MİT ve İstanbul İstihbaratı’nın operasyonu sonucu yakalanan 2 Rus ajan, poliste ifade verirken özgeçmişlerini anlatmak istemediklerini belirtti. Habertürk'ten Veli Sarıboğa ve Mustafa Şekeroğlu'nun haberine göre ifadesinde Türkiye’ye sağlık ve tatil amaçlı geldiklerini ileri süren Lurii Anisimov, gösterdiği Interpol kimliğinin Rusya’da bir polis derneğine ait olduğunu söyledi. Öldürülen Abdulvahid Edelgiriev’i ve olayın en önemli adamı Aleksandr Nasrov’u tanımadığını iddia eden Anisimov, 11 Ekim 2015’te Nasrov ile aynı gün ve saatlerde Türkiye’ye giriş yapmalarının ise rastlantı olduğunu öne sürdü.<br /> <br /> <strong>ÖNCE TANIMADI SONRA ‘EVET’ DEDİ</strong><br /> Aleksandr Smirnov ise “Fotoğraflarda bana gösterdiğiniz Aleksandr Nasrov, Vlademir Voronov, Dimitri Bodrov ve Andrei Sholkov isimli kişileri tanımıyorum, daha önce hiç görmedim” dedi. Ancak araya giren tahkikat polis memurunun “Sizi Aleksandr Nasrov ile otelin karşısında bulunan Gül Market önünde konuşurken gören bir tanık var” sözleri üzerine Smirnov, “Şimdi hatırladım” diyerek Nasrov’u Yalova’da araçlarına aldığını ve Sultanahmet’te indirdiğini söyledi.<br /> <br /> <strong>TEHLİKELER YÜZÜNDEN EŞİNİN SOYADINI ALMIŞ</strong><br /> Polisteki ifadeleri tamamlanan Smirnov ve Anisimov, savcılıkta da ikinci kez ifade verdi. Anisimov, savcılıkta verdiği ifadede, “Ben casus değilim. Sahtecilik suçlamalarını da kabul etmiyorum” diye konuştu. Smirnov da suçlamaları kabul etmeyerek, “Bana gösterdiğiniz ve isimlerinin Alexander Fedin ile Aleksandr Smirnov olduğu belirtilen her iki fotoğraftaki de benim” ifadesini kullandı. Rusya’da eski bir polis olduğunu kaydeden Smirnov, birçok tehlike yaşadığını, bu yüzden emekli olduktan sonra mahkeme kararıyla soyadını değiştirerek eşinin soyadını taşımaya başladığını belirtti.<br /> <br /> <strong>‘BİZİM İÇİN ÇALIŞ’ DEDİLER</strong><br /> Savcılığın hazırladığı iddianame, mahkeme tarafından kabul edildi. Tutuklandıktan 14 ay sonra ilk kez mahkemeye çıkan 2 Rus ajan, mahkemede de savunma yaptı. İstanbul’daki cinayetin kendilerinin üstüne atıldığını dile getiren Anisimov, “İddianamede, 11 Ekim 2015’te Smirnov ile birlikte geldiğimiz, Smirnov’un 16’sında, benim 17 Ekim’de Rusya’ya gittiğimiz söyleniyor. Ama burada hata var, biz Smirnov ile aynı gün geldik ve aynı gün birlikte gittik” dedi. Anisimov, lojistik destek verdikleri iddiasıyla ilgili hiçbir delilin bulunmadığını iddia etti. Cezaevinde kendisiyle 4 Türk vatandaşının görüştüğünü öne süren Anisimov, “’Sana verilecek ceza ağır olacak. Artık bizim için çalış’ dediler. Kim olduklarını bilmiyorum” diye konuştu.<br /> <br /> <strong>MAHKEMEDE VAZGEÇTİ</strong><br /> Poliste verdiği ifadede olayın başaktörü Aleksandr Nasrov’u Yalova’dan İstanbul’a kendi araçları ile getirdiğini söyleyen Smirnov, mahkemede ise farklı ifade verdi. Smirnov, mahkemede polislerin kendisine hep Nasrov’u sorduğunu belirterek, “Ben de kendimi iyi hissetmiyordum. Bir an önce bitsin diye buna benzeyen bir kişiyi sanki arabayla bir yere bıraktığımı söyledim” ifadesini kullandı. İddianamede hiçbir kanıtın olmadığını ileri süren Smirnov da cezaevinde 4 Türk’ün kendisiyle görüştüğünü kaydederek, “’Bizimle çalışırsan seni Antalya’da bir villaya yerleştireceğiz’ dediler. Ben de kim olduklarını bilmiyorum” dedi.