"Kemal Kılıçdaroğlu, bir aparattır, projedir"

BURSA (AA) - Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, "CHP, Kemal Kılıçdaroğlu ile beraber bildiğiniz CHP olmaktan çıktı. Kemal Kılıçdaroğlu, bir aparattır, bir projedir. Yegane görevi, yurt dışında pişirilen ne kadar senaryo varsa Türkiye'ye dönük olarak onlara omuz vermek, burada onların aktörü, piyonu, figüranı olmaktır." dedi.

Çavuşoğlu, Mudanya Şoförler ve Otomobilciler Odası'nı ziyaretinde yaptığı konuşmada, 1960 darbesinin ardından bir anayasa yapıldığını, CHP'nin bu anayasadan sonra milletin nezdinde itibar görmediğini söyledi.

CHP'nin her zaman darbelerden nemalandığını dile getiren Çavuşoğlu, "Darbe oldu, ucundan biraz ona da iktidar verdiler. Darbe oldu, ucundan biraz daha verdiler. Bu süreçte Türkiye kan kaybetti." ifadesini kullandı.

Ekonomik olarak güçlü olmak gerektiğine işaret eden Çavuşoğlu, "En başta savunma sanayinin yerli olması lazım. Bugün terörle mücadele ederken bile birileri bize parmak sallayarak, 'Bizim verdiğimiz silahları terörle mücadelede kullanmayın.' diyor. 'Heron'u alıyorsunuz, yazılımları İsrail'in elinde. Tanklarımızı tamir için gönderiyorsunuz, geri göndermiyor. Adamlar bizimle istedikleri gibi oynuyor." diye konuştu.

Çavuşoğlu, CHP'nin 2011 yılında faz değiştirdiğini belirterek, şöyle devam etti:

"CHP, Kemal Kılıçdaroğlu ile beraber bildiğiniz CHP olmaktan çıktı. Kemal Kılıçdaroğlu, bir aparattır, bir projedir. Yegane görevi, yurt dışında pişirilen ne kadar senaryo varsa Türkiye'ye dönük olarak onlara omuz vermek, burada onların aktörü, piyonu, figüranı olmaktır. Türkiye'yi dışarıya jurnalleyen CHP, teröristlerle kol kola gezen CHP, teröristlere destek veren CHP. Türkiye'de ne kadar aykırı ses varsa onların sesini burada dillendiren CHP. Yabancı güçlere 'Gel gel' diye çağrı yapan CHP. Şimdi bunlar, milletin önüne sandık konulunca şirinlik yapmaya başladılar. Vatan, millet sevdalısı kesildiler. Gülücükler dağıtıyorlar."

Milletin bunların hesabını soracağını söyleyen Çavuşoğlu, "Şimdi Kandil'e gidiyoruz 'Orada kimse yok. Niye gidiyorsunuz?' diyorlar. Afrin'e gidiyorduk, 'Orada 500 bin kişi var. Niye gidiyorsunuz?' diye soruyorlardı. Amacınız ne sizin? Hepsi bir araya gelmiş, yegane dertleri var; 'Recep Tayyip Erdoğan gitsin, Türkiye yıkılsın.' Böyle bir şey yok." dedi.