Adnan Oktar yapılanmasına yönelik geçtiğimiz temmuz ayında operasyon yapılmıştı. Operasyon sonunda Adnan Oktar ve 167 kişi tutuklanmıştı. Tutuklananlar arasında Prof. Dr. Cevat Babuna ile Semin Babuna'nın beş çocuğu ve bir torunu da vardı. Milliyet'in haberine göre; Semin Babuna ısrarlı başvuruları sonucu iki kızıyla 12 yıl sonra cezaevinde görüştü.

Kucaklaştılar

"Evlatlarımla yıllar sonra kucaklaştım" diyen Semin Babuna, kızlarının kendisine "Anne bu işi sen yaptın, bizi sen şikâyet edip içeri attırdın" dediklerini, kendisinin ise "Sadece başınızdaki adamdan şikâyetçi oldum" dediğini söyledi. Semin Babuna, beş çocuğu ve bir torununun cezaevindeki hesaplarına Adnan Oktar yapılanmasının üyeleri ve avukatları tarafından para yatırıldığını ve bu isimleri tek tek tespit ederek İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne şikayet ettiğini ifade etti.

Yılmadı

Türkiye, Prof. Dr. Cevat Babuna ve eşi Semin Babuna'yı, Adnan Oktar'ın müridi olan 4'ü kız, 1'i erkek 5 çocukları ve torunları için verdikleri mücadeleyle tanıdı. Prof. Dr. Cevat Babuna, geçen yıl hayatını kaybetti. Vefat ilanında çocuklarının ismi yoktu. Semin Babuna ise Adnan Oktar grubuna yönelik operasyon sonrası 25 yıllık mücadelesinde yeni bir sayfa açtı. Semin Babuna, ilk olarak çocuklarını cezaevinde görebilmek için adım attı. Ancak ilk ziyaretinde çocukları ve torunu kendisiyle görüşmeyi kabul etmedi. Semin Babuna yılmadan çocuklarını görme ısrarını sürdü ve en son cezaevine görüşe gittiğinde, iki kızı anneleriyle görüşmeyi kabul etti. 12 yıl sonra iki kızıyla cezaevinde kucaklaşan Semin Babuna çocuklarına ve torununa hala Adnan Oktar grubu tarafından dışarıdan müdahale edildiğini söyledi.

Şu an için en büyük şükür sebebinin evlatlarının Adnan Oktar ile aynı çatı altında olmaması olduğunu belirten anne Semin Babuna, Milliyet'e şunları anlattı:

"İtirafçı olun dedim"

"Şu an için sadece iki evladım benimle görüşmeyi kabul etti. Bu bile benim için büyük bir mutluluk. Evlatlarımla yıllar sonra kucaklaştım. Karşılıklı oturdum, ellerini sıkabildim. Hatta 'Gel bakalım, elimi öp' diyebildim. Yol yakınken itirafçı olmalarını söyledim. Bu adamın (Adnan Oktar) aslında nasıl bir pislik olduğunu kendilerine anlattım, fakat kabul etmiyorlar. Tüm bunların iftira olduğunu söylüyorlar. Adnan Oktar'ın yaptığı sapkınlıkları aktardım ama hiçbirini kendilerine kabul ettiremedim. Bana, 'Anne bu işi sen yaptın. Bizi sen şikâyet edip içeri attırdın' diyorlar. Ben de 'Kızım ben sizden şikâyetçi olmadım, sadece başınızdaki adamdan şikâyetçi oldum' dedim. Sürekli 'Şikâyetinizi geri çekin' diyorlar. Aslında görüştüğüm iki kızım da, her şeyin çok farkında. Bunları hissedebildim ama kabullenmeleri zaman alacak. Tek temennim, çok geçmeden diğer çocuklarımla da görüşebilmek."

"Geri yolladılar"

"Görüştüğüm kızlarımın cezaevindeki tüm kişisel ihtiyaçlarını da A'dan Z'ye karşıladım. Banka hesaplarına da belli miktarda para yatırdım. Kaldıkları yerde buzdolabı, TV ve su ısıtıcısı gibi ihtiyaçları varmış, bunları da aldım. Geçenlerde altı evladıma, torunum Emre ile birlikte Kuran tefsiri gönderdim. Üçü kabul etti, fakat diğer üçü geri gönderdi."