TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

SADIK TAN BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2020/21438)

 

Karar Tarihi: 18/10/2023

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Kadir ÖZKAYA

Üyeler

:

Engin YILDIRIM

 

 

Rıdvan GÜLEÇ

 

 

Basri BAĞCI

 

 

Kenan YAŞAR

Raportör

:

Kübra KAYA

Başvurucu

:

Sadık TAN

 

I. BAŞVURUNUN ÖZETİ

1. Başvuru, ceza infaz kurumunda bulunan başvurucunun üç kişilik ziyaretçi listesi oluşturma talebinin reddedilmesi nedeniyle özel hayata saygı hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

2. Başvurucu, başvuru tarihinde Beşikdüzü T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda (İnfaz Kurumu) tutuklu olarak bulunmaktadır. Başvurucu,16/3/2020 tarihli dilekçesi ile İnfaz Kurumuna müracaatta bulunarak belirlediği üç kişinin ziyaretçi olarak kabul edilmesini talep etmiştir. Ceza İnfaz Kurumu İdare ve Gözlem Kurulu Başkanlığı (Kurul) 18/3/2020 tarihli kararı ile başvurucunun talebini reddetmiştir. Kararın gerekçesinde; başvurucunun 4/10/2019 tarihinde ceza infaz kurumuna nakil geldiği sırada kendisine tebliğ edilen Hükümlü ve Tutukluların Ceza İnfaz Kurumu Yaşam Kuralları ile Disiplin Kuralları Hakkında Bilgilendirilmesi Tebliği'nin 32. maddesine göre ziyaretçi listesinin tebligattan itibaren altmış gün içinde sunulması gerektiği düzenlemesine işaret edilmiştir.

3. Başvurucu, Kurul kararına karşı 23/3/2020 tarihinde Trabzon İnfaz Hâkimliğine (İnfaz Hâkimliği) başvurmuştur. İnfaz Hâkimliği 27/3/2020 tarihinde itirazın kabulüne karar vermiştir. Kararın gerekçesinde; 13/12/2004 tarihli ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun kapsamında ziyaretçi isim listesinin bildirilmesi için herhangi bir hak düşürücü sürenin öngörülmediği belirtilmiştir. İnfaz Hâkimliği 17/6/2005 tarihli ve 25848 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Hükümlü ve Tutukluların Ziyaret Edilmeleri Hakkında Yönetmelik (Ziyaret Yönetmeliği) kapsamında öngörülen altmış günlük bildirim süresinin de hak düşürücü değil düzenleyici nitelikte kabul edilmesi gerektiğini, aksinin kabulü hâlinde başvurucunun ceza infaz kurumunda kaldığı süre boyunca ziyaretçi belirleme ve kabul etme hakkından yararlanamayacağına işaret etmiştir.

4. Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığı (Başsavcılık) İnfaz Hâkimliği kararına karşı 2/4/2020 tarihinde, Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesine (Ağır Ceza Mahkemesi) itiraz etmiştir. Başsavcılık itirazında; 5275 sayılı Kanun'un 83. maddesinde hükümlünün kuruma kabulünde bildirdiği en fazla üç kişi tarafından ziyaret edilebileceği düzenlemesine yer verildiği, Ziyaret Yönetmeliği'nde ise kuruma kabul süresinin altmış gün olarak belirlendiği, her iki düzenleme birlikte değerlendirildiğinde Kurul kararının hukuka uygun olduğunu ileri sürmüştür. Ağır Ceza Mahkemesi 15/4/2020 tarihinde Başsavcılığın itirazının kabulü ile İnfaz Hâkimliği kararının kaldırılmasına karar vermiştir. Kararın gerekçesinde; 5275 sayılı Kanun'un 83. maddesinin (1) numaralı fıkrasında yer alan düzenleme ile hükümlülerin bir daha değiştirilmemek üzere yönetmelikle belirlenecek süre içinde ziyaretçi listesinin verilmesinin amaçlandığı, Ziyaret Yönetmeliği'nde öngörülen altmış günlük sürenin hak düşürücü nitelikte olduğu hususlarına yer verilmiştir.

5. Başvurucu, nihai kararı 22/4/2020 tarihinde öğrendikten sonra 29/6/2020 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

6. Komisyonca kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

II. DEĞERLENDİRME

7. Ödeme gücünden yoksun olduğu anlaşılan başvurucunun adli yardım talebinin kabulüne karar verilmesi gerekir.

8. Başvurucu ziyaretçi listesinin süresinde verilmemesi ve Anayasa Mahkemesinin emsal kararının gözetilmemesi sonucunda hak ihlali yapıldığını iddia etmiştir. Bakanlık görüşünde; 4/9/2021 tarihli ve 31598 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Hükümlü ve Tutukluların Ziyaret Edilmeleri Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in 1. maddesi ile başvuruya konu olay hakkındaki uygulamanın değiştirildiği, altmış günlük sürenin kaldırıldığı ifade edilmiştir. Bakanlık, anılan düzenleme kapsamında ziyaretçi listesi kabul edilerek mağduriyeti giderilen başvurucunun mağdur sıfatı olup olmadığı hususunun değerlendirilmesi gerektiğine işaret etmiştir. Başvurucu, Bakanlığın görüşüne karşı beyanda bulunmamıştır.

9. Başvuru, özel hayata saygı hakkı kapsamında incelenmiştir.

10. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan özel hayata saygı hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi gerekir.

11. Ceza infaz kurumlarında bulunan mahpusların ziyaretçi listesinde değişiklik yapma ve ziyaretçi listesi oluşturma taleplerinin reddedilmesi suretiyle özel hayata saygı hakkına yönelik müdahalelerin kanuniliği, meşru amacı, demokratik toplum düzeninin gereklerine uygunluğu ve ölçülülüğünün denetiminde gözetilmesi gereken genel ilkeler Anayasa Mahkemesince birçok kararda ayrıntılı olarak açıklanmıştır (benzer yöndeki kararlar için bkz. Mehmet Zahit Şahin, B. No: 2013/4708, 20/4/2016, §§ 33-37; Mehmet Sevik, B. No: 2017/24068, 18/7/2019, §§ 31-34).

12. Somut olayda başvurucunun ziyaretçi listesinin kabul edilmesine ilişkin talebinin reddedilmesi suretiyle ortaya çıkan müdahalenin dayanağı olan 5275 sayılı Kanun'un 83. maddesinin kanunilik ölçütünü karşıladığı ve infaz kurumunun güvenliğinin ve disiplinin sağlanmasına yönelik meşru amacın bulunduğu açıktır. Bu belirlemenin ardından müdahalenin demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun olup olmadığı yönünden inceleme yapılacaktır.

13. Anayasa Mahkemesi üç kişilik ziyaretçi listesi oluşturma talebinin reddedilmesi suretiyle özel hayata saygı hakkına yapılan müdahalenin ilgili ve yeterli gerekçelere dayandırılmamasının demokratik toplum düzeninde gerekli bir müdahale olmadığını Mehmet Sevik ve Mehmet Zahit Şahin kararlarında kabul etmiştir. Kararlarda Ziyaret Yönetmeliği'nde belirtilen sürenin hak düşürücü değil düzenleyici süre olarak yorumlanabileceğini ve ziyaret hakkına getirilen kısıtlamanın hükümlü ve tutukluların dış dünyayla iletişim kurması ve sosyalleşmesi suretiyle iyileştirilmesi ilkelerine uygun düşmeyeceğini vurgulamıştır. Ayrıca Anayasa Mahkemesi, gerekli görülmesi hâlinde bildirilen ziyaretçilere yönelik ziyarette bulunmalarında sakınca bulunup bulunmadığı hakkında kolluk aracılığıyla araştırma yaptırılabileceğini ve bu konuda kamu makamlarının takdir yetkisinin olduğunu da belirtmiştir (Mehmet Sevik, §§ 36-37; Mehmet Zahit Şahin, §§ 65-68). Somut olayda da anılan ilkelerden ayrılmayı gerektirir bir durum bulunmamaktadır.

14. Açıklanan gerekçelerle başvurucunun Anayasa'nın 20. maddesinde güvence altına alınan özel hayata saygı hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.

III. GİDERİM

15. Başvurucu, ihlalin giderilmesi ile 5.000 TL maddi ve 5.000 TL manevi tazminat talebinde bulunmuştur.

16. 14/9/2021 tarihli ve 31598 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren düzenleme ile Ziyaret Yönetmeliği'nin 5. maddesinin (h) fıkrası değiştirilmiş ve altmış günlük süre şartı kaldırılmıştır. Dolayısıyla ihlale neden olan düzenleme ihlalin sonuçlarını ortadan kaldıracak şekilde sonradan revize edildiğinden yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar kalmamıştır.

17. Öte yandan tazminat ihlalin niteliği ve başvurucunun talebi dikkate alınarak başvurucuya 5.000 TL manevi tazminat ödenmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır. Başvurucunun uğradığını iddia ettiği maddi zarar ile tespit edilen ihlal arasında illiyet bağı bulunmadığı, başvurucu da yeterli bilgi ve belge sunmadığından maddi tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekir.

IV. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Adli yardım talebinin KABULÜNE,

B. Özel hayata saygı hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,

C. Anayasa’nın 20. maddesinde güvence altına alınan özel hayata saygı hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,

D. Başvurucuya net 5.000 TL manevi tazminat ÖDENMESİNE, tazminata ilişkin diğer taleplerin REDDİNE,

E. Ödemenin kararın tebliğini takiben başvurucunun Hazine ve Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,

F. Kararın bir örneğinin bilgi için Trabzon 1. İnfaz Hâkimliğine (E.2020/550, K.2020/588) ve Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesine (2020/543 D. İş) GÖNDERİLMESİNE,

G. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 18/10/2023 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.