TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

R. T. BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2020/12442)

 

Karar Tarihi: 21/6/2023

R.G. Tarih ve Sayı: 18/8/2023-32283

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 GİZLİLİK TALEBİ KABUL

Başkan

:

Hasan Tahsin GÖKCAN

Üyeler

:

Recai AKYEL

 

 

Yusuf Şevki HAKYEMEZ

 

 

Selahaddin MENTEŞ

 

 

İrfan FİDAN

Raportör

:

Çağlar ÖNCEL

Başvurucu

:

R.T.

 

I. BAŞVURUNUN ÖZETİ

1. Başvuru, ceza infaz kurumunda hükümlü olarak bulunan başvurucunun ziyaret günü ve telefon hakkını hafta sonu kullanamamasına dair şikâyetinin derece mahkemelerince ilgili ve yeterli gerekçe olmaksızın reddedilmesi nedeniyle aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

2. Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan Gümüşhane E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda (Kurum) hükümlü olarak bulunan başvurucu; çarşamba günleri olarak belirlenen açık, kapalı görüş ve telefonla görüşme günlerinin eşinin çalışıyor olması, çocuklarının da eğitim durumu nedeniyle pazar günlerine aktarılması için İdare ve Gözlem Kurulu Başkanlığına (Kurul) müracaat etmiştir. Kurul, başvurucunun çocukları ile hafta sonu açık ve kapalı görüş hakkını pazar günleri saat 16.00-16.45 arasında, bir refakatçi ile birlikte kullanmasına karar vermiştir.

3. Başvurucu, bu karara karşı Gümüşhane İnfaz Hâkimliğine (Hâkimlik) itirazda bulunmuştur. İtiraz dilekçesinde; Çocukları ile pazar günü açık ve kapalı görüş yapmasına Kurul tarafından izin verilmiş ise de bu görüşlerin bir refakatçi ile sınırlandırıldığını, bu sebeple diğer ziyaretçileri ile ancak hafta içi görüşebildiğini belirtmiştir. Ayrıca telefon görüşmelerini hafta sonu yapmasına karar verilmesini talep etmiştir. Hâkimlik 24/2/2020 tarihinde Kurul kararının usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek başvurucunun taleplerinin reddine karar vermiştir. Anılan karara karşı başvurucunun Gümüşhane Ağır Ceza Mahkemesine yaptığı itirazın da reddine karar verilmiştir.

4. Başvurucu, nihai hükmü 6/3/2020 tarihinde öğrendikten sonra 16/3/2020 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

II. DEĞERLENDİRME

5. Ödeme gücünden yoksun olduğu anlaşılan başvurucunun adli yardım talebinin kabulüne karar verilmesi gerekir.

6. Başvurucu; öğrenim gören çocukları ve çalışan eşi ile hafta sonu telefon görüşü yapmasına ilişkin talebinin haksız şekilde reddedilmesi nedeniyle telefon hakkını kullanamadığını belirterek aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğini öne sürmüştür. Adalet Bakanlığı (Bakanlık) görüşünde, süreçte verilen kararların gerekçelerine ve ilgili mevzuat ile içtihada yer verilmiştir. Başvurucu, Bakanlığın görüşüne karşı beyanda bulunmamıştır. Ayrıca başvurucu, isminin kamuya açık belgelerde gizlenmesi talebinde bulunmuştur.

7. Başvuru, aile hayatına saygı hakkı çerçevesinde incelenmiştir.

8. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan başvurunun kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi gerekir.

9. Hükümlü ve tutukluların haftalık telefon görüşme gün ve saatlerinin öğrenim gören çocuklarıyla görüşmelerini sağlayacak şekilde tespit edilmesi gerektiğine ilişkin genel ilkeler Anayasa Mahkemesinin Yeliz Erten (B. No: 2020/99, 11/3/2021, §§ 34-38) kararında açıklanmıştır. Bu bağlamda Anayasa’nın 20. ve 41. maddeleri ebeveynin çocuklarıyla bütünleşmesinin sağlanması amacıyla tedbirler alınmasını isteme hakkını ve kamusal makamların bu tür tedbirleri alma yükümlülüğünü içermektedir. Mahkemeler, idari makamlar ve yasama organı tarafından yapılan ve çocukları ilgilendiren bütün faaliyetlerde çocuğun üstün yararının gözetilmesi ile aile ilişkilerinin sürdürülmesini sağlayacak şekilde hareket edilmesi devletin pozitif yükümlülüklerinin gereğidir. Hükümlü ve tutukluların bazı haklarının sınırlandırılması, tutulmanın kaçınılmaz sonucu olsa da ceza infaz kurumu idaresi hükümlü ve tutukluların ailesiyle temasını sağlayacak tedbirler almak zorundadır. Bu tedbirler alınırken çocuğun üstün yararı gözetilerek kamu düzeni ve suç işlenmesinin önlenmesi ile aile hayatına saygı hakkı arasında adil bir denge sağlanmalı ve bu konuda ikna edici gerekçeler ortaya konmalıdır.

10. Somut olayda başvurucunun ortaokula devam eden çocuğunun olduğu ve çocuğunun hafta içi eğitim görmesi nedeniyle başvurucunun çocuğuyla görüşemediği konusunda bir tereddüt bulunmamaktadır. Başvurucunun eşi ve çocukları ile hafta sonu telefonla görüşme hakkı verilmemesinin aile hayatına saygı hakkının ihlali anlamına geleceğini derece mahkemelerine sunduğu dilekçelerinde belirttiği, buna karşılık derece mahkemelerince başvurucunun söz konusu talepleri hakkında hiçbir değerlendirme yapılmadığı anlaşılmıştır.

11. Buna göre başvurucunun haftalık telefon hakkını çalışan eşi ve öğrenim gören çocukları ile hafta sonu kullanmasına ilişkin talebi İnfaz Hâkimliğince reddedilmiş ise de derece mahkemelerince başvurucunun iddia ettiği gibi eşi ve çocukları ile hafta sonu telefon görüşü yapmasının aile bireyleri ile iletişim kurması için zorunlu olup olmadığı, bu zorunluluğun hangi sebeplere dayandığı yönünde araştırma yapılmadığı ve hiçbir somut değerlendirmeye yer verilmediği görülmüştür. Dolayısıyla idarenin uygulaması ve yargı kararları birlikte değerlendirildiğinde çocuğun üstün yararı gözetilerek aile ilişkilerinin devamlılığını sağlayacak şekilde hareket edilmediği, başvurucunun talebinin neden karşılanamadığı hususunda ilgili kararlarda somut ve yeterli bir şekilde gerekçe sunulmadığı anlaşılmakla olayda aile hayatına saygı hakkı bakımından devletten beklenen pozitif yükümlülüklerin yerine getirilmediği sonucuna ulaşılmıştır.

12. Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 20. maddesinde güvence altına alınan aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.

III. GİDERİM

13. Başvurucu; ihlalin tespiti, yeniden yargılama yapılması ve 10.000 TL manevi tazminat talebinde bulunmuştur.

14. Başvurucunun ceza infaz kurumundan tahliye edildiği anlaşıldığından tespit edilen hak ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmadığı değerlendirilmiştir.

15. Eski hâle getirme kuralı çerçevesinde ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılabilmesi için başvurucuya manevi zararları karşılığında talebine bağlı kalınarak net 10.000 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmesi gerekir.

IV. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Adli yardım talebinin KABULÜNE,

B. Kamuya açık belgelerde başvurucunun kimliğinin gizli tutulması talebinin KABULÜNE,

C. Aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,

D. Anayasa’nın 20. maddesinde güvence altına alınan aile hayatına saygı hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,

E. Başvurucuya net 10.000 TL manevi tazminat ÖDENMESİNE,

F. Ödemenin kararın tebliğini takiben başvurucunun Hazine ve Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,

G. Kararın bir örneğinin bilgi için Gümüşhane İnfaz Hâkimliği (E.2020/101) ile Gümüşhane Ağır Ceza Mahkemesine (2020/115 D. İş) GÖNDERİLMESİNE,

H. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 21/6/2023 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.