Eski hale getirme usulü 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 95 ile 101. Maddeleri arasında düzenlenmiştir. Eski hale getirme usul hukukuna ilişkin bir hukuki çaredir. Bu yolla amaçlanan, kesin sürelerin kaçırılması halinde doğabilecek olumsuz sonuçların ortadan kaldırılmasıdır.

ŞARTLARI

1- Kanunda belirtilen ya da hakimin verdiği kesin sürenin elde olmayan sebeplerle kaçırılmış olması.

MADDE 95/1 Elde olmayan sebeplerle, kanunda belirtilen veya hâkimin kesin olarak belirlediği süre içinde bir işlemi yapamayan kimse, eski hâle getirme talebinde bulunabilir.

Elde olmayan sebeplerden kastedilen, kesin süreyi kaçıran kişinin sürenin kaçmasında kusurunun bulunmamasıdır.

2- Başka bir hukuki çarenin mevcut olmaması.

MADDE 95/2

Süresinde yapılamayan işlemle ulaşılmak istenen aynı sonuca, eski hâle getirme dışında, başka bir hukuki yoldan ulaşılabiliyorsa, eski hâle getirme talebinde bulunulamaz.

Eğer sürenin kaçmasıyla yapılacak olan işlem eski hale getirme usulü dışında başka bir hukuki yolla yapılma imkanı varsa, eski hale getirme talebi geçerli olmaz.

3- Kanunda belirtilen süre içinde başvurulması

MADDE 96/1

Eski hâle getirme, işlemin süresinde yapılamamasına sebep olan engelin ortadan kalkmasından itibaren iki hafta içinde talep edilmelidir.

MADDE 96/2

İlk derece ve istinaf yargılamalarında, en geç nihai karar verilinceye kadar eski hâle getirme talebinde bulunmak mümkündür. Ancak, nihai karar bir tarafın yokluğunda verilmişse, tahkikat aşamasında kaçırılan süreler için kararın verilmesinden sonra da eski hâle getirme talebinde bulunulabilir.

İşlemin yapılamamasına neden olan sebebin ortadan kalkmasından itibaren iki hafta içinde eski hale getirme talep edilmelidir. Eğer süresi içinde eski hale getirme talebinde bulunulmaz ise mahkeme tarafından bu talep reddedilir.

“…6100 sayılı HMK'nın 95. maddesinde; elde olmayan sebeplerle, kanunda belirtilen ya da hakim tarafından kesin olarak belirlenen süre içinde, gerekli işlemin yapılamaması halinde eski hale iade isteminde bulunulabileceği, 96. maddesinde; eski hale getirme isteminin işlemin süresinde yapılamamasına sebep olan engelin ortadan kalkmasından itibaren iki hafta içinde talep edileceği, 97. maddesinde eski hale getirme dilekçesinde, talebin dayandığı sebepler ile bunların delil veya emarelerinin gösterileceği, 98/2. maddesinde ise eski hale getirme temyiz yoluna başvuru hakkının düşmesi halinde ise Yargıtay'dan talep edileceği öngörülmüştür. Davanın reddine ilişkin gerekçeli karar davacı ...'e 08.12.2014 tarihinde tebliğ edilmiş; davacı tarafından 04.01.2016 tarihli dilekçe ile eski hale getirme talebinde bulunulmuştur. Davacı, eski hale iade talebine esas teşkil edecek mazeretini kararın tebliğ tarihi itibariyle belgelendirmediği gibi eski hale getirme talebinde bulunma süresi de geçmiş bulunduğundan 6100 sayılı HMK'nın 95. ve devamı maddelerinde sınırlı bir şekilde belirtilen eski hale getirme koşulları somut olayda oluşmadığından eski hale getirme talebinin REDDİNE, 20.11.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.” [Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E:2016/4220 K:2018/6870 KT:20.11.2018]

                                                              

“…6100 sayılı HMK'nın 95. maddesinde; elde olmayan sebeplerle, kanunda belirtilen ya da hakim tarafından kesin olarak belirlenen süre içinde, gerekli işlemin yapılamaması halinde eski hale iade isteminde bulunulabileceği, 96. maddesinde; eski hale getirme isteminin işlemin süresinde yapılamamasına sebep olan engelin ortadan kalkmasından itibaren iki hafta içinde talep edileceği, 97. maddesinde eski hale getirme dilekçesinde, talebin dayandığı sebepler ile bunların delil veya emarelerinin gösterileceği, 98/2. maddesinde ise eski hale getirme temyiz yoluna başvuru hakkının düşmesi halinde ise Yargıtaydan talep edileceği öngörülmüştür…”[Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E:2015/21070 K:2018/2024 KT:22.03.2018]

Eski Hale Getirme Talebinin Yargılamaya ve Hükmün İcrasına Etkisi

Eski hale getirme talebi yargılamanın ertelenmesini gerektirmeyeceği gibi hükmün icrasına da engel olmaz. Ancak mahkeme talebi haklı görür ise teminat gösterilmesi şartıyla yargılamayı erteleyebilir veya hükmün icrasını geri bırakabilir.

“…Eski hale getirme, elde olmayan sebeplerle süresinde yapılamayan bir işlemi sonradan yapma imkânı verebilmek için getirilmiş bir müessesedir. Eski hale getirme talebinin kabul edilebilmesi için sürenin arzu ve ihtiyar dışında elde olmayan bir sebeple kaçırılması (6100 sayılı HMK. md. 95/1), süresinde yapılamayan işlemle ulaşılmak istenen aynı sonuca başka bir hukuki yoldan ulaşılamaması (md.95/2), eski hale getirme talebinin engelin kalkmasından itibaren 2 hafta içinde yapılması (md.96/1), en geç nihai karar verilinceye kadar eski hale getirme talebinde bulunulması (md.96/2) gerekir.

Mahkemece davanın açılmamış sayılmasına dair verilen karar nihai bir karardır. Nihai kararlara karşı temyiz yolu açık olup eski hale getirme talebinde bulunulduğu tarih itibariyle henüz temyiz süresi dolmamıştır. Süresinde yapılamayan işlemle ulaşılmak istenen sonuca, nihai kararın temyiz edilmesi suretiyle ulaşılması mümkün olduğundan eski hale getirme talebinde bulunulamaz. Yargılamadan el çekmiş olan mahkemelerin eski hale getirme yoluyla verdikleri nihai kararı değiştirme ya da ortadan kaldırmaları da usulen mümkün değildir…” [Yargıtay 23. Hukuk Dairesi E:2015/260 K:2015/2844 KT:22.04.2015]

                                                              

“…Eski hale getirme, elde olmayan sebeplerle süresinde yapılamayan bir işlemi sonradan yapma imkanı verebilmek için getirilmiş bir müessesedir. Eski hale getirme talebinin kabul edilebilmesi için sürenin arzu ve ihtiyar dışında elde olmayan bir sebeple kaçırılması (6100 sayılı HMK. md. 95/1), süresinde yapılamayan işlemle ulaşılmak istenen aynı sonuca başka bir hukuki yoldan ulaşılamaması (md.95/2), eski hale getirme talebinin engelin kalkmasından itibaren 2 hafta içinde yapılması (md.96/1), en geç nihai karar verilinceye kadar eski hale getirme talebinde bulunulması (md.96/2) gerekir. Somut olaya bakıldığında; Mahkemece davanın açılmamış sayılmasına dair verilen karar nihai bir karardır. Nihai kararlara karşı temyiz yolu açık olup eski hale getirme talebinde bulunulduğu tarih itibariyle henüz temyiz süresi dolmamıştır. Süresinde yapılamayan işlemle ulaşılmak istenen sonuca, nihai kararın temyiz edilmesi suretiyle ulaşılması mümkün olduğundan eski hale getirme talebinde bulunulamaz. Yargılamadan el çekmiş olan mahkemelerin eski hale getirme yoluyla verdikleri nihai kararı değiştirme ya da ortadan kaldırmaları da usulen mümkün değildir. [Yargıtay 22. Hukuk Dairesi E:2016/12077 K:2019/9295 KT:22.04.2019]

Tüm bu açıklamalar ışığında, eski hale getirme talebinin, başkaca bir hukuki yol ile aynı amaca ulaşma imkanının bulunmadığı hallerde başvurulacağı ve başvuranın kusurundan kaynaklanmayan nedenlerle sürenin kaçırılmış olması gerektiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar sık başvurulan bir hukuki çare olmasa da, davanın seyri açısından hayati öneme sahip olabileceği göz ardı edilmemelidir.

Stj. Av. Ahmet GÜLLÜK & Av. Selçuk ENER