12 Haziran 2019 tarihli ve 30799 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan 7176 sayılı yasanın 21. Maddesi ile 4/11/1983 tarihli ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.

“Geçici Madde 14 – Kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen 4/11/1983 tarihinden bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara kısmen veya tamamen veyahut irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiilî el konulması veya hukuki el atılması sebebiyle mülkiyet hakkından doğan taleplere dair bedel ve tazminata ilişkin davalarda verilen mahkeme kararları kesinleşmedikçe icraya konulamaz. Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce, kesinleşmemiş mahkeme kararlarına dayanılarak başlatılan icra takipleri kesinleşmiş mahkeme kararı ibraz edilinceye kadar durdurulur.”

TBMM yer alan ana muhalefet partisi  ve Muş İcra hukuk mahkemesi Kamulaştırma kanunu geçici 14. Maddesinin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne yapılan başvuru dilekçesinde özetle; Anayasa'da düzenlenen kamulaştırma usulü yerine kamulaştırmasız el atma yöntemine başvurulmasının idarelere haksız menfaatler sağladığı, hak sahiplerinin mağduriyetine yol açtığı, dava konusu kurallarla idarelerin hukuka aykırı davranmasının teşvik edildiği, mahkeme kararlarının kesinleşene kadar icra edilememesinin ve mevcut icra takiplerinin durmasının hükme bağlanmasına rağmen bu durma sürecinde mahkeme kararına konu meblağın değerinde ortaya çıkacak kayba yönelik bir tedbirin öngörülmediği, haksız fiil niteliğindeki kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat alacaklarının geç ödenmesinin mülkiyet hakkına orantısız bir müdahale teşkil ettiği belirtilerek kuralların Anayasa'nın Başlangıç kısmına, 2., 5., 10., 13., 15., 35., 36. ve 46. maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmüştür.

Anayasa mahkemesi 04.02.2021 tarihinde 2019/89 Esas, 2021/10 karar ile 04.11.1983 tarihli ve 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu'na eklenen Geçici 14.Maddesi’nin (1) numaralı fıkrasının (1) numaralı cümlesinde yer alan,"...mahkeme kararları kesinleşmedikçe icraya konulamaz..." ibaresinin ve aynı fıkranın (2) numaralı cümlesinin Anayasa’nın 13., 35., 36. ve 46. Maddeleriyönünden yapılan değerlendirmeler neticesinde Anayasaya aykırı olduğuna ve iptaline karar vermiş ve bu karar 07.05.2021 tarihinde resmi gazetede yayınlanmıştır.

Ancak bu karar Kamulaştırmasız el atma davaları neticesinde ortaya çıkan alacakların karar kesinleşmeden tahsili için yeterli olmamıştır. Zira bu kez 09.06.2021 tarihinde resmi gazetede yayınlanan 7327 sayılı kanunun 21. Maddesi ile bu kez 2942 sayılı kamulaştırma kanununa aşağıdaki geçici 16. Madde eklenmiştir.

Geçici Madde 16 “ Kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen 4/11/1983 tarihinden bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara kısmen veya tamamen veyahut irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiilî el konulması veya hukuki el atılması sebebiyle mülkiyet hakkından doğan taleplere dair bedel ve tazminata ilişkin davalarda verilen kararlar taşınmaz mal ile ilgili ayni haklara ilişkin kararların icrasına ilişkin hükümlere göre yerine getirilir. Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce, kesinleşmemiş mahkeme kararlarına dayanılarak başlatılan icra takipleri kesinleşmiş mahkeme kararı ibraz edilinceye kadar durdurulur.”

Bunun üzerine Çanakkale İcra hukuk, Gaziantep icra hukuk, İzmir İcra Hukuk mahkemeleri ve Antalya  BAM  12. Hukuk dairesi tarafından 4/11/1983 tarihli ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’na 9/6/2021 tarihli ve 7327 sayılı Kanun’un 21. maddesiyle eklenen geçici 16. maddenin Anayasa’nın 13., 35., 36., 46. ve 153. maddelerine aykırılığı ileri sürülerek iptaline karar verilmesi talep etmişlerdir.

Anayasa Mahkemesi 30.06.2022 tarih 2021/127 Esas, 2022/85 karar ile geçici 16. Maddenin “Kamulaştırmasız el atmalar sebebiyle bedel ve tazminata ilişkin davalarda verilen kararların yerine getirilmesi için kararın kesinleşmesi şartının aranması ve bu kapsamda hâlihazırda başlatılmış olan icra takiplerinin kesinleşmiş mahkeme kararları ibraz edilinceye kadar durdurulması herhangi bir hukuki işleme dayalı olmaksızın mülkiyet hakkına müdahale edilen hak sahiplerinin zararlarının telafisini geciktirmekte ve zorlaştırmaktadır. Hâlihazırda hukuka aykırı olarak mülkiyet hakkına müdahale edilmiş olan maliklerin ayrıca mahkemelerce hükmedilmiş olan alacak ve tazminatlarının ödenmesinin geciktirilmesi hak sahiplerine aşırı bir külfet yüklemekte, kamu yararı ile kişisel yarar arasındaki dengeyi bozmak suretiyle mülkiyet ve adil yargılanma hakkının ölçüsüz biçimde sınırlanmasına neden olmaktadır (aynı yönde bkz. AYM, E.2019/89, K.2021/10, 4/2/2021, § 101).

Ayrıca yürürlük tarihinden önce alacağın tahsili için başlatılmış icra takiplerine ilişkin düzenleme getirerek bu icra takiplerinin kesinleşmiş mahkeme kararı ibraz edilinceye kadar durdurulacağını öngören itiraz konusu cümle, geçmişe etkili yasama tasarruflarıyla kararların uygulanma imkânının önemli oranda zorlaştırılması niteliğinde bulunduğundan devlete olan güven duygusunu zedelemekte ve hukuki güvenlik ilkesini ihlal etmektedir (aynı yönde bkz. AYM, E.2019/89, K.2021/10, 4/2/2021, § 102).” Gerekçesi ile Anayasanın 13., 35., 36. ve 46 maddelerine aykırılıktan  iptaline karar vermiş ve Karar 04.08.2022 tarihinde resmi gazetede yayınlanmıştır.

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 02.05.2023 tarihli kararında Anayasa Mahkemesinin yukarıda bahsedilen 2021/127 esaslı kararına atıf yaparak kamulaştırmasız el atma nedeniyle hükmedilen alacağın icraya konulması için kesinleşmesine gerek olmadığına karar vermiştir. (2022/10225 Esas, 2023/2970 Karar)

Buna göre halihazırda karara çıkmış kamulaştırmasız el atmadan kaynaklı tazminatların şu an için kesinleşmeden  icraya konulması için kamulaştırma yasasından kaynaklı herhangi bir engel yoktur.

Fakat bu alacakların icraya konulabilmesi hemen tahsil edilecekleri anlamına gelmiyor zira 26.11.2022 tarihinde yayımlanan edilen 7421 sayılı torba yasanın 5. Maddesi ile  2942 sayılı Kanuna bu kez “Bu Kanun uyarınca yapılacak icra takiplerinde idare, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 36 ncı maddesi uyarınca icranın geri bırakılmasını talep ederse idarenin teminat gösterme zorunluluğu yoktur.” Geçici maddesi eklenmiştir.

Sonuç olarak kamulaştırmasız el atma tazminatları, idareye hesap numarasını belirtir yazılı dilekçe ile başvuru tarihinden itibaren 30 gün içerisinde ödenmediği takdirde kesinleşmeden icraya konulabilir ise de borçlu idarelerin  icranın geri bırakılması taleplerinde teminat gösterme zorunluluklarının kaldırılmış olması bu tazminatların tahsilini dolaylı olarak yine kararın kesinleşmesinden sonrasına ötelemiştir.

Hukukçu

Hasan ÇAKMAK