Ziyarette açıklamalarda bulunan Feyzioğlu, Türkiye'nin özgürlükler ülkesi olmaktan çıktığını savundu. Anayasanın ilk üç maddesinin değiştirilmesinin teklif edilemez maddeler olduğunu belirten Feyzioğlu, "Biz Karabük Barosu ile Türk milletinin vatanıyla, bölünmez bütünlüğüyle avukatların hak mücadelesinde daima birlikteyiz, diyalogları artırmamız lazım. Biz hukukçular ortak paydalarda başkalarına göre çok daha kolay anlaşacak durumdayız. Bizim değerler sistemimiz Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinde belirlenmiş değerler sistemidir. Canımız pahasına korumaya söz verdiğimiz, yemin ettiğimiz anayasanın ilk üç maddesinin değiştirilmesi teklif bile edilemez maddelerdir. Laik devlettir, sosyal devlettir, hukuk devlettir ve üniter devlettir" dedi. <br /> <br /> <div>Türkiye'de başkanlık sistemi tartışmasının gündemde olduğunu belirten Feyzioğlu, "Bunu tartışabilecek gazetecilerin çoğu ya hapiste ya da işsiz durumda, üniversite hocaları ya hapiste ya da üniversitelerin baskısı altında, ortam hepimizin gözleri önünde. Türkiye özgürlükler ülkesi olmaktan çıkmış durumda. Biz barolar el ele verirsek, güç birliği yaparsak, yepyeni umut ışıkları yayacağız. Burada bir çoban ateşi daha yaktığımızı görüyorum. Bu ateşin tüm Türkiye'ye yayılması için el birliği ile mücadele edeceğiz" dedi. </div> <br /> <div>KCK, Oda TV, Ergenekon ve Balyoz davalarından olumlu bir sonuç elde edilmesi gerektiğini kaydeden Feyzioğlu, konuşmasını şöyle tamamladı: </div> <br /> <div>"Türk toplumu suçsuzluk karidesini, iddianın savcı tarafından ispatlanması zorunluluğunu, sanıkların suçsuzluklarını ispatla mükellef olmadıklarını, dijital delillerin sahte olabileceklerini ve sahte delile mahkumiyet verilmesinin toplumda adalete yönelik duyguyu yok edeceğini hep olumsuz örneklerden gördü. Olumsuz örnekleri biz iyice öğrendik. Şimdi barolar olarak üzerimize düşen bu olumsuz örnekleri anlamış ve yüreğinde yaşamış topluma 'haydi bakalım şimdi düzeltiyoruz' demek."</div>