Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ak Parti Seçim İşleri Bakanlığı tarafından düzenlenen ’Avukatlar Buluşması’ iftar programına katıldı. AK Parti İstanbul İl Başkanlığında yapılan programa, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ak Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe, İl Başkan Yardımcısı ve İstanbul Seçim İşleri Başkanı Muammer Birdal’ın yanı sıra çok sayıda avukat katıldı. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, seçime 10 gün kaldığını hatırlatarak, "Bu zamanı tabii ki en güzel şekilde değerlendireceğiz. Hem İstanbul’umuzda, hem Türkiye’mizde 31 Mart’ta tekrar gerçek belediyecilik anlamında tüm ilçe ve illerimizde, büyükşehirlerimizde büyük bir başarıyla inşallah yolumuzda devam edeceğiz. Seçimler demokrasinin bayram günleri, seçimler milli iradenin tecelli ettiği anlamlı günler. Dolayısıyla seçimlerde sandıklara sahip çıkmak da milli iradeye sahip çıkmak. Bunu sadece Ak Parti için söylemiyorum; tüm siyasi partiler sandıklara sahip çıkmalı. Tüm siyasi partiler avukatlarını görevlendirmeli ve milletin tek bir oyunun bile zayi olmaması için herkes o sandıklara o emanete sahip çıkmak için dört gözle beklemelidir" diye konuştu.

"TÜRKİYE’NİN KANUNLARI ÇAĞIN EN MODERN KANUNLARI"

Anayasa’yla ilgili şimdiye kadar gerçekleştirilen çalışmalarla ilgili de bilgi veren Tunç, "Adaleti ve güveni hep beraber sağlamanın gayreti içerisindeyiz. Yargı reformu strateji belgeleriyle ve diğer yasal mevzuat çalışmalarıyla bugüne kadar, 22 yıldan bu yana temel mevzuatımızın tamamını yeniledik. Şu an Türkiye’nin kanunları, çağın en modern kanunları, en ihtiyaca cevap veren kanunlar. Anayasamızda gerçekleştirilen sayısız reformlarla da, sessiz devrim sayılan reformlarla da demokrasimizin standardını yükselttik. 22 yıldan bu yana Ak Partimiz iktidarda. 22 yıldan bu yana 17 seçim geçirdik. 10 gün sonra da 18’inci sandık önümüze gelecek. 22 yıldan bu yana milletimizin 17 sandıkta da tercihini AK Parti’den ve Recep Tayyip Erdoğan’dan yana koymasının sebebi Türkiye’nin fiziki kalkınmasının yanında, Türkiye’nin demokratik kalkınmasını da sağlamasından dolayıdır. Hukukun üstünlüğünü sağlamasından dolayıdır. Sadece bu fiziki kalkınma ve altyapı hamleleriyle kalmadık, ülkemizde yüksek standartlı demokrasi için çalıştık. Bu gelişme ve kalkınma hamlesini engellemek isteyen vesayetçi anlayış, darbeci anlayış, bu 22 yıllık süreç içerisinde hiç boş durmadı. Demokrasi tarihimiz darbeler tarihi aynı zamanda. 27 Mayısları gördü bu ülke, 12 Martları gördü, 12 Eylülleri gördü, 28 Şubatları yaşadık. Ama son 22 yılda vesayetçi ve darbeci anlayış ne zaman müdahale etmeye kalkışmışsa başarılı olamadı. Demokrasi tarihimizin son 22 yılı vesayetçi ve darbeci anlayışla mücadele ile de geçti. Ama başarılı bir mücadele ile geçti. 367 krizleri, ne muhtıralar, Gezi Olayları, parti kapatma davaları; hepsi bunlar vesayetçi anlayışın direnişi idi" şeklinde konuştu.