III. Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme

TMK Madde 163- Eşlerden biri küçük düşürücü bir suç işler veya haysiyetsiz bir hayat sürer ve bu sebeplerden ötürü onunla birlikte yaşaması diğer eşten beklenemezse, bu eş her zaman boşanma davası açabilir.

Küçük düşürücü suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme her ikisi de ayrı ayrı TMK m.163’te kusura dayalı nisbi boşanma sebebi olarak düzenlenmiştir.

1- Eşlerden Biri Türk Ceza Kanunu Bağlamında Kasten İşlenen Bir Suçu İşlemelidir.

Küçük düşürücü suç işleme nedeniyle boşanmaya karar verilebilmesi için öncelikle Türk Ceza Kanunu kapsamında suç sayılan bir fiilin gerçekleşmesi gerekmektedir. Dolayısıyla bir olayda hukuka uygunluk nedeni varsa bir suçtan söz edilemeyeceği için TMK m.163’e dayanılarak açılan boşanma davası reddedilecektir. Ayrıca hakkında idari yaptırım ve güvenlik tedbiri uygulanan kişiler hakkında bu nedene dayanılarak boşanmaya karar verilemez.

Taksirle işlenen suçlar bu madde kapsamında değildir. Zira küçük düşürücü suç nedeniyle boşanma kusura dayalı bir boşanma sebebidir. Bu nedenle kişinin bilerek ve isteyerek küçük düşürücü bir suç işlemesi aranmaktadır.

2- İşlenen Suç Küçük Düşürücü Nitelikte Olmalıdır.

Türk Kanunu Medenisinde “Terzil Edici Cürüm” kavramı kullanılmaktayken yeni TMK’da “Küçük Düşürücü Suç” ifadesi kullanılmıştır. Yeni TMK’nın madde gerekçesinde de gösterildiği üzere küçük düşürücü suç kavramı hem yüz kızartıcı suçlar hem de diğer bu nitelikte olmayan diğer cürümleri kapsar nitelikte, daha geniş bir kavramdır. Kanun koyucunun “yüz kızartıcı suçlar” şeklinde kesin bir ayrım yapmamakla birlikte çeşitli suçlar çeşitli kanunlarda sayılmıştır. Anayasa m.76’da “zimmet, ihtilas, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı suçlarla” denmek suretiyle örnek verilmiştir. Bunun gibi 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu m.125’te, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu m.5/a; Bankacılık Kanunu m.8; Sigortacılık Kanunu m.3; Siyasi Partiler Kanunu m.11, Milletvekili Seçim Kanunu m.11; Hakimler ve Savcılar Kanunu m.8; Memurlar ile Diğer Kamu Görevlilerinin Bazı Disiplin Cezalarının Affı Hakkında Kanun m.1’de de çeşitli suçlar sınırlı olmamak kaydıyla yüz kızartıcı suç olarak gösterilmiştir. TMK m.163 Madde metninden anlaşılacağı üzere boşanma sebebi bakımından belirli suçlarla sınırlandırılmamış; küçük düşürücü suç sayılabilecek tüm suçlar bu madde kapsamında değerlendirilebilecektir.

Kanunda küçük düşürücü suçlar şeklinde bir sınıflandırma bulunmamaktadır. Bir suçun küçük düşürücü niteliği haiz olup olmadığı ise hâkim tarafından toplum yapısı, örf ve adetler ve yargı kararlarından faydalanılarak takdir edilecektir. (TMK m.1) Küçük düşürücü suçun diğer eşe karşı işlenmesi şart olmayıp evlilik dışı üçüncü bir kişiye karşı işlenmesi hali TMK m.163 dahilindedir. Yol gösterici olması bakımından aşağıda bazı Yargıtay kararları sıralanmıştır:

- “Küçük düşürücü suç işleme” sebebine dayalı boşanma davasında, davacının cinsel tacizde bulunma suçunu işleyen davalı ile birlikte yaşaması beklenemeyeceğinden suç bir kez işlenmiş olsa da boşanma davasının kabulüne karar verilmesi gerekeceği… (Yargıtay 2. HD. 19.03.2015 201560/4947)

- Davalının hırsızlık suçu işlediği ve bu suçtan mahkûm olduğu, işlenen suçun küçük düşürücü suçlardan olduğu anlaşıldığından birlikte yaşanması diğer eşten beklenemez hale geldiğinin ve boşanmaya karar verilmesinin gerektiğinin kabulü gerekeceği… (Yargıtay 2. HD.14.03.2013 T. 19722/6974)

- Zimmet suçunun küçük düşürücü suç niteliğinde bulunduğu… (Yargıtay 2 HD. 09.01.1995 T. 13056/68)

- “Kasten adam öldürmenin TMK 163 uyarınca boşanma nedeni olduğu… (Yargıtay 2. HD. 09.05.1985 T. 4284/4520)

- “Hırsızlık suçunun” küçük düşürücü suç niteliği taşıdığı… (Yargıtay 2. HD. 14.01.1985 T. 10627/52; Yargıtay 2. HD. 19.02.1973 877/972)

- Adam öldürmeye tam teşebbüs suçundan mahkûm olan kişinin bu eyleminin “yüz kızartıcı suç” (şimdi küçük düşürücü suç) sayılacağı… (Yargıtay 2 HD. 31.05.1983 T. 4692/4961)

- Afyon bulundurmak suçundan mahkumiyetin küçük düşürücü suç niteliğinde olduğu… (Yargıtay 2.HD. 21.09.1973 5208/5101)

- Atatürk’e hakaret suçunun küçük düşürücü suç niteliğini taşıdığı... (Yargıtay 2. HD 15.07.1967 T. 7065/280)

3- Bu Halde Evliliği Sürdürme Diğer Eşten Beklenemez Olmalıdır.

Küçük düşürücü suç işleme nedeniyle boşanmaya hükmedilebilmesi için mutlaka evliliğin devamının diğer eşten beklenilemeyecek olması, mevcut evliliğin diğer eş için çekilemez hale gelmesi gereklidir. Küçük düşürücü suç işleme nedeniyle boşanma sebebinin nisbiliği aranan bu şarttan gelmektedir.

- Küçük düşürücü suç işlemenin tek başına boşanma nedeni olmayacağı... (2. HD. 21.10.2010 T. 16080/17409)

- İster küçük düşürücü suç ister haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle olsun boşanmaya karar verilebilmesi için bu durumun diğer eş için birlikte yaşamayı çekilemez hale getirmiş olmasının zorunlu olduğu… (2.HD 01.12.2004 T. 13099/14288; 2. HD. 13.03.2003 T. 2300/3448)

4- Suç Evlendikten Sonra İşlenmelidir.

Eğer suç evlenmeden önce işlenmişse diğer eşin bu durumdan haberdar olduğu ve bunu kabul ederek evlendiği kabul edilir. Aksi durumun kabulü TMK m.2’de düzenlenen dürüstlük kuralına da aykırılık teşkil edecektir.

Yargıtay 2 HD. 16.10.1984 T. 7991/7899 sayılı ilamında, “Davalı kocası ile işlediği cinayet nedeniyle cezaevinde bulunurken evlenmiş olan kadının daha sonra MK 163’e dayanarak boşanma davası açamayacağı…” şeklinde hüküm tesis etmiştir.

Ancak suç evlenmeden önce işlenmekle beraber diğer eş bu durumdan evlendikten sonra haberdar olmuşsa bu durumda diğer eşin seçebileceği iki yol bulunmaktadır: 1) Evliliğin yanılma veya aldatma sonucu gerçekleştiğini bu sebeple nisbi butlana dayanarak evliliğin iptalini talep edebilir fakat bu durum TMK 163’e göre boşanma nedeni sayılmaz. 2) Her ne kadar suç evlenmeden önce işlenmiş olsa da bu durum evlilik birliğinin temelinden sarsılması sonucunu doğurduğundan bahisle TMK 166/1’e dayanılarak boşanma davası açılabilir.

HGK 28.03.2001 T. 2-274/288 sayılı ilamında “Küçük düşürücü suç işlemenin MK 166/1’deki “evlilik birliğinin sarsılması” nedeniyle boşanmanın da unsurlarını içerdiği…” şeklinde hüküm tesis etmiştir.

- Yargıtay 2. HD. 26.12.2002 T. 12731/14899 sayılı ilamında “Davalının eşini küçük düşürücü suç işlemesinin davacıya boşanma hakkı vereceği, davacının bu suçtan dolayı tutuklu bulunan davalıyı cezaevinde ziyaret etmiş olmasının, onu affettiği anlamına gelmeyeceği…” şeklinde hüküm tesis etmiştir.

- Yargıtay 2. HD. 03.06.2013 T. 3238/15239 sayılı ilamında “Eşinin evlenmeden önce küçük düşürücü bir suç işlemiş olduğunu evlendikten sonra öğrenmesi halinde diğer eşin nisbi butlan sebebiyle evliliğin iptalini talep edebileceği…” şeklinde hüküm tesis etmiştir.

5- Küçük Düşürücü Suç İşleme Nedeniyle Açılan Boşanma Davasında Süre

TMK m.163 madde metninde görüleceği üzere küçük düşürücü suç işleme nedeniyle açılan boşanma davası her zaman açılabilir. Burada hak düşürücü bir süre söz konusu değildir.

- Küçük düşürücü suç nedeniyle açılan boşanma davalarında hak düşürücü süre işlemez. (Yargıtay 2. HD. 06.11.1975 T. 6652/8464)

- Küçük düşürücü suç nedeniyle açılan boşanma davalarında hak düşürücü süre işlemez. (Yargıtay 2. HD. 16.06.1972 T. 4139/3907)

- Küçük düşürücü suç nedeniyle açılan boşanma davalarında hak düşürücü süre işlemez. (Yargıtay 2. HD. 21.04.1972 T. 2539/2507)

Ancak boşanma davasının geç açılması ve bu süreç boyunca eşin, davalı eşi açıkça hoş gördüğünü, affettiğini gösteren hal ve hareketlerde bulunması çekilmezlik unsurunun varlığının ispatını zorlaştıracaktır.

6- Suçun Bir Kez İşlenmiş Olması Yeterlidir.

TMK m.163’te küçük düşürücü bir suçun bir kez işlenmesi yeterli görülmüştür. Aynı veya farklı bir suçun tekrar işlenmesi boşanma bakımından gerekli bir unsur değildir.

- Küçük düşürücü suç işleme” sebebine dayalı boşanma davasında, davacının cinsel tacizde bulunma suçunu işleyen davalı ile birlikte yaşaması beklenemeyeceğinden suç bir kez işlenmiş olsa da boşanma davasının kabulüne karar verilmesi gerekeceği… (Yargıtay 2. HD. 19.03.2015 201560/4947)

7- Eşin Bu Suçtan Dolayı Ceza Alması Gerekmez.

Ceza yargılaması kendine özgü usule tabidir. Boşanma sebebi bakımından kişinin bu suçtan dolayı ceza alıp almaması önemli değildir. Kişinin kasten işlenen bir küçük düşürücü suç işlemesi yeterli görülmüştür.

8- Küçük Düşürücü Suç İşlemenin Diğer Boşanma Sebepleriyle İlişkisi

Boşanma davalarında birbirleri ile çelişmemesi şartı ile aynı davada birden fazla boşanma sebebine dayanılması mümkündür. (Bu hususta Yargıtay 2. HD. 12.11.2013 T. 12267/26094) nitekim Hukuk Genel Kurulu 28.03.2001 T. 2-274/288 sayılı kararında “Küçük düşürücü suç işlemenin TMK 166/1’deki “evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmanın da unsurlarını içerdiği…” yönünde karar vermiştir.

9- Görevli ve Yetkili Mahkeme

Boşanma davalarında görevli mahkeme, 4787 Sayılı Kanun m.4 uyarınca aile mahkemeleridir. Boşanma davalarında yetkili mahkeme, eşlerden birinin yerleşim yeri veya davadan önce son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemesidir.

10- Küçük Düşürücü Suç İşleme Nedeniyle Boşanma Davasının Sonuçları

Eğer küçük düşürücü suç işleme nedeniyle açılan boşanma davasının kabulüne karar verilirse davalı yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminata hak kazanamayacaktır. Bununla birlikte tedbir nafakası bakımından kusur tespiti önem arz etmediğinden diğer şartlar da bulunuyorsa davalı dava süresince tedbir nafakası alabilir. Velayet hususunda çocuğun üstün yararı söz konusu olduğundan somut olayın şartlarına göre karar verilecektir.

Stj. Av. İzel İzem BOYRAZ