Türk hukuk sisteminde dava ehliyeti olan kişiler, kendi davalarını kural olarak kendileri takip edebilirler ve hukukumuzda kural olarak avukatla temsil zorunluluğu yoktur. Kural olarak dediğimize göre, bu kuralın bazı istisnaları vardır.

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nda yer alan zorunlu vekil ve müdafiilik sistemi dikkate alındığında, avukatla temsilin zorunluluk arz ettiği durumlar, sıklıkla karşımıza çıkmaktadır. Zorunlu müdafiilik sistemi son derece önemli ve aynı zamanda doğru bir uygulama olup; avukatla temsil zorunluluğunun kapsam ve sınırları genişletilmelidir. Zira esas olan savunma hakkı ve savunma hakkının sınırlandırılmaması ile ihlal edilmemesidir.

Belirtilen düzenlemeler dışında, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 35. maddesinin 3. fıkrasında, kanun metninde yazılı koşul ve niteliklere haiz anonim şirketler ile yapı kooperatifleri bakımından sözleşmeli avukat bulundurmanın zorunlu olduğu hükme bağlanmıştır.

Yasal düzenleme şu şekildedir:

“1136 Sayılı Avukatlık Kanunu

Yalnız avukatların yapabileceği işler:

Madde 35 – (Değişik: 26/2/1970 - 1238/1 md.) Kanun işlerinde ve hukuki meselelerde mütalaa vermek, mahkeme, hakem veya yargı yetkisini haiz bulunan diğer organlar huzurunda gerçek ve tüzel kişilere ait hakları dava etmek ve savunmak, adli işlemleri takip etmek, bu işlere ait bütün evrakı düzenlemek, yalnız baroda yazılı avukatlara aittir.

Baroda yazılı avukatlar birinci fıkradakiler dışında kalan resmi dairelerdeki bütün işleri de takip edebilirler. (Değişik üçüncü fıkra: 23/1/2008-5728/329 md.)

Dava açmaya yeteneği olan herkes kendi davasına ait evrakı düzenleyebilir, davasını bizzat açabilir ve işini takip edebilir. Ancak, Türk Ticaret Kanunu’nun 272 nci maddesinde ön görülen esas sermaye miktarının beş katı veya daha fazla esas sermayesi bulunan anonim şirketler ile üye sayısı yüz veya daha fazla olan yapı kooperatifleri sözleşmeli bir avukat bulundurmak zorundadır. Bu fıkra hükmüne aykırı davranan kuruluşlara Cumhuriyet savcısı tarafından sözleşmeli avukat tayin etmedikleri her ay için, sanayi sektöründe çalışan on altı yaşından büyük işçiler için suç tarihinde yürürlükte bulunan, asgarî ücretin iki aylık brüt tutarı kadar idarî para cezası verilir.

Hukuk ve Ceza Muhakemeleri Usulleri kanunları ile diğer kanun hükümleri saklıdır.

Anonim şirketlerle ilgili aranan şartın, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun karşılık gelen madde fıkrasında,

“IV - En az sermaye tutarı

MADDE 332- (1) Tamamı esas sözleşmede taahhüt edilmiş bulunan sermayeyi ifade eden esas sermaye elli bin Türk Lirasından ve sermayenin artırılmasında yönetim kuruluna tanınmış yetki tavanını gösteren kayıtlı sermaye sistemini kabul etmiş bulunan halka açık olmayan anonim şirketlerde başlangıç sermayesi yüz bin Türk Lirasından aşağı olamaz. Bu en az sermaye tutarı Cumhurbaşkanınca artırılabilir.

 Hususları düzenlenmiştir.

İşbu yasal düzenlemeye göre; esas sermaye miktarı iki yüz elli bin Türk Lirası ve üzerinde olan anonim şirketler ile yüz veya daha fazla sayıda üyeye sahip yapı kooperatiflerinin sözleşmeli avukat bulundurması zorunluluk arz etmekteyken, işbu fıkra hükmüne aykırı davranıldığı takdirde, Cumhuriyet savcısı tarafından sözleşmeli avukat tayin edilmediği her ay için idari para cezası verilecektir.

Ancak yasal düzenleme içeriğinde de belirtildiği üzere, maddede yazılı esas sermaye tutarı Cumhurbaşkanınca artırılabilecek olup; 25 Kasım 2023 tarihi, cumartesi günü, Resmi Gazetede 32380 sayı ile yayımlanan ve karar sayısı 7887 olan Cumhurbaşkanı Kararı ile, anonim ve limited şirketler için en az sermaye tutarının artırılmasına ilişkin ekli kararın yürürlüğe konulmasına, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 332 nci maddesinin birinci fıkrası ile 580 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince karar verilmiştir.

24.11.2023 tarihli ve 7887 sayılı Cumhurbaşkanı Kararının eki karar gereğince, Türk Ticaret Kanunu'nun 332 nci maddesinin birinci fıkrasında anonim şirketler için elli bin Türk Lirası olarak öngörülen en az sermaye tutarı, iki yüz elli bin Türk Lirasına; kayıtlı sermaye sistemini kabul etmiş bulunan halka açık olmayan anonim şirketlerde yüz bin Türk Lirası olarak öngörülen en az başlangıç sermaye tutarı, beş yüz bin Türk Lirasına yükseltilmiştir. Aynı kanunun 580 inci maddesinin birinci fıkrasında limited şirketler için on bin Türk Lirası olarak öngörülen en az esas sermaye tutarı, elli bin Türk Lirasına yükseltilmiştir.

İşbu karar metninde, kararın 01/10/2024 tarihinden geçerli olmak üzere, yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği belirtilmişken; 26 Kasım 2023 tarihi, pazar günü, 32381 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan düzeltme ile işbu kararın, 01/01/2024 tarihinde yürürlüğe gireceği belirtilmiştir.

Söz konusu düzenlemelerden de açıkça anlaşılacağı üzere; 1 Ocak 2024 tarihinden itibaren, esas sermayesi 1.250.000 TL ve üzeri olan anonim şirketlerin sözleşmeli avukat bulundurma zorunluluğu mevcut olacaktır. 1 Ocak 2024 tarihine kadar ise, mevcut düzenleme (esas sermaye miktarı iki yüz elli bin Türk Lirası ve üzerinde olan anonim şirketler bakımından avukat bulundurma zorunluluğunun mevcudiyeti) uygulanmaya devam edecektir.

Yapı kooperatifleri bakımından ise, herhangi bir değişiklik yoktur. Mevcut düzenlemeler uygulanmaya devam edecektir. 

Yine sözleşmeli avukat bulundurulması, avukatın tam zamanlı ve sigortalı olarak çalışması şeklinde olabileceği gibi şirket/kooperatif bünyesinde tam zamanlı çalışma olmaksızın avukatla şirket arasında yapılan sözleşme uyarınca avukata aylık ücret ödenmesi ile hukuki hizmetten faydanılması/danışmanlık hizmeti alınması şeklinde de karşımıza çıkmaktadır. Yasal düzenleme emredici nitelikte olup; uyulması zorunludur.

Avukata aylık (asgari) ödenecek ücret tutarı, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi (eki)’nde yer almaktadır. Tarife ekinin birinci kısmının üçüncü bölümünde, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu madde 35/3 kapsamında ödenecek aylık ücret, yapı kooperatiflerinde 10.500,00 TL, anonim şirketlerde 15.800,00 TL’dir. Takip edilen dava, takip ve işlerde tarifeye göre hesaplanacak avukatlık ücreti, yıllık avukatlık ücretinin üzerinde olduğu takdirde, aradaki eksik miktar avukata ayrıca ödenecektir.