TCK 75.madde kapsamında ön ödemenin nasıl gerçekleştirileceği düzenlenmektedir. İlgili kanun maddesi; nakdî meblağın hesaplanma formülünü ortaya koymakta akabinde “Soruşturma giderleri ile birlikte, Cumhuriyet savcılığınca yapılacak tebliğ üzerine on gün içinde ödediği takdirde hakkında kamu davası açılmaz” hükmünü ihtiva etmektedir.

Her ne kadar mevzuatımızda “yargılama giderleri” kavramı mevcut olsa da ve avukatlık ücretleri CMK Madde 324 gereği yargılama giderlerinin bir unsuru olarak kabul edilse de TCK Madde 75 kapsamında yer alan “soruşturma giderleri” kavramı açığa kavuşturulmamıştır. Uygulamada sıklıkla görülen ise ön ödeme önerisine kendisini vekille temsil ettiren müşteki lehine soruşturma vekâlet ücretinin yahut dilekçe yazım ücretinin dâhil edilmediğidir. Görünen odur ki; sosyal medya hakaretlerine ilişkin yürütülecek olan ön ödeme süreçleri de bu şekilde ilerleyecektir.

Ancak bu durum hak arama hürriyeti açısından büyük bir handikap teşkil edecek yüzlerce/binlerce hakarete maruz kalan mağdurları bu suç karşısında çaresiz bırakacaktır. Ayrıca avukatlar açısından da hak ihlaline sebep olacak gerçekleştirdiği belki de yüzlerce/binlerce suç duyurusu karşısında değil “soruşturma vekâlet ücreti” “dilekçe yazım ücreti” dâhi elde edemeyecektir.

Bu husus karşısında alınması gereken tedbir; CMK Madde 324’ün avukatlık ücretini yargılama giderleri kapsamında belirlemesi üzerinden yapılacak yorumla, soruşturma için belirlenen asgari avukatlık ücretinin ön ödeme önerisinin “soruşturma giderleri” ayağına dâhil olması gerektiğinin açıklığa kavuşturulmasıdır. Aksi takdirde mağdurlar açısından ve müşteki vekilleri açısından fiilî imkansızlık hali oluşacak ve bu suçun takibi ortadan kalkacaktır.

Dijitalleşme döneminin teknolojideki yeni gelişmelerle hızla arttığı ve fizikî alemdeki suçların aynısının hatta daha fazlasının dijital alemde cereyan ettiği bir toplumsal gerçeklik karşısında ifade özgürlüğü vurgusunun en sık yapıldığı batıda bile sosyal medyadaki suçların fiziki alemdeki suçlara nazaran cezaları artırılmaktayken TCK 125/2’nin ön ödemeye tâbi olarak cezasızlık algısı oluşturulması bir çelişkidir.

Bu çelişkinin üstüne bir de TCK 75 kapsamındaki soruşturma giderlerinin uygulamada “soruşturma vekâlet ücretini” kapsamayacak şekilde ilerlemesi bu suçlara ilişkin takibi imkansız hale getirecek ve doğal bir meşruiyet alanı sağlanacaktır.

Şayet 8.Yargı Paketi kamuoyuna yansıdığı şekilde bir “ön ödeme” düzenlemesi ile birlikte geçerse ve ön ödemenin bir şartı olan soruşturma giderlerinin avukatlık ücretini kapsadığı (soruşturma vekalet ücreti) yönünde bir belirleme yapılmazsa görünen odur ki; “hakaret” suçu sosyal medyada fiilen suç olma algısını yitirecek bu durum da mağduriyetleri artıracak ve adeta bir “sövme serbestisi” oluşacaktır.

Av. Havva BOZKURT