Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, evlilik dışı ilişkiden doğan çocuğa baba tarafından nafaka ödenmesine hükmeden yerel mahkeme kararını bozdu. Daire, evlilik dışı ilişkiden doğan çocuğa karşı babanın nafakayla yükümlü tutulabilmesi için çocukla arasında soy bağı kurulması gerektiğine hükmetti.<br /> <br /> Bursa'da bir kadın, evlilik dışı birliktelik yaşadığı kişiden çocuk sahibi oldu. Kadın, birlikte olduğu kişiye karşı kendisi ve çocuk için üç yüz ellişer liralık nafaka davası açtı.<br /> <br /> Gemlik 1. Asliye Hukuk Mahkemesi, davayı kısmen kabul ederek, davalı babanın çocuk için 200 lira nafaka ödemesine karar verdi.<br /> Davalı tarafından temyiz edilen yerel mahkeme kararı, Yargıtay 3. Hukuk Dairesince bozuldu.<br /> <br /> Kararda, "Evlilik dışı doğan çocuk yönünden babanın nafakayla yükümlü tutulabilmesi için çocukla babası arasında soy bağının kurulmuş olması zorunludur." ifadeleri kullanıldı.<br /> <br /> Türk Medeni Kanunu'nun 333. maddesinde "Babalık davası ile birlikte nafaka istenir ve hakim, babalık olasılığını kuvvetli bulursa hükümden önce çocuğun ihtiyaçları için uygun bir nafakaya karar verebilir." hükmüne yer verildiğine işaret edilen kararda, söz konusu dosyanın ise babalık davası olmadığı belirtildi.<br /> <br /> Çocuk ile anne arasında soy bağının doğumla, çocuk ile baba arasındaki soy bağının ise tanıma, anneyle evlilik ve hakim hükmüyle kurulabileceği aktarılan kararda, şunlar kaydedildi:<br /> <br /> "Dosyada yer alan nüfus kaydından, çocuğun baba adının Semih olduğu ancak anne soyadıyla annenin nüfus kaydına tescilinin yapıldığı anlaşılmaktadır. Diğer bir deyişle davalı ile bu çocuk arasında kanunda gösterilen yöntemlerden biriyle bir soy bağı kurulmadığı görülmektedir. Bu durumda soy bağının hüküm ve sonucu olan bakım yükümlülüğü henüz davalı için gerçekleşmemiştir.<br /> <br /> Öyleyse çocukla davalı baba arasında soy bağı kurulmasına yönelik olarak dava açılıp açılmadığı araştırılarak, açılmışsa sonucunun beklenmesi ve hasıl olarak sonuca göre karar verilmesi gerekir.<br /> <br /> Söz konusu esaslar göz önünde tutulmadan kurulan hüküm isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan hükmün bozulmasına karar verilmiştir."<br /> <br /> <br /> Habertürk