2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na aykırı davranmak eyleminden kabahatli araç sahipleri hakkında yüksek meblağlı idarî para cezası uygulamaları sıklıkla karşımıza çıkmaktadır. İdarî para cezası karar tutanaklarına karşı Sulh Ceza Hâkimlikleri nezdinde itirazlar yapılmaktadır.

Kabahatler Hukuku kapsamında idari yaptırım uygulanabilmesi için, kabahat eylemini oluşturan somut vakıaların ve dayanak belgelerin yargı denetimine elverişli şekilde düzenlenmesi, idari yaptırımı gerektiren fiilin ve delillerin şüpheye yer bırakmayacak şekilde açıkça belirtilmesi gerekmektedir. Bu durum idarenin kanuniliği ve şeffaflığı ilkesiyle alakalı olup Anayasamızdaki Adil Yargılanma Hakkının tesisini de kolaylaştırmaktadır. Kişileri ağır ekonomik yaptırımlarla karşı karşıya getiren idari yaptırım kararlarına dayanak tutanakların düzenlenmesinde idarenin dikkatli ve özenli davranması gerekmektedir.

5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun  25. maddesinde İdari yaptırım kararına ilişkin tutanakta yer alması gereken hususlar belirtilmiştir.

a) Hakkında idari yaptırım kararı verilen kişinin kimlik ve adresi,

b) İdari yaptırım kararı verilmesini gerektiren kabahat fiili,

c) Bu fiilin işlendiğini ispata yarayacak bütün deliller,

d) Karar tarihi ve kararı veren kamu görevlilerinin kimliği,

Açık bir şekilde yazılır. Tutanakta, ayrıca kabahati oluşturan fiil, işlendiği yer ve zaman gösterilerek açıklanır."

Şekil şartlarına aykırı düzenlenen idari yaptırım tutanakları Kabahatler Kanunu'nun 25. Maddesine aykırı düzenlenmiş olduğundan Sulh Ceza Hakimliklerince iptal edilmektedir.

Yaptırım karar tutanağında hakkında idari yaptırım kararı verilen kişinin kimlik ve adresi açık şekilde yazılmayıp, "tescil plakası" şeklinde yazılmışsa,  kanunun aradığı ölçüde açık olmayıp, soyut nitelikte olduğundan cezaların iptali gerekmektedir.

Aynı şekilde idari yaptırım kararı verilen kişinin kimlik ve adresinin açık şekilde yazılacağı belirtilmişken, kişinin kimlik ve adres bilgileri kısmının yazılmayıp boş bırakılması halinde de  idari para cezası karar tutanağı usulüne uygun düzenlenmediğinden Sulh Ceza Hakimliklerine yapılan itirazların kabulü gerekmektedir. Nitekim bu husus Yargıtay 7. Ceza Dairesinin Kanun Yararına Bozma Kararında da ifade edilmiştir.

5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun  25. maddesinde fiilin işlendiği yer ve zamanında ilgili tutanakta açıkça yer alması gerektiği ifade edilmiştir. Bu sebeple ihlalin işlendiği yerin tereddüte yer vermeyecek şekilde somutlaştırılmış adres bilgisi içermesi ve ihlal yerinin muğlak olarak  ifade edilmemesi gerekir. Aksi halde kabahat fiilinin işlendiğine ilişkin iddia denetlenebilir olmadığından ve Kabahatler Kanunun 25. Maddesine aykırı olduğundan ilgili idari para cezaları kaldırılacaktır.