belgelerin dilekçe ekinde bulunup bulunmadığı ve tanımlanan niteliklere uygun olup olmadığı ile sınırlıdır. 

Kanunun aradığı bu belgelerle ilgili olarak ilk etapta içerik denetiminin yapılamayacağı, aksi halde istenen ve amaçlanan neticenin elde edilememesi durumunun ortaya çıkabileceği ve kanunun da bu neticeyi amaçlamadığı, belge içeriklerinin denetimi, başka bir deyişle konkordato projesinin başarıya ulaşıp ulaşmayacağı ya da mali durumun düzelip düzelmeyeceğinin geçici mühlet içinde konkordato komiserlerince verilecek raporlara göre yapılabilecektir. 

Ancak belgelerin eksik sunulması halinde mahkeme tarafından şirketin başvuru yaptığı tarihte ve en azından bu tarihe en yakın tarih itibariyle şirketin mali anlamda genel durumu ile ilgili tam bir kanaate varmasının mümkün olamayacağı da kabul edilmelidir. 

İİK. 286. maddesinde dilekçe ekinde sunulması gereken belgeler tek tek sayılmış olup, dava dilekçesi ekinde sunulmasının zorunlu olduğuna işaret edildiği, bu belgelerin hazırlanması bir takım güçlükler içeriyor olsa da belgelerin tam olması halinde derhal geçici mühlet kararı verilmesi gerektiğinden ve bu kararın neticesinde alacaklılar yönünden takip yasağı başlayacağından alacaklı ve borçlu arasındaki menfaat dengesi ve geçici mühlet kararının neticeleri dikkate alındığında esasında davacının dilekçe ekinde tüm belgeleri eksiksiz olarak sunmasının zorunlu olmasının kanunun amacına da uygun düştüğü kabul edilmelidir. 

Konkordato isteminde bulunanın konkordato talebine ekleyeceği belgeler İİK. 286. maddesinde tek tek sayılmış olup, anılan belgelerin eksiksiz olarak sunulması halinde mahkemece ancak o zaman geçici mühlet bakımından değerlendirme yapılabilecektir. 

Nitekim İİK. 287. maddesinde ''Konkordato talebi üzerine mahkeme İİK. 286. maddesinde belirtilen belgelerin eksiksiz olarak mevcut olduğunu tespit ettiğinde derhal geçici mühlet kararı verir......'' denilmektedir.

“Davacı şirketçe İİK. 286. maddesi çerçevesinde sunulması zorunlu belgelerin yukarıda izah edildiği şekilde eksik olarak ibraz edildiği, zira şirketin alacak ve borçlarının vadelerinin ve dayanak belgelerinin, nakit akım tablosunun, malvarlığı ile ilgili açıklayıcı bilgi ve belgelerin imtiyazlı alacaklılar listesinin sunulmadığı, sunulan mali tabloların da, (rayiç değer bilançosu dışında) yasada öngörülen 45 günlük süreyi aşacak dönemi kapsadığı anlaşılmaktadır. Bu belgelerin ibrazı için ayrıca bir süre verilmesi mümkün görülmemiştir. İİK. 286. maddesinin başlığının ''konkordato talebine eklenecek belgeler'' ifadesini içermektedir ve devamında borçlu konkordato talebine aşağıdaki belgeleri ekler denilmiştir. Ayrıca İİK. 287/2. maddesinde, konkordato işlemlerinin alacaklılardan biri tarafından talep edilmesi durumunda, borçlunun 286. maddede belirtilen belgeleri ve kayıtları mahkemenin vereceği makul süre içinde ve eksiksiz olarak sunması halinde geçici mühlet kararı verileceği açıklanmıştır. Bu durumda, konkordato talep edenin alacaklı olması halinde İİK. 286. maddesinde belirtilen belgelerin sunulması için borçluya süre verilebileceği açıkça anlaşılmakta olup, borçlu tarafından konkordatonun talep edilmesi durumunda bu yönde bir süre verilmesine ilişkin bir düzenlemenin olmadığı, davacının kendi borçları açısından konkordato isteminde bulunduğu, İİK. 286. maddesinde ifade edilen belge ve bilgilerin hazırlanması için gerekli tüm verilerin kendi ticari defterlerinde ve işletmesi dahilinde bulunduğu, buna rağmen yasanın amir hükmüne aykırı olarak İİK. 286 maddesindeki belgelerin eksik olarak ibraz edilerek yasanın öngördüğü gereğin yerine getirilmediği dosya içeriğiyle sabit bulunduğundan davacının talebinin bu nedenle reddi gerektiği kabul edilerek; Davacının İİK. 286/b maddesinde tanımlanan belgeleri eksiksiz olarak sunmamış olması nedeniyle konkordato talebinin usulden REDDİNE” karar verilmiştir.” (İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21 Eylül 2018 tarihli kararından alıntıdır.)

Mahkeme yetkili olduğuna ve konkordato başvurusunda İİK 286.  maddede belirtilen belgelerin eksiksiz olarak mevcut olduğunu tespit ettiğinde derhâl üç aylık geçici mühlet kararı verir ve 297 nci maddenin ikinci fıkrasındaki hâller de dahil olmak üzere, borçlunun malvarlığının muhafazası için gerekli gördüğü bütün tedbirleri alır. 

Konkordato işlemlerinin başlatılması alacaklılardan biri tarafından talep edilmişse, borçlunun 286 ncı maddede belirtilen belgeleri ve kayıtları mahkemenin vereceği makul süre içinde ve eksiksiz olarak sunması hâlinde geçici mühlet kararı verilir. Bu durumda anılan belge ve kayıtların hazırlanması için gerekli masraf alacaklı tarafından karşılanır. 

Belge ve kayıtların süresinde ve eksiksiz olarak sunulmaması hâlinde geçici mühlet kararı verilmez ve alacaklının yaptığı konkordato talebinin de reddine karar verilir. 

Konumuzla ilgili olmadığı için mahkemenin geçici mühlet kararı ve sonrasındaki kesin mühlet, yargılama aşaması, konkordatonun kabulü/reddi, konkordato sözleşmesinin uygulanması ve konkordatonun feshine dair süreçlere dair açıklamalara girmiyoruz.

SONUÇ OLARAK:

Borçlu tarafından başvurulan Konkordato talebinin kabul görmesi için İİK 286. maddede asgarisi sayılan belgelerin başvuru ekinde mahkemeye sunulması zaruridir. Mahkemenin bu belgeleri tamamlatma veya süre verme gibi bir görevi de yoktur. Konkordato talebinin kabul edilmesinin tek ve en önemli adımı belgelerin eksiksiz ibraz edilmesidir.  Mahkeme kanunun emrettiği belgelerin ibraz edilmemesi sebebi ile başvuruyu usulden reddedecektir. 

Borçluya ivedi olarak hukuksal koruma sağlayarak rahat bir şekilde işlerini sürdürebilmesi amacıyla çıkılan bu yolda yol kazası yaşanmaması için başvuru ekindeki belgelerin yasanın ve mahkemelerin istediği usul ve formatta hazırlanması çok önemlidir. 

Usulden red halinde, kararın kesinleşmesi sürecine kadar ortada derdest bir dava olacağı için yeniden müracaat ve geçici mühlet kararı alınana dek borçlu şirket, alacaklıların icra ve muhafaza tehdidi ile başbaşa kalacaktır. Belki de bu aşamada karşılaşacağı icra işlemleri neticesinde konkordato talep edebilecek durumdan iflas isteyecek duruma düşebilecektir. 

Konkordato başvurusunun ne derece hassas olduğunu ve başarıya ulaşması için en baştan itibaren titizlikle yürütülmesi gerektiğini anlatmaya çalıştık. 

Bu yola müracaat etmeyi düşünen borçluların, başvuru şartlarını incelemeye çalıştığımız bu yazı çerçevesinde kendilerini tartarak; başarı ihtimali görmüyorlarsa konkordatoya değil iflasın açılması yoluna gitmelerinde fayda vardır. 

Konkordato talep eden borçlunun müteahhit/inşaat şirket şirketi olması halinde ticari borçların yanında arsa sahiplerine ve kendinden daire alanlara karşı da aynen ifa borçları olduğu da nazara alınmalıdır. 

Aynen ifanın üstlenildiğinin Konkordato Ön Projesinde ve alacaklılar listesinde belirtilmesinde ve de özellikle Tasdik edilecek Konkordato Anlaşmasında yer bulması çok önemlidir. Aksi halde müteahhit ne söylerse söylesin konkordato projesinde öngörülmeyen bir taahhüt yapmış olur. Arsa sahibi veya daire alan müşterilere, borçlu müteahhitin proje harici yaptığı vaat ve taahhütler geçersiz olacaktır. Bu nedenle arsa sahibi ve daire müşterilerinin alacaklarını listeye kaydettirmeleri ve de bu alacaklarının aynen ifa edileceğinin projede yer alması gerekmektedir.

İnşaat sektöründeki Konkordato sürecini, imzalanmış olan Gayrimenkul Satış Vaadi/Kat/Arsa Payı Karşılığı İnşaat Yapım sözleşmelerinin, müteahhitle inşaat sözleşmesi yapan arsa sahiplerinin ve müteahhitten daire alanların durumunu, konkordato sürecinde neler yapmaları gerektiğini bir sonraki yazımızda ele almaya çalışacağız. 22 Ekim 2018

.