Kimse dönmeyi düşünmedi...

Türk Milleti Çanakkale’ye; vatanı, özgürlüğü, namusu, dini ve tüm değerleri için ölmeye gitti. Bunun en önemli kanıtı, 57. Alay’dır. Gidenlerin ancak yarısı dönebildi. Yarım milyon insan gitti, yarısı vatanı ve özgürlüğü için kanını toprağa akıttı, can verdi. Ne için, kim için, ne uğruna? Hepsi “özgür vatan” için hayatlarının baharında şehit oldular. Mehmetçik dönmeyi asla düşünmedi ve düşmana karşı bu inançla savaştı.

Nice lise öğrencisi, çocuk yaşta insanımız, hayatlarının baharında gençlerimiz cepheye koştu. Bir an düşünmediler. Liseler mezun veremedi, okullar öğretmensiz kaldı. Bir nesli ve geleceğimizi, işgalci güçlere, yani düşmana karşı vatan savunmasında ve özgürlük yolunda kaybettik.

Doğru dürüst ayakkabı yok, yiyecek-içecek yok, var olan sadece “yokluk”. Bu zor şartlarda ayakta durmaya çalışan Türk Milleti, yedi düvele karşı yalnızca vatanı ve özgürlüğü için savaştı.

Özgür değilsen ve kendine ait vatan toprağın yoksa; dinin de, namusun da, canın da, malın da rehnedilmiştir.

Çanakkale’de işgal için gelenlere sempati duymadım. Onlar bir ülkeyi işgale geldiler ve yurdunu savunmak için cepheye koşan askerlerimizi şehit ettiler. Belki doğrudan suçlu olan işgalci kuvvetlerin askerleri değildi; ancak bu emir-komuta zincirinde Türk askerine silah çeken, ona emir veren herkes gibi o emirleri ifa edenler de aynı derecede sorumlu idi.

Yarbay rütbesi ile 25.02.1915 tarihinde Eceabat’a gidip Çanakkale Savaşı’na katılan Mustafa Kemal, Miralay (Albay) rütbesini aldığı bu dönemde 9 ay 10 gün süre ile “Anafartalar Komutanı” olarak Çanakkale’de kalıp, 10.12.1915 tarihinde Gelibolu’dan ayrıldı. Bu savaş, Gazi Mustafa Kemal adını alacak “Başkomutan” çıkardı. Mustafa Kemal Atatürk’ü kimse gözardı edemez, yok sayamaz, küçümseyemez ve yerine kahraman çıkaramaz. Çanakkale Destanı’nda; her askerin, her gazinin, her şehidin yeri ve önemi vardır. Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti’ne gidişin mihenk taşı olan Çanakkale Zaferi’nde pay sahibi komutandır.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve Mehmetçik’e sonsuz şükranlarımı sunar, aziz hatıralarının önünde saygı ile eğilirim. Vatan sağolsun.

Çanakkale Dünya tarihinde eşine az rastlanır muhteşem bir destandır. Umarız ihtiyaç olmaz, ama gerekirse tekrar yazılır.

Son söz;

Türk Milleti; her türlü etnik kimliği, inancı, rengi, dili ve görüşü ile ayrılmaz bir bütündür.

Cennetinizden bakarken hiç korkmayın ve endişelenmeyin, emanetiniz emanetimizdir. Türk vatanı ve bayrağı; varlığını, birliğini ve bütünlüğünü daima koruyacaktır.

Çanakkale Zaferi Kutlu Olsun.