Camdan düşen Şengül öğretmenin ölümüne ilişkin davada sanığa tahliye

Beyoğlu’nda geçen yıl, öğretmen Şengül Karaca’yı iterek ölümüne sebep olduğu iddiasıyla müebbet hapis istemiyle yargılanan Hasan Aydın, dosyaya ulaşan bilirkişi raporunun ardından tahliye edildi. Karaca’nın yere düşüşünün ‘çivilime’ atlayış olarak değerlendirilebileceği aktarılan bilirkişi raporunda, çok dar olan pencereden bir kişinin itilerek atılmasının oldukça zor olduğu belirtildi.

Beyoğlu’nda 4 Mayıs 2017’de kaldığı evin penceresinden düşerek ölen öğretmen Şengül Karaca’yı iterek ölümüne sebep olduğu iddia edilen Hasan Aydın’ın yargılandığı davanın görülmesine devam edildi. İstanbul 31. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, tutuklu sanık Hasan Yıldız cezaevinden Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemiyle bağlanırken, Şengül Karaca’nın ağabeyi Yalçın Karaca ve avukatları Meriç Eyüboğlu salonda hazır bulundu.

Duruşmanın başlamasının ardından mahkeme başkanı bilirkişi raporunun dava dosyasına ulaştığını kaydetti.

"‘Çivileme’ atlayış olarak değerlendirilmiştir"

Dava dosyasına ulaşan bilirkişi raporunun sonuç kısmında “Kamera kayıtları analiz edildiğinde kamera kadraj sınırları dahilinde, düşüş hareketinin son yarısında Şengül Karaca’nın yüzü dışarı bakar vaziyette olduğu, yere ilk temas eden kısmının ayakları olduğu, bu düşüşün ‘çivileme’ atlayış olarak tabir edilebileceği değerlendirilmiştir. Penceredeki parmak izlerinin Şengül Karaca’ya ait olduğu, parmak izlerinin konumu dikkate alındığında Şengül Karaca’nın pencere mermeri üzerinde ayakta yüzü yola bakacak şekilde düştüğü, Şengül Karaca’nın arkadan itilmesi ya da kendini boşluğa bırakırken kol ve ayaklarıyla ileri yönlü bir hamle yapması arasında belirgin fiziksel ölçüm farklılığı olamayacağından, keşif sırasında yapılan ölçümlerin olayın cinayet mi yoksa intihar mı olduğu yönünde kesin ayrım yapılmasına olanak vermediği değerlendirilmektedir” ifadelerine yer verildi.

"Çok dar olan pencereden itilmesi çok zor"

Düşüş anına ilişkin matematiksel formüllerin yer aldığı bilirkişi raporunda devamla, “Olayın gerçekleştiği pencerenin oldukça dar olduğu (64 santimetre) bu şekilde dar olan bir pencereden, bir kişinin kendi isteği dışında arkadan itilmek suretiyle atılmasının hatta kişi pencere pervazında yüzü dışarı bakar vaziyette oturmuş olsa dahi, oldukça zor olduğu değerlendirilmektedir. Takdir makama aittir” denildi.

Bilirkişi raporunun okunmasının ardından söz alan sanık Hasan Aydın’ın avukatı, raporun lehlerine olduğunu ve dosyada başka delil bulunmadığından müvekkilinin tahliyesine karar verilmesini istedi.

Söz alan Karaca’nın ağabeyi Yalçın Karaca’nın avukatları ise bilirkişi raporunda eksiklikler olduğunu kaydederek sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi.

Adli kontrol şartı ile tahliye

Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti dosyanın Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesine gönderilerek maktule Şengül Karaca’nın kendisinin mi atladığı yoksa itilerek mi camdan atıldığı hususunda yeni bir rapor alınmasına hükmetti.

Mahkeme heyeti, delillerin büyük ölçüde toplanmış olması, delillerin karartma şüphesinin olguların bulunmaması ve dosyaya gelen bilirkişi raporunun sanığın suç vasfının lehine değiştirilebileceğinden tutuklu sanık Hasan Aydın’ın adli kontrol hükümleri uygulanarak tahliyesine karar vererek duruşmayı erteledi.

İddianameden

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Şengül Karaca ile sanık Hasan Aydın’ın aynı evde yaşadıkları, olay tarihinde okul çıkışında buluştukları, yemek yiyip alkol aldıkları, daha sonra eve gittikleri, aralarında tartışma çıktığı anlatılıyor. Şengül Karaca’nın arkadaşlarına Facebook’tan Hasan’ın kendisine şiddet uyguladığına dair mesaj attığı, daha sonra saat 02.00 sıralarında maktulenin evin penceresinden sokağa düştüğü belirtiliyor. İddianamede, sanık Hasan Aydın’ın maktuleyi iterek ölümüne sebep olduğu ifade edilerek "Kasten öldürmek" suçundan müebbet hapisle cezalandırılması isteniyor.