Törene, şehit yakınlarının yanı sıra Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hayri Kıvrıkoğlu, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Murat Bilgel, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Mehmet Erten, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Bekir Kalyoncu, Ankara Valisi Alaaddin Yüksel, bazı milletvekilleri ve emniyet mensuplarıyla askeri personel katıldı. Protokol üyeleri, şehit yakınlarına taziye dileklerini ilettikten sonra yerlerini aldılar. Tören, Cumhurbaşkanı Gül'ün tören birliğini selamlaması ve ''Başımız sağolsun'' demesiyle başladı. Daha sonra şehit cenazeleri tören alanında bekleyen ambulanslardan alınarak katafalklara konuldu ve saygı duruşunda bulunuldu. Saygı duruşunun ardından şehitler Binbaşı Serkan Doğan, Mühendis Binbaşı Mithat Çolak, Hava Binbaşı Şükür Bağdatlı, İstihkam Binbaşı İsmail Cem Yakınlar, İkmal Yüzbaşı İlker Aydın, Kara Pilot Yüzbaşı Adil Erdoğan, İkmal üsteğmenler Murat Yıldız ve Okan Melikoğlu, Kara Pilot Üsteğmen Tahsin Barutçu, Kıdemli Başçavuş Salih Helvacı, Kıdemli Üstçavuş Mehmet Aktaş ve Piyade Uzman Çavuş Önay Vurucu'nun biyografileri okundu. -''Tarihe adınızı altın harflerle yazdırdınız''- Barış Gücü Tugay Komutanı Tuğgeneral Mehmet Karadayı, törende yaptığı konuşmada, şehit yakınlarına ''Bu kutsal mesleği seçen evlatlarınız Türk Silahlı Kuvvetleri'ne adım attıkları gün bizlerin de evladı, kardeşi oldular. Gözyaşlarınızı ve büyük acınızı yürekten paylaşıyoruz'' diye seslendi. Her askerin mesleğe başlarken vatan, cumhuriyet ve vazife uğrunda icabında canlarını feda edeceğine yemin ettiğini hatırlatan Tuğgeneral Karadayı, şöyle konuştu: ''Siz aziz şehitlerimiz, bu yemininize sadık kalarak vatan, cumhuriyet ve dünya barışına katkı sağlamak olan vazifeniz uğruna canınızı verdiniz, şehadet mertebesine ulaşarak şanlı tarih sayfalarına adlarınızı altın harflerle yazdırdınız. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Büyük Önder Atatürk'ün dünyanın bir başka yerinde olan rahatsızlığın giderilmesinin hepimizin ortak sorumluluğu olduğu, yurtta barışın cihanda barıştan ayrılmayacağı prensibiyle bugün dünyanın sorunlu bölgelerinde özellikle Bosna-Hersek, Kosova, Lübnan ve Afganistan'da Türk Silahlı Kuvvetleri ve diğer kamu kuruluşlarıyla dünya barışına katkı sağlamaktadır. Türk silahlı Kuvvetleri, Afganistan'da barış ve istikrarın sağlanması için bugüne kadar yaptığı görevlerle Afgan halkının gönlünü, müttefiklerin saygısını kazanmıştır. Bu elim kazada hayatını kaybeden Afgan dostlarımıza da Allah'tan rahmet diliyor, yakınlarının acılarını paylaştığımızı ifade etmek istiyorum. Türk milleti, dünya milletlerinin saygın ve sorumlu üyesi olarak bağımsız ve özgür yaşayabiliyorsa bayrağımız göklerde onurla dalgalanabiliyorsa bunu her şeyden önce Büyük Atatürk ve değerli silah arkadaşları ve siz aziz şehitlerimiz gibi bu milletin onuru için canlarını veren tüm şehitlerimiz ve kahraman gazilerimize borçlu olduğumuzun bilincindeyiz. Kahraman şehitlerimiz, sizleri ebediyete sonsuz saygılarımızla uğurlarken, Tanrı'dan rahmet, kederli aileleriniz ve silah arkadaşlarınıza başsağlığı dileriz. Şimdi uğrunda can verdiğiniz ay yıldızlı bayrağın gölgesinde sonsuza dek huzur içerisinde uyuyun. Ruhlarınız şad olsun.'' -''Onlar diridirler''- Tuğgeneral Karadayı'nın konuşmasının ardından kürsüye gelen Ankara Merkez Komutanlığı kadrosunda görevli imam Halil İbrahim Taşçı, şehitliğin Kur'an-ı Kerim'de ''Allah yolunda öldürülenler için ölüler demeyin, zira onlar diridirler. Lakin siz o yüksek hayatın farkında değilsiniz'' ayetiyle tarif edildiğini ve peygamberlik makamına en yakın mertebe olarak ifade edildiğini söyledi. ''Acımız büyük, yüreklerimiz yanmakta'' diyen Taşçı, şehidin değeri ortadayken şehit yakınlarına gurur ve onur, geride kalanlara minnet duymanın düştüğünü dile getirdi. Şehitler için törene katılanlardan helallik isteyen Taşçı, dua okudu. Törenin sonunda şehit cenazeleri bulundukları katafalklardan alınarak askeri cenaze arabalarına yerleştirildi. Bu sırada şehit yakınları katafalkların yanına gelerek tabutlara sarıldılar. Askeri cenaze arabaları törene katılanların ve protokolün önünden geçerek kışladan ayrıldı. Tören boyunca şehit yakınları gözyaşı döktü. Cenazelerin ambulanstan alınıp katafalklara götürüldüğü sırada bayılan bir şehit yakınına sağlık ekipleri müdahale etti. Törene katılanlar ve gazeteciler de gözyaşlarını tutamadılar. Törenden sonra şehit yakınları, askeri görevlilerin refakatinde kışladan ayrıldı. Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Erdoğan, törenden Gül'ün makam aracıyla ayrıldı. 5 şehidin cenazesi, Kocatepe Camisi'ndeki töreninin ardından Cebeci Askeri Şehitliği'nde toprağa verilecek. Diğer şehitlerin cenazeleri, Etimesgut Askeri Havaalanı'ndan memleketlerine gönderilecek.