İstinaf Temyiz Etmezse

Abone Ol

Ne kadar anlamsız bir başlık. İstinaf etmemişsen zaten sonradan temyiz de edemezsin, gereksiz olmuş.

HMK m. 373/1’i unuttun, hani istinafın tek yaptığı aynen derece mahkemesinin kararını onayıp temyize göndermekse, ve böyle bir durumda Yargıtay bozarsa, artık dosya BAM’a değil direkt alt derece mahkemesine gönderilir. Artık bu durumda derece mahkemesinin bozmaya uyup vereceği yeni karara karşı kanun yollarına başvurulacaksa, HMK m. 373/4 sıçramalı temyiz yapılır; yani pekala istinaf etmeden de temyiz olabilir.

İstisnalar kaideyi bozmaz; gene de başlık saçma tek bir örneğinden dolayı.

Hukuk Muhakemeleri Kanunu devreye girmeden önce açılmış davalarda da istinaf olmaz, direkt temyize gidilir.

2011’den önce açılan davalardan bahsediyorsun yani?

Değil mi, insan tatbikatçı olmayınca ne kadar da sarih düşünebiliyor. 15 yıl olacak, sonuçlanmamış dava mı olur?

Olur, olur ama bizim bugünkü konumuz ANY m. 36 adil yargılanma hakkı ihlali değil. Biz, bizzat istinaf merciinin yaptığınız istinaf başvurusunu temyize göndermemesi üzerine konuşacağız. Evet, elinizde HMK m. 341 şartlarını taşıyan bir derece mahkemesi kararınız var ve HMK m. 345 gereği iki hafta içerisinde HMK m. 343 şartlarını taşıyarak derece mahkemesine dilekçenizi veriyorsunuz. Velhasıl HMK m. 359 temyiz yolu açık olmak üzere karara çıkıyor bölge adliye mahkemesi. Bütün hikaye de buradan sonra başlıyor.

HMK m. 361 size gene iki haftalık bir süre veriyor. HMK m. 365 şartlarını taşıyarak temyiz dilekçesini istinaf merciinize veriyorsunuz. Ne diyor HMK m. 118? Dava, dava dilekçesinin kaydedildiği tarihte açılmış sayılır. Ve bu hüküm istinaf için de uygulanır. Ve HMK m. 366 da istinaf dilekçesinin kaydedildiği anda istinaf etmiş olma kuralını temyiz için de uygular.

Ama bizim sevgili bölge adliye mahkememiz temyiz dilekçemizi Yargıtay’a göndermeyi unutuyor. Şimdi hemen demeyelim olur mu böyle şey, icra memuru icra emrini göndermiyor[1], aciz vesikası düzenlemiyor[2] tamam da, nasıl dilekçe temyize gönderilmez? Dedik ya, unutmuşlar, olabilir, insanlık hali.

Ama kıyamet unutmalarını hatırlatınca başlıyor. Dosya kapatılmış durumda ve kalemle de iletişim kurulamıyor.

Canım nasıl hemen dosya kapatılır? Yıllarca açık kalmıyor mu, görüyoruz UYAP’ta?

Onlar derece mahkemeleri için geçerlidir; BAM’da hemen kapanır dosya, beyan dilekçesi bile gönderemezsiniz.

İnfazın durdurulmasını talep etmek lazım. Hükümlü sıfatından çıkarılarak sanık sıfatının devam ettiğini bildiren bir dilekçeyle…

İyi hatırlattın, biz hukuk dosyasındayız da, ya bu olay cezada başımıza gelse? Adam derdini anlatana kadar içeride.

Hukuk dosyasında sorun olmaz ya. Hükmün kaldırılması ve süresi içinde yapılmış başvuru neticesinde dosyanın istinafa gönderilmesini istersiniz derece mahkemesinden madem BAM’daki dosya kapalı, onlar da temyizi yaparlar.

Yani evet derece mahkemesi UYAP loglarından görebilir bunu ama unutmayalım ki idare hasta ruhlu ve insanlıktan uzak bir varlıktır. Dostluk yoluyla varılabilecek çözümleri reddeder. Didişme konusunda o denli açgözdür ki, idare mahkemeleri işten başlarını alamazlar. Yargı yerleri kendisini haksız çıkardığında da, genellikle bu kararları uygulamaktan kaçar. İdari uyuşmazlıkların o kadar eski bir tarihi vardır ki, bundan zevk mi alıyor diye sorulabilir. Müsaadeye dayanan gücü, sanki en görkemli noktasına kendisinden isteneni geri çevirdiğinde ulaştığı sanılır. Biraz daha cana yakın olamaz mı diye düşünmez bile, çünkü böyle bir olasılık onu kahreder[3].

Evet, aynen de böyle olmuş; her iki mahkeme de hatalarını kabul etmiyor. Derece mahkemesine yazılı talep yapıyoruz hükmün kaldırılması ve süresi içinde yapılmış olan başvuru neticesinde dosyanın istinafa gönderilmesi diye, ret veriyorlar. Burada artık bir yargılama işlemi değil de, idari bir işlem olduğu için öyle HMK m. 346 istinaf dilekçesinin reddi üzerine istinaf müessesesinden de yararlanamıyoruz.

Aslında hatayı derece mahkemesi yapmış olsa gideriz konuşuruz ama bölge adliye çok sıkıntı; girmesi bile mes’ele. İşin yoksa git başkanla görüş disiplin yönünden kendisine bağlı memurun işlemi için, olmadı adalet komisyonu…Eğlenceli ülke aslında vatandaşı olmasan.

Ya bir emsal karar olsaydı elimizde…

Değil mi? Kopyala yapıştır Yargıtay hukukçuluğu bu kadar oluyor. E ben yukarıda tüm farklı kanun maddelerini birbirleriyle bağlayarak göstermedim mi sana gerçeği? Kanun koyucunun üstüne Yargıtay’ın Doğru Bildiği Yanlışlar’dan bir içtihat mı gerekiyor? Gönlün olsun. Her ne kadar Anayasa Mahkemesi kararları siyasi olduk mu ANY m. 153 Anayasa Mahkemesi kararları yasama, yürütme, yargı organları, idare makamları, gerçek ve tüzel kişileri bağlar uygulanmaz da, durumumuzda böyle bir husus yok; Mustafa Yaman Başvurusu var 2022 yılında 56628 Başvuru Numarası ile yapılmış. 26.03.25 tarihinde AYM karar vermiş, 28 Kasım’daki Resmi Gazete’de yayımlandı. 6216 s. AYM Usul m. 50 hangi kararların Resmi Gazete’de yayımlanacağı İçtüzük’te gösterilir der. Her konudan çeşitlilik olmasına ama gazeteyi de çok boğmamaya dikkat ediyorlar.

Burada da kişi istinaf başvuru dilekçesi veriyor, memur ıslah dilekçesi olarak kaydediyor! Malum, o çıkan okta bir altta. E ne diyor HMK m. 177? Islah, tahkikatın sona ermesine kadar her zaman yapılabilir. Ortada istinaflık bir durum varsa hüküm verilmiştir, ıslah nasıl yapılabilir, bu nasıl bir yanlışlıktır demeyelim, önemli olan onun da istinaf talebi kabul edilmemiş. Ve hatta bunu temyiz etmiş. O da olmamış. En sonunda ihlal vermiş AYM mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiğine dair.

Ne demiştik, eğlenceli ülke vesselam vatandaşı olmasan.

----------------

[1] https://www.hukukihaber.net/icra-memuru-icra-emrini-gondermezse-ozgur-turkes

[2] https://www.hukukihaber.net/icra-memuru-aciz-vesikasi-duzenlemezse-ozgur-turkes

[3] https://www.hukukihaber.net/ucretli-ogretmene-ders-hazirlik