Olayın Arka Planı
11 Haziran 2025’te Parlamento’dan geçen UK Data (Use and Access) Act, Birleşik Krallık’ın veri koruma rejiminde önemli güncellemeler getiriyor. İlk kez 2023’te Muhafazakâr Parti tarafından önerilen reformlar, mevcut İşçi Partisi hükümeti döneminde sadeleştirilmiş bir versiyonla yasalaştı. Her ne kadar bu yeni yasa UK GDPR’ı tamamen dönüştürmese de, bazı alanlarda AB rejiminden belirgin şekilde ayrışıyor. Bu durum, özellikle uluslararası veri aktarımı yapan şirketler ve Birleşik Krallık ile çalışan kuruluşlar açısından dikkatle takip edilmesi gereken bir gelişme.
Temel Değişiklikler
Otomatik Karar Alma (ADM):
Yasa kapsamında en dikkat çeken başlıklardan biri otomatik karar alma süreçlerine ilişkin değişiklik oldu. Artık, bu tür işlemler yalnızca özel nitelikli kişisel veriye dayanıyorsa yasak kapsamında değerlendirilecek. Ancak insan müdahalesi, şeffaflık gibi koruma önlemleri, tamamen otomatik kararlar için geçerli olmaya devam edecek. Bu değişiklik, yapay zekâ destekli karar alma sistemleri kullanan şirketlerin daha esnek bir alanla karşı karşıya olduğunu gösteriyor.
Yeterlilik Kriteri Değişti:
Uluslararası veri aktarımı açısından önem taşıyan bir diğer başlık ise yeterlilik kararlarıyla ilgili. Birleşik Krallık artık başka bir ülkeyi yeterli saymak için o ülkenin veri koruma düzeyinin “anlamlı şekilde daha düşük olmaması” kriterini esas alacak. Bu yaklaşım, AB’nin benimsediği “esaslı eşdeğerlik” standardına kıyasla daha esnek. Ancak bu durum, Birleşik Krallık’ın AB tarafından yeterli ülke olarak görülmeye devam edip etmeyeceği konusunda soru işaretlerine neden olabilir.
PECR Yaptırımları Arttı:
Yasanın dikkat çeken bir başka yönü, PECR (Privacy and Electronic Communications Regulations) kapsamındaki para cezalarının artırılması oldu. Mevcut durumda 500.000 £ ile sınırlı olan bu cezalar, artık GDPR seviyesine çıkarılıyor. Yani ihlaller, 17,5 milyon £’a veya küresel cironun %4’üne kadar ulaşabilecek cezalarla sonuçlanabilir. Özellikle çerezler ve doğrudan pazarlama faaliyetleri açısından bu ciddi bir risk oluşturuyor.
Yeni Çerez İstisnaları:
Reformun getirdiği değişikliklerden biri de yeni çerez istisnaları oldu. İstatistiksel analiz yapmak ya da web sitesinin görünümünü kullanıcı tercihlerine göre uyarlamak amacıyla kullanılan çerezler, artık şeffaflık sağlandığı ve kullanıcıya vazgeçme hakkı tanındığı sürece izne tabi olmayabilecek. Ancak bu istisnaların kapsamı oldukça dar tutulduğundan, çerez uyarı ekranlarının büyük ölçüde hayatımızda kalmaya devam edeceği öngörülüyor.
Bilimsel Araştırma Tanımı Netleşti:
Bilimsel araştırma alanında da tanımsal bir netleşme sağlandı. Artık kamu veya özel fonla, ticari ya da ticari olmayan şekilde yürütülen her tür araştırma bilimsel olarak kabul edilecek. Bu durum, özellikle sağlık ve yapay zekâ gibi veri yoğun sektörlerde çalışanlar için veriye erişimi kolaylaştırabilir.
Tanınmış Meşru Menfaatler:
Yeni yasayla birlikte, kamu güvenliği, ulusal savunma veya suç önleme gibi alanlarda veri işleme, artık “tanınmış meşru menfaat” kapsamında değerlendirilecek ve denge testi gerektirmeyecek. Benzer şekilde, verinin farklı bir amaçla yeniden kullanılmasına olanak tanıyan dokuz “uyumlu işleme amacı” da tanımlandı. Bu esneklikler, uygulamada veri sorumlularına hız kazandırsa da geniş yorumlandığında veri güvenliğini zayıflatma riski taşıyor.
Erişim Taleplerinde Orantılılık:
Veri sahibinin erişim hakkı da güncellendi. Artık veri sorumluları, erişim taleplerine yalnızca makul ve orantılı bir arama sonucunda elde edilen bilgilerle yanıt verecek. Ayrıca kimlik teyidi yapılmadan süre işlemeye başlamayacak. Bu, özellikle büyük ölçekli taleplerle karşı karşıya kalan şirketler için önemli bir kolaylık.
Şikâyet Mekanizması Kodlandı:
Yasa ayrıca veri sahiplerine doğrudan veri sorumlusuna şikâyet hakkı tanıyor. Şikâyetlerin elektronik ortamda yapılabilmesi, 30 gün içinde yanıt verilmesi gibi prosedürel yükümlülükler de net şekilde düzenlenmiş durumda.
ICO'nun Yapısı Güncellendi:
Tüm bu değişikliklerin gözetimi ve uygulanması ise artık "Information Commission" adıyla yeniden yapılandırılan ICO tarafından yürütülecek.
Analizim
Bu yeni düzenlemeler, Birleşik Krallık’ın veri koruma yaklaşımında daha esnek, uygulamaya dönük ve sadeleştirilmiş bir modele yöneldiğini gösteriyor. Ancak bu dönüşüm, AB ile veri paylaşımı yapan şirketler açısından dikkatle izlenmesi gereken yeni riskler de barındırıyor. Özellikle yeterlilik değerlendirmeleri, çerez politikaları ve erişim taleplerine ilişkin iç prosedürlerin yeniden gözden geçirilmesi, bu süreçte atılması gereken öncelikli adımlar arasında.
Sonuç olarak, bu düzenlemeler bir kopuşu değil; yeni bir denge arayışını yansıtıyor. Ancak bu dengenin ne ölçüde sürdürülebilir olacağı ve diğer ülkelerle olan veri ilişkilerini nasıl şekillendireceği, önümüzdeki dönemde daha net ortaya çıkacak.
Bu sadeleşme, Birleşik Krallık’ı veri işleme açısından daha cazip bir merkez hâline mi getirir? Yoksa regülasyonun esnemesi, uluslararası güveni zedeler mi?
UK Data (Use and Access) Act 2025 Uyum Checklist’i
1. Otomatik Karar Alma (ADM) Süreçleri
-
Otomatik karar alma süreçleri belirlendi mi?
-
Bu kararlar özel nitelikli kişisel veriye dayanıyor mu?
-
Her ADM süreci için şeffaflık, insan müdahalesi ve itiraz hakkı sağlanıyor mu?
-
Mevcut aydınlatma metinlerinde ADM’ye ilişkin açıklamalar güncellendi mi?
2. Yeterlilik ve Uluslararası Veri Aktarımı
-
UK veri alıcısı varsa, yeni yeterlilik kriterine göre değerlendirme yapıldı mı?
-
UK ile imzalanan SCC (Standard Contractual Clauses) belgeleri gözden geçirildi mi?
-
AB-UK aktarımları için veri akış haritaları güncellendi mi?
3. Çerezler ve Doğrudan Pazarlama (PECR Uygulamaları)
-
Kullanılan tüm çerezler kategorize edildi (istatistiksel / tercihe dayalı / zorunlu)?
-
Yeni PECR istisnalarına uyan çerezler belirlendi mi?
-
Çerez politikanızda vazgeçme (opt-out) mekanizması açık ve erişilebilir mi?
-
Doğrudan pazarlama izinleri ve profilleme süreçleri yeniden denetlendi mi?
-
PECR ihlallerine karşı iç kontrol mekanizmaları oluşturuldu mu?
4. Meşru Menfaat ve Uyumlu İşleme Amaçları
-
Meşru menfaat gerekçesiyle yapılan tüm veri işleme faaliyetleri listelendi mi?
-
Yeni tanınmış meşru menfaat kategorileri için denge testi kaldırıldı mı?
-
Uyumlu işleme amaçları (vergi, acil durum, kamu yararı vb.) yeniden belirlendi mi?
-
İlgili işleme faaliyetleri için iç rehber dokümanlar güncellendi mi?
5. Veri Sahibinin Erişim ve Şikâyet Hakları
-
Erişim taleplerinde “makul ve orantılı arama” ilkesine göre teknik sınırlar tanımlandı mı?
-
Kimlik teyidi süreci yazılı hâle getirildi ve DSAR süreçlerine entegre edildi mi?
-
Şikâyet formları dijital ortamda erişilebilir durumda mı?
-
Şikâyetlere 30 gün içinde yanıt verilmesini sağlayan bir takip mekanizması kuruldu mu?
6. Araştırma ve Bilimsel İşleme
-
Bilimsel araştırma kapsamında yürütülen veri işleme faaliyetleri tanımlandı mı?
-
Bu araştırmaların kamu/özel ve ticari/kar amacı gütmeyen ayrımı yapıldı mı?
-
Veri sahiplerine yönelik şeffaflık açıklamaları bu tanıma uygun şekilde revize edildi mi?
7. Politikalar ve Eğitim
-
Gizlilik politikası ve iç prosedürler yasa değişikliklerine göre güncellendi mi?
-
Veri koruma görevlisi (DPO) ve ilgili ekipler yeni düzenleme hakkında bilgilendirildi mi?
-
Pazarlama, ürün, BT ve insan kaynakları gibi ilgili departmanlara hedefli eğitimler planlandı mı?
8. İzleme ve Güncelleme
-
Bu checklist için yıllık veya altı aylık gözden geçirme takvimi oluşturuldu mu?
-
Yeni regülasyonlara göre iç denetim (privacy audit) planına eklendi mi?
Kaynak: https://media.licdn.com/dms/document/media/v2/D4E1FAQFu1MBt8-hWXg/feedshare-document-pdf-analyzed/B4EZdlKiO2HsAc-/0/1749748952002?e=1750896000&v=beta&t=r-djlEGv2-zuhc7mjF_RtfDMGafj0e-41wfxIW1h0u4