2014 yılında meydana gelen olayda; 27 yaşındaki Cem Burak K. isimli bir travestiye, Ankara Çankaya’da denetim yapan polis ekipleri, cadde kenadında müşteri beklediği için 5326 sayılı Kabahatler Kanuna göre işlem yapıp para cezası kesti. 91 liralık para cezasına karşı çıkan travesti ise konuyu yargıya taşıdı. Ancak yerel mahkeme kolluk kuvvetlerini haklı buldu.
AYM’YE TAŞIDI
Sözcü'den Deniz Ayas'ın haberine göre; Temyiz sürecinden sonra durumu Anayasa Mahkemesi’ne taşıyan travestinin itirazı değerlendirildi. Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında gerekçesi açıklanan kararda çarpıcı tespitler yer aldı.
Oy çokluğu ile alınan ve travestinin haklı görüldüğü emsallik kararda; 30 Mart 2005 tarihli 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’na göre yapılan işlemin geçerli olamayacağı vurgulandı.
KABAHATLAR KANUNUDA FUHUŞ PAZARLIĞI YOK
Buna gerekçe olarak ise polisin; İdari Para Cezası tutanağında yer alan “Fuhuş amacıyla başkalarını rahatsız etmek” fiili ile 5326 sayılı kanunun 37. maddesinde tanımlanan maddenin birbiriyle uyuşmadığı, burada “fuhuş eyleminin bir karşılığının bulunmadığını” bildirildi.
‘CEZALANDIRILAMAZ’
Kararın “Kimse işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz. Kimseye suçu işlediği zaman kanunda o suç için konulmuş olan cezadan daha ağır bir ceza verilemez” ilkesi gereğince alındığı vurgulandı. Sonuç olarak travestinin hakkının ihlal edildiğine karar verildi ve 2 bin liralık ‘yargı süreci masrafının’ kendisine ödenmesine hükmedildi. Karara AYM’nin bir üyesi ise itiraz etti.
EMSAL NİTELİĞİ TAŞIYOR
Karar, bundan sonraki uygulamalar için ’emsal’ niteliği taşıyor. Yani artık cadde ve sokaklarda müşteri bekleyen travestilere polis ‘sadece müşteri bekliyor’ diye ceza kesemeyecek.
>> Anayasa Mahkemesinin 18/10/2017 Tarihli ve 2014/19152 Başvuru Numaralı Kararı
Karardan
Kararda, Anayasa'nın "Suç ve cezalara ilişkin esaslar" başlıklı 38. maddesinde, "Kimse, işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz, kimseye suçu işlediği zaman kanunda o suç için konulmuş olan cezadan daha ağır bir ceza verilemez." hükmünün bulunduğu hatırlatıldı.
İdari para cezası tutanağında "fuhuş amacıyla başkalarını rahatsız etmek" fiilinin yer aldığının belirtildiği kararda, idari yaptırımın salt fuhuş yapmaya yönelik olmadığı, başkalarını rahatsız etmeye dayandırıldığı ifade edildi.
Kabahatler Kanunu'nda fuhuş amacıyla başkalarını rahatsız etmenin kabahat olarak belirtilmediğine işaret edilen kararda, idari para cezasına dayanak olarak Kabahatler Kanunu'nun 37. maddesinde yer alan "mal veya hizmet satmak için başkalarını rahatsız etmek" hükmünün gösterildiği bildirildi.
Anayasa Mahkemesi'nin kararında, yasa koyucunun, kişilerin fuhuş amacıyla başkalarını rahatsız etmelerini önlemek için kanuni düzenleme yapması ve bu davranışı yaptırıma bağlamasının mümkün olduğu vurgulandı.
"Kanunilik unsurunu taşımıyor"
Başvurucuya isnat edilen "fuhuş amacıyla başkalarını rahatsız etmek" fiilinin cezasını belirleyen kanuni dayanağının ne olduğu konusunda idarenin de tereddütte bulunduğuna dikkat çekilen kararda, şunlar kaydedildi:
"5326 sayılı Kanunu'nun 37. maddesinde yer alan 'mal veya hizmet satmak için başkalarını rahatsız etmek' hükmünün başvurucuya isnat edilen 'fuhuş yapmak için başkalarını rahatsız etmek' fiili bakımından kanunilik unsurunu taşımadığı ve anılan fiili kapsamadığı sonucuna varılmıştır."
Anayasa'ya göre, hiç kimsenin veya organın, kaynağını Anayasa'dan almayan bir devlet yetkisini kullanamayacağının belirtildiği kararda, kamu makamlarının da kendilerince rahatsız edici buldukları hal ve davranışları hukuk boşluğu bulunduğunu öne sürerek yorum yoluyla cezalandırmalarının, kanunda öngörülmeyen bir kabahat ihdas etmelerinin kabul edilemeyeceği bildirildi.
Kararda, "5326 sayılı Kanun'da 'fuhuş amacıyla başkalarını rahatsız etmek' fiilini öngören bir kabahat düzenlenmemiş olduğundan başvurucunun herhangi bir kanuni dayanak olmaksızın cezalandırıldığı sonucuna varılmıştır." tespitinde bulunuldu. (AA)