Bilindiği üzere Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan Adalet Bakanı Bekir BOZDAĞ imzalı, ‘Sürekli Hastalık, Sakatlık ve Kocama Sebebiyle Kişilerin Cezalarının Hafifletilmesi veya Kaldırılması Hakkında İşlemler’ başlıklı, 02.01.2023 tarih, 20/1 sayılı genelge kamuoyuna duyurulmuştur. Bu işlem her ne kadar yeni bir genelge gibi algılanmış olsa dahi aslında 01.01.2016 tarih ve 20 sayıl genelgeye dair bir güncellemedir.
Bu güncellemeye göre artık ‘sürekli hastalık, sakatlık ve kocama sebebiyle cezaların hafifletilmesi, kaldırılması işlemleri’ hükümlünün talebi olmadan re’sen başlatılabilecektir. Sürekli hastalık, sakatlık ve kocama halinin mevcudiyetinin tespiti ise Adli Tıp Kurumu tarafından gerçekleştirilecektir. Zaten kuruma, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile sürekli hastalık, engellilik ve kocama sebebiyle kişilerin cezalarının hafifletilmesi veya kaldırılmasına ilişkin işlemler hakkında bilimsel ve teknik görüş bildirme görevi verilmiştir(4 sayılı Bakanlıklara Bağlı, İlgili, İlişkili Kurum ve Kuruluşlar ile Diğer Kurum ve Kuruluşların Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 17.m 2.f c bendi).
Anayasamızın 104. Maddesinde Cumhurbaşkanı’nın görev ve yetkileri düzenlenmektedir. 16'ıncı fıkraya göre Cumhurbaşkanı ‘Sürekli hastalık, sakatlık ve kocama sebebiyle kişilerin cezalarını hafifletir veya kaldırır.’. Dolayısı ile cezaların anılan hususlarda hafifletilmesi veya kaldırılması yetkisi de Cumhurbaşkanı’ndadır.
Sağlık durumlarının ceza infaz kurumlarında kalmaya uygun olmadığının re’sen tespiti ve bu durumdaki kişiler için ceza hafifletme veya kaldırma yetkisinin kullanımını pratikleştiren genelgenin çok sayıda kişiyi etkileyeceği malumdur. O sebeple her ne kadar re’sen işletilecek olsa dahi bu durumdaki kişi ve yakınlarınca sürecin nasıl işletileceğinin bilinmesinde fayda olacağını mülahaza ediyoruz. Ayrıca burada genelgenin kapsamının özellikle hakkında kesinleşmiş bir hüküm bulunan kişiler olduğunu belirtmeliyiz. Hakkında kesinleşmiş hüküm bulunmayan tutuklu yönünden talep, tahliye istemi mahiyetinden kabul edilerek gereği mahallinde takdir edilecektir.
Süreç şu şekilde işletilecektir:
1-) Hükümlü sağlık durumunun tespiti için, yani genelge kapsamına girip girmediğinin tespiti ve teşhisi için tam teşekküllü bir Devlet Hastanesi Sağlık Kuruluna sevk edilecektir.
2-) Sağlık Kurulu’nun tespit ve teşhisinin içeren rapora hükümlü hakkında evvelce verilmiş tüm tetkik ve raporlar eklenerek Adli Tıp Kurumu’ndan hükümlünün durumunun sürekli hastalık, sakatlık veya kocama hali olup olmadığının teşhis ve tespitine ilişkin bilimsel ve teknik görüş istenecektir.
3-) Hükümlünün bulunduğu yer Adli Tıp Kurumuna Sevki için muayenesi istenip gün alınacaktır.
4-) Adli Tıp Kurumu hükümlüde ‘Sürekli hastalık, sakatlık ve kocama’ hallerinden bir veya bir kaçının varlığını tespit ederse; kurumun bu tespit/tespitleri ve teşhisi, Sağlık Kurulu Raporu, Onaylı Nüfus Kayıt Örneği, İnfaza konu kesinleşme şerhli tüm ilamlar genelgenin 5.maddesinde gösterilen diğer belgelerle birlikte bir dizi pusulasına bağlanarak düzenlenecek fezleke ile derhal Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’ne gönderilecektir.
5-) Hükümlü veya kanuni temsilcisi bu talebinden vazgeçse ya da Cumhuriyet Başsavcılığının re’sen başlattığı işlemleri reddetse dahi cezaların hafifletilmesi veya kaldırılması işlemleri sürdürülebilecektir.
İnfaz kurumlarında sürekli sağlık problemleri sebebiyle, sağlıklı kişilere nazaran çok daha büyük bir sıkıntı ile kalmak durumunda olup bu düzenlemeden faydalanacaklar için ümit verici gelişmeyi paylaşmış olmaktan memnun olduğumu ifade etmek isterim. Şimdiden hayırlı olsun.
Av. Levent DENİZ