ÖDEME EMRİ ÇIKARILIP HENÜZ TEBLİĞ EDİLMEDİĞİ AŞAMADA BORCUN ÖDENMESİ DURUMUNDA TAHSİL HARCI ALINIR MI?

Abone Ol

İcra takibi başlatıldıktan ancak ödeme emri henüz tebliğ edilmemişken borçlu tarafça ödemeler yapılmaktadır. Ödemenin takip tarihinden sonra ödeme emri tebliğinden önce yapılmış olması karşısında tahsil harcı alınamayacağı hususunu göz ardı eden kimi icra müdürlükleri dosyanın harçsız olarak kapatılması taleplerini hukuka aykırı olarak reddetmektedir.

İcra takiplerinde takip çıkışı üzerinden Harçlar Kanunu uyarınca takip safhalarına göre tahsil harcı alınır ancak bu tahsil harcının doğabilmesi için takibin o safhasının yerine getirilmesi gerekir. (Ödeme veya icra emrinin tebliği, haciz işleminin yapılması veya satış işleminin kesinleşmesi gibi)

Ödeme emri veya icra emrinin tebliğe çıkarılması fakat tebliğ edilmesinden önce yapılan ödemelerden ve icra takibinden vazgeçme halinde tahsil harcı almak mümkün değildir. Zira Harçlar Kanunu'na göre tahsil harcı alacağının doğması için ödeme veya icra emrinin tebliği gereklidir.

Somut olayda, borçlu icra mahkemesine başvurusunda; dosya borcunun ödeme emri tebliğ tarihi olan 07.07.2015 tarihinden önce ödendiğini ileri sürdüğüne göre, mahkemece; duruşma açılarak, tarafların ödemeye ilişkin beyanlarının alınması ve buna ilişkin belgelerin getirtilmesinden sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, Dairemizce hükmün bu nedenle bozulması gerekirken, onandığı anlaşılmakla, borçlunun karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir. (Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/16641E. 2016/24423K.)

Söz konusu ödemenin takip tarihinden sonra ödeme emri tebliğinden önce yapılmış olması karşısında müdürlükçe borçludan tahsil harcı alınamayacağı bu itibarla müdürlüğün 12.07.2023 tarihli tahsil harcı alınmasına dair kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, mahkemece şikayetin kabulüne dair kararda hukuka aykırılık bulunmadığı (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2023/4188E. 2025/591K.)

Hal böyle olunca, dava konusu icra takiplerinde takip konusu borçların ödeme emrinin tebliğinden önce ödendiği gözetilerek davacıdan tahsil harcı alınmasının hukuki dayanağının bulunmadığı gözetilmeksizin ilk derece mahkemesince 3.079,52 TL tahsil harcından davacının sorumlu olduğunun kabul edilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan (Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2020/612E. 2022/664K.)

Değinilmesi gereken bir diğer husus ise ödeme emrinin elektronik yolla tebliğ edilmesi ve 5 günlük süre dolmadan yapılacak ödemelerde tahsil harcı alınıp alınmayacağı hususudur.

Muhatabın elektronik tebligatı tebellüğ etmiş sayılacağı tarihe ilişkin özel bir düzenleme yer almaktadır; 7101 sayılı Kanun ile değişik 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 7/a maddesinin 4. fıkrasında elektronik yolla tebligatın, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılacağı düzenlenmiştir. Yine Elektronik Tebligat Yönetmeliği’nin elektronik tebligatın hazırlanması ve muhataba ulaştırılmasını düzenleyen 9. maddesinde tebligat çıkarmaya yetkili makam ve mercinin, elektronik tebligat mesajını hazırlayarak, UETS’ye teslim edeceği, UETS'nin elektronik tebligat mesajını zaman damgasıyla ilişkilendirerek muhatabın elektronik tebligat adresine ulaştıracağı, elektronik yolla tebligatın muhatabın elektronik tebligat adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılacağı belirtilmiştir.

Elektronik tebligatta tebellüğ tarihi elektronik tebligatın muhatabın elektronik posta hesabına ulaştığı veya okunduğu tarih olmayıp, tebligatın muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonudur. Dolayısıyla ödeme emrine ilişkin e-tebligatın alıcı hesabına konulduğu tarihte alıcısı tarafından tebligatın açılması halinde dahi 5. gün sonu dolmadan yapılan ödemelerden tahsil harcı alınması mümkün değildir. Nitekim yargı kararları da bu yöndedir.

Somut olayda, alacaklı tarafından, 06/08/2020 tarihinde genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, 19/08/2020 tarihinde alacaklı vekili tarafından icra takibinden vazgeçildiği, bu beyan doğrultusunda icra müdürlüğünce %2,27 oranında tahsil harcı yatırılması halinde talep gibi işlem yapılmasına karar verildiği görülmektedir. Borçluya gönderilen ödeme emrinin, Tebligat Kanunu’nun 7/a ve Yönetmeliğin 9. maddesinde belirtildiği üzere, tebligat muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılacağından, ödeme emrinin borçluya 19/08/2020 tarihinin gün sonu olan saat 23.59:59 itibariyle tebliğ edilmiş olduğu, alacaklı vekilinin ise UYAP sistemi üzerinden 19/08/2020 tarihinde saat 20.57 itibariyle, gün sonundan, dolayısı ile ödeme emrinin tebliğinden önce takipten vazgeçtiğine ilişkin beyanda bulunduğu anlaşılmaktadır. O halde, ödeme emrinin tebliğe çıkarılması fakat tebliğ edilmesinden önce yapılan icra takibinden vazgeçme halinde tahsil harcı almak mümkün olmadığından, ilk derece mahkemesince, şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi ve Bölge Adliye Mahkemesince de istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. (Yargıtay 12. Hukuk Dairesi)

Somut olayda, alacaklı tarafından, 22/04/2022 tarihinde genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, 25/04/2022 tarihinde alacaklı vekili tarafından icra takibinden vazgeçildiği, bu beyan doğrultusunda icra müdürlüğünce %2,27 oranında tahsil harcı yatırılması halinde talep gibi işlem yapılmasına karar verildiği ve alacaklı tarafından aynı gün 21.625,36 TL harcın yatırıldığı görülmektedir. Borçluya gönderilen ödeme emrinin, Tebligat Kanunu’nun 7/a ve Yönetmeliğin 9. maddesinde belirtildiği üzere, tebligat muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılacağından, ödeme emrinin borçluya 30/04/2022 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu (Yargıtay 12. HD'nin 2022/4171 esas ve 2022/11007 karar sayılı kararı), alacaklı vekilinin ise UYAP sistemi üzerinden 25/04/2022 tarihinde takipten vazgeçtiğine ilişkin beyanda bulunduğu anlaşılmaktadır. O halde, ödeme emrinin tebliğe çıkarılması fakat tebliğ edilmesinden önce yapılan icra takibinden vazgeçme halinde tahsil harcı almak mümkün olmadığından, ilk derece mahkemesince, şikayetin kısmen kabulü ile şikayete konu icra müdürlüğü işleminin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. (İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2022/3674E. 2023/3018K.)