TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

AHMET ÜZGÜŞ BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2021/53281)

 

Karar Tarihi: 12/4/2023

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Hasan Tahsin GÖKCAN

Üyeler

:

Muammer TOPAL

 

 

Recai AKYEL

 

 

Yusuf Şevki HAKYEMEZ

 

 

Selahaddin MENTEŞ

Raportör

:

Mustafa Eyyub DEMİRBAŞ

Başvurucu

:

Ahmet ÜZGÜŞ

Vekili

:

Av. Nihat KILIÇ

 

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvuru, dava şartı yokluğu gerekçesiyle ret kararı verilmesinin adil yargılanma hakkını ihlal ettiği iddiasına ilişkindir.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru 24/11/2021 tarihinde yapılmıştır.

3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.

4. Birinci Bölüm Üçüncü Komisyonunca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

5. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.

6. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına (Bakanlık) gönderilmiştir. Bakanlık görüşünü bildirmiştir. Başvurucu, Bakanlık görüşüne karşı beyanda bulunmuştur.

III. OLAY VE OLGULAR

A. Arka Plan Bilgisi

7. Türkiye 15 Temmuz 2016 tarihinde askerî bir darbe teşebbüsüyle karşı karşıya kalmıştır. Kamu makamları ve yargı organları -olgusal temellere dayanarak- bu teşebbüsün arkasında Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanmasının (FETÖ/PDY) olduğu sonucuna ulaşmıştır (darbe teşebbüsü ve arkasındaki FETÖ/PDY'ye ilişkin ayrıntılı bilgi için bkz. Aydın Yavuz ve diğerleri [GK], B. No: 2016/22169, 20/6/2017, §§ 12-36; FETÖ/PDY'nin mali yapılanmasına ilişkin genel bilgiler için bkz. Hamdi Akın İpek, B. No: 2015/17763, 24/5/2018, §§ 15-22).

8. Feza Gazetecilik AŞ’nin (Şirket) sahibi olduğu Zaman Gazetesi, Today’s Zaman ve Aksiyon dergisine, 27/7/2016 tarihli ve 668 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler İle Bazı Kurum ve Kuruluşlara Dair Düzenleme Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin (3) No.lu ekinde yer verilerek ve bu yayın organları kapatılmıştır. Bunların bağlı olduğu Şirketin sicil kaydı da 17/8/2016 tarihli ve 670 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin 5. maddesinin (3) numaralı fıkrası uyarınca 24/8/2016 tarihinde ticaret sicilinden resen terkin edilmiştir.

B. Somut Başvuruya İlişkin Olaylar

9. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili olaylar özetle şöyledir:

10. Başvurucu; anılan Şirkette işçi olarak çalışmakta iken 8/4/2016 tarihinde sözleşmesinin işverence haksız ve bildirimsiz olarak feshedildiği iddiasıyla ve kıdem tazminatının ödenmesine karar verilmesi talebiyle 8/2/2021 tarihinde işçi ile işveren ilişkisinden kaynaklanan alacak davası açmıştır.

11. Ankara 20. İş Mahkemesi (Mahkeme), 2/11/2021 tarihinde verdiği kesin kararla (E.2021/195, K.2021/1098) davayı reddetmiştir. Kararın gerekçesinin ilgili kısmı şöyledir:

"...Davacının çalıştığı kurum fezza gazetecilik a.ş'nin KHK kapsamında kapatıldığından açılan dava da 17/08/2016 tarihinden sonra olduğundan 675. Sayılı KHK'nın 16. Maddesi kapsamında davanın, dava şartı yokluğu..."

12. Karar 15/11/2021 tarihinde başvurucuya tebliğ edilmiştir. Başvurucu 24/11/2021 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

C. Başvuru Sonrası Gelişmeler

13. Başvurucu, işçi alacaklarının ödenmesi için İstanbul Valiliği Defterdarlık KHK İşlemleri İl Bürosuna müracaat emiş ancak talebi 30/11/2021 tarihli ve E-746344 sayılı işlem ile reddedilmiştir.

14. Başvurucu, işlemin iptali için İstanbul 7. İdare Mahkemesinde (E.2021/2276) dava açmıştır. Dava 17/6/2022 tarihinde başvurucunun talebi doğrultusunda iptal kararı ile sonuçlanmış olup istinaf aşamasında derdesttir.

IV. İLGİLİ HUKUK

15. İlgili hukuk kaynakları için bkz. Ayfer Atalay, B. No: 2017/34828, 3/6/2020, §§ 15-19.

V. İNCELEME VE GEREKÇE

16. Başvurucu adli yardım talebinde bulunmuştur. Başvurucunun adli yardım talebinin, 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 339. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca geçici olarak kabulüne karar verilmesi gerekir.

17. Başvurucu, işçi ile işveren ilişkisinden kaynaklanan alacak davasının esası hakkında bir inceleme yapılmadığını belirterek Anayasa Mahkemesinin Murat Duygu (B. No: 2017/17263, 24/6/2020) kararı doğrultusunda adil yargılanma hakkı kapsamındaki mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

18. Bakanlık görüşünde; başvurucunun iş sözleşmesinin feshinden kaynaklanan alacaklarına ilişkin olarak iş mahkemesinde açtığı davada yerel mahkeme tarafından dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesinden sonra başvurucunun belirtilen süre içinde 16/11/2021 tarihinde defterdarlık birimine işçilik alacaklarının ödenmesi talebiyle başvurduğu, başvurusunun sonucunu beklemeksizin 24/11/2021 tarihinde de Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunduğu, bu sebeple başvuru yollarının tüketilmemiş olduğu belirtilmiştir.

19. Başvurucu, Bakanlık görüşüne verdiği beyanında başvuru formundaki iddialarını tekrar etmiş ayrıca Bakanlık tarafından gösterilen söz konusu yolun etkili olmadığını ileri sürmüştür.

20. Anayasa'nın 148. maddesinin üçüncü fıkrasının son cümlesi şöyledir:

"Başvuruda bulunabilmek için olağan kanun yollarının tüketilmiş olması şarttır."

21. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un "Bireysel başvuru hakkı" kenar başlıklı 45. maddesinin (2) numaralı fıkrası şöyledir:

"İhlale neden olduğu ileri sürülen işlem, eylem ya da ihmal için kanunda öngörülmüş idari ve yargısal başvuru yollarının tamamının bireysel başvuru yapılmadan önce tüketilmiş olması gerekir."

22. Başvurucunun alacaklı olduğunu iddia ettiği Şirketin tüzel kişiliği, olağanüstü hâl ilanından sonra sonlandırılmıştır. 17/8/2016 tarihinde yürürlüğe giren 670 sayılı KHK'nın 5. maddesinin (1) numaralı fıkrasında, kapatılan şirketlerle ilgili her türlü tasarrufta bulunmaya Hazine ve Maliye Bakanlığının yetkili olduğu belirtilmiş, aynı maddenin (4) numaralı fıkrasında ise hak iddiasında bulunanlarca bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altmış günlük hak düşürücü süre içerisinde kanaat getirici defter, kayıt ve belgelerle Maliye Bakanlığına müracaat edileceği belirtilmiştir. 29/10/2016 tarihinde yürürlüğe giren 675 sayılı KHK'nın 16. maddesinin (3) numaralı fıkrasında ise Maliye Bakanlığı aleyhine 17/8/2016 tarihi dâhil bu tarihten sonra açılan davalar ile icra ve iflas takipleri hakkında 670 sayılı KHK'nın 5. maddesi gereğince dava veya takip şartının bulunmaması nedeniyle davanın reddine veya takibin düşmesine karar verileceği hükme bağlanmıştır. Anılan düzenlemelerde idari başvurunun reddedilmesi hâlinde idare mahkemesine dava yolunun açık olduğu da belirtilmiştir.

23. Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) kapsamında yapılan araştırmada başvurucunun bireysel başvuruya konu ettiği işçilik alacağı ile ilgili defterdarlığa başvuru yaptığı, başvurusunun reddedilmesi üzerine işlemin iptali için İstanbul 7. İdare Mahkemesinde (E.2021/2276) dava açtığı ve davada talebi gibi iptal kararı verildiği, dosyanın istinaf incelemesinde olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda başvurucunun idari yargı yolunun etkili olmadığı iddiasının dayanaktan yoksun olduğu görülmüştür.

24. Başvurucunun sözünü ettiği Murat Duygu kararında kapatılmadığı hâlde mahkeme tarafından kapatıldığı yanılgısı üzerine ret kararı verildiği belirtilerek ihlal sonucuna ulaşılmıştır (Murat Duygu, § 9). Somut başvuruda ise Şirketin kapatıldığı ve ticaret sicilinden terkin edildiği belirlenmiştir.

25. Somut olayda başvurucu, idareden talep ve reddi hâlinde idari yargıda dava yollarını işletme imkânına sahipken idari başvuruda bulunmadan ve doğrudan hukuk mahkemesinde dava açmıştır. Bir başka deyişle KHK ile getirilen (ve daha sonra kanunlaşan) düzenlemede öngörülen dava şartını yerine getirmemiştir. Bu durumda başvuru yolları tüketilmeksizin ve sonucu beklenmeksizin yapılan bireysel başvurunun incelenmesi bireysel başvuru yolunun ikincil niteliği ile bağdaşmayacaktır.

26. Açıklanan gerekçelerle başvurunun başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

VI. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Adli yardım talebinin REDDİNE,

B. Adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

C. Adli yardım talebinin kabulü ile geçici olarak muaf tutulan 487,60 TL harçtan ibaret yargılama giderinin UYAP'tan elde edilen taşınmaz bilgileri nedeniyle 6100 sayılı Kanun’un 339. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca başvurucudan TAHSİLİNE 12/4/2023 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.