Gezi protestoları sırasında polisin attığı gaz fişeğiyle gözünden ağır yaralanan Selçuk Yıldız'ın soruşturma talebine İstanbul Valiliği polisin "envanterinde gaz bombasını atan teçhizat bulunmadığı" yanıtı verdi. Polis, gaz bombalarını attığını herkes gördü, tüm kameralar kayıt etti. Bu görüntülerin hepsi montaj ise polis gaz bombalarını Valiliğe göre ya hiç kullanmadı ya da el ile attı.<br /> <br /> Gezi protestoları sırasında 3 Haziran günü İstanbul Sancaktepe Belediyesi önünden işe gitmek için geçmeye çalışan 28 yaşındaki lokanta işçisi Selçuk Yıldız 5 metre mesafeden polisin attığı gaz fişeğiyle vuruldu. Bir kulağı hiç duymayan diğer kulağı ise çok az duyan Yıldız, gaz fişeği nedeniyle gözünden ağır yaralandı ve uzun süre görme kaybı yaşadı.<br /> <br /> Avukatı Eylem Aykut Giray, olay yerinde gaz fişeği atan polisler hakkında soruşturma başlatılması için İstanbul Anadolu Cumhuriyet Savcılığı'na Temmuz ayında başvurdu. Savcılık ise kamu görevlililerin soruşturulması için Valilikten izin istedi. 7 ay sonra Valilikten “şaka” gibi bir açıklama geldi.<br /> <br /> <strong>Bomba atacak silah yok</strong><br /> <br /> O yanıtta Valilik, Sancaktepe Emniyet Müdürlüğü ve Önleyici Hizmetler Şube Müdürlüğü ile yapılan yazışmalar neticesinde “gaz bombası atan teçhizatın envanterde bulunmadığını dolayısıyla iddiaya konu olan personelin tespitinin yapılamadığını” belirtti.<br /> <br /> İstanbul Valiliği, gönderdikleri yazıda mobese görüntülerine ulaşılamadığını belirtti. Valilik, Yıldızla ilgili şikayetin soyut iddialara dayandığını ve iddiaların ciddi bulgu ve belgelere dayanmadığını belirterek söz konusu şikayetin 4483 sayılı kanun 4. maddesine göre ciddi iddia ve bulgulara dayanmayan ihbar ve şikayetlerin İstanbul Cumhuriyet Savcıları tarafından işleme konulamayacağı yönünde hükümlerinin yer aldığını kaydetti. Polislerle ilgili soruşturmanın açılmasına izin vermedi.<br /> <br /> <strong>İtiraz edilecek</strong><br /> <br /> Bölge İdare mahkemesine Valiliğin soruşturma için verdiği ret yazısıyla ilgili itirazda bulunan Avukat Giray, “mobese kayıtlarının ve kamera görüntülerinin olmaması hayatın olağan akışına uygun ve mümkün değildir” dedi. Giray, başvurusunda yetkililerin etkin, inandırıcı ve sonuç alıcı bir soruşturma yapmadıklarını, müvekkilinin olaydan sonra yaşadığı hayatın zorlaştığını belirterek, itirazın yeniden değerlendirilmesini ve soruşturmaya izin verilmesini istedi.<br /> <br /> <br /> Kaynak: yarinhaber.net<br />