Bursa'da katıldığı konferansta gazetecilerin sorularını cevaplandıran Feyzioğlu, avukatın hakkının ihlal edildiği yerde aslında yurttaşın hakkının gasp edildiğini öne sürdü. Feyzioğlu şunları kaydetti: "Savunma hakkı kutsaldır söylemini içi boş bir nakarat olarak tekrarlayıp savunma ne derse desin dinlememek, onu yok saymak hiçe saymak haklarını kullandırmamak eğilimi giderek artmaktadır Türkiye'de.,Oysa şunu bilsin ki hakimi savcıyı yapan cübbesi değildir, bağımsız ve etkin savunmanın varlığıdır. Eğer yurttaşı savunan bağımsız ve etkin bir savunma sistemin dışına atılırsa, orada hakim ve savcı cübbesi bulunsa bile siyasi iktidarın bürokratına dönüşür. İşte bu yüzden bağımsız ve etkin savunmayı gerçekleştirmek üzere örgülü güç olan bağımsız barolara ihtiyaç vardır, avukatların savunma bağımsızlığının sağlanmasına ihtiyaç vardır. Sayın Danıştay başkanı bilirkişi ile ilgili sorunu dile getirmekte haklıdır ama en büyük soruna parmak basmamıştır.."<br /> <br /> <strong>BAROLAR BİRLİĞİNE ADAYIM</strong><br /> <br /> Türkiye'nin ciddi bir sürece girdiğini anlatan Feyzioğlu, "Yeni bir anayasa yazılıyor. Hukuk devletine ilişkin rejim sorunları, bunları karşısında Türkiye Barolar Birliği'nin söz söylemesi ve etkin olması gerekir. Türkiye'de avukatlığı koruyan barolar birliğine ihtiyaç vardır. Dünyada her baskıcı rejim avukatları ezmeye çalışmıştır. Anacak bunlar her zaman tersine dönmüştür. Adaylığımızı açıkladık." diye konuştu.<br /> <br /> Öte yandan konferansa katılanlar arasında bir kişinin Atatürk'e çok benzemesi dikkat çekti.<br /> <br /> <br /> <br />