Anılan düzenlemeye göre “Ergin olmayan çocuk, ana ve babasının velâyeti altındadır. Yasal sebep olmadıkça velâyet ana ve babadan alınamaz.” şeklindedir. Öncelikle evlilik devam ettiği sürece velayet ana ve babadır. Ancak ana ve babadan birinin ölümü halinde sağ kalana boşanmada ise çocuk kendisine bırakılan tarafa aittir.
Velayet davası kural olarak boşanma davası içinde belirlenmektedir. Fakat taraflardan biri boşanma davasından sonra da velayetin kendisine verilmesi için bağımsız bir dava açabilecektir. Dava açmasına engel bir durum söz konusu değildir.
Hâkim velayeti bir tarafa verirken hangi hususlara dikkat edecektir. Şöyle ki; velayet düzenlemesinde asıl olan çocuğun menfaatidir. Hâkim karar verirken bu ilkeyi baz alıp çocuğun üstün yararını göz önüne alarak karar verecektir. Ayrıca bizim hukukumuzda kardeşlerin ayrılmama ilkesi benimsenmiştir. Bu sebeple çocuklar imkânlar el verdikçe velayeti bir tarafa bırakılır. Öte yandan mahkeme sekiz yaşına gelmiş çocukları dinlemek zorundadır. Buna idrak yaşı denilmektedir. Bu ilke Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. Maddesin de düzenlenmiş olup düzenlemeye göre, “çocuğun yüksek çıkarına açıkça aykırı olmadığı takdirde, çocukları ilgilendiren davalarda idrak çağındaki çocuğun görüşüne değer verilmesi gerekir.” şeklinde ifade edilmiştir. Son olarak da mahkemenin göz önüne alacağı husus SİR raporu denilen sosyal inceleme hizmet raporudur. Bu rapor ile hâkim huzurunda çocuk dinlenmelidir.
0 ila 3 Yaş Grubu Çocukların Velayet Durumu
Hukuk sistemimiz de 0-3 yaş grubu çocuklar anne bakım sevgisine muhtaç oldukları için anneye verilir. Zaten bu yaş aralığı tabiatı gereği tamamıyla anneye muhtaç bir dönemdir. Bu kabul görmüş bir genel kanıdır. Ancak aksi durumlarda bu yaş aralığı da babaya verilebilir. Şöyle ki;
1-Anne akıl hastası veya idrak gücü az olması ya da hiç yoksa babaya verilir,
2-Annenin çocuğa karşı şiddet uygulaması,
3-Annenin çocuğun menfaatine uygun davranmaması,
4-Annenin çocuğun bakım ve koruma gibi ihtiyaçlarını zedeleyici şekilde yaşaması,
5-Annenin ahlaka uymayan yaşam tarzı,
6- Anne velayeti istemiyordur ve mahkemede de istemediği beyanında bulunuyorsa.
İşte bu şartlar altında velayet babaya verilebilir.
VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ
Velayetin değiştirilmesi müessesi Türk Medeni Kanunu’nun 183. maddesin de düzenlenmiştir. “Ana veya babanın başkasıyla evlenmesi, başka bir yere gitmesi veya ölmesi gibi yeni olguların zorunlu kılması hâlinde hâkim, re'sen veya ana ve babadan birinin istemi üzerine gerekli önlemleri alır.” Denmektedir. Ancak velayeti kendisine bırakılan tarafın tekrardan evlenmesi durumun da velayet hemen kaldırılmaz. Bunun için velayet yükümlülüklerini aksatmış olması gerekiyor. Öte yandan çocukla kişisel ilişkinin bile isteye engellenmesi durumunda da velayetin değiştirilmesini talep edebilir. Ayrıca velayet değiştirilirse birtakım sonuçlar da değişir. Örneğin velayet anneden babaya geçtiği durumlarda nafaka değişecek baba veriyordu artık anne gücü oranında iştirak nafakası ödemeli sonra anne ile kişisel ilişki kurulacak kısaca her şey tersine dönecektir.
VELAYETİN KALDIRILMASI
Velayetin değiştirilmesinden farkı burada velayet kimdeyse çocuğa yeterli ilgi göstermemesi veya çocuklara olan görevlerini yükümlülüklerini ağır şekilde ihlal etmesi kaldırılması sebebidir. Aynı zaman da ana ve babanın deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması gibi durumlar söz konusuysa velayetin kaldırılması davası açılabilir.
VELAYET KAVRAMINA İLİŞKİN YARGITAY KARARLARI
Ana veya babası sağ olan çocuğun velayeti bunlardan birisine verilmesi asıldır. Yani amca, hala, teyze, dedenin talebi olsa bile önce sağ kalan eşe verilir. Olumsuz şartlar varsa çocuğun üstün yararına muhalif olacaksa o zaman araştırılıp ana veya babadan başkasına verilebilir. (Y2HD, E. 2018/417, K. 2018/2834)
Çocuğa fiziksel şiddet uygulayan ana ya da babaya velayet verilmemelidir. (Y2HD, E. 2010/14214, K. 2011/15797)
Henüz yaşını doldurmamış çocuk ana bakım ve şefkatine muhtaçtır. “Velayet kendisine verilmeyen tarafla çocuk arasında kişisel ilişki kurulurken, analık babalık duygularını tatminden önce, çocuğun bedeni ve fikri gelişimi dikkate alınmalıdır. Bu yaştaki çocuğun anne ilgi ve şefkatine ihtiyacı olduğu açıktır.” (Y2HD, E. 2014/6717, K. 2014/16531)
Üç yaşındaki çocuk ana bakım ve şefkatine muhtaçtır. (Y2HD, E. 2011/2312, K. 2012/131)
Ergenlik çağında olup cinsiyetleri itibariyle annenin ilgi ve yakınlığına ihtiyaç duyan kız çocuklarının velayeti anneye verilmesi gerekir. (Y2HD, E. 2010/12075, K. 2011/13939)
Bir ebeveynin sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışta bulunması velayetin o ebeveyne verilmemesi için tek başına yeterli bir gerekçe değildir. Örnek vermek gerekirse ebeveynlerden birisinin zina yapması tek başına yeterli değildir. (Y2HD, E. 2011/1767, K. 2011/22890)
Çocuklar görüş ve düşüncelerini açıklama olgunluğuna erişmişse velayetleriyle ilgili kendilerine danışılması gerekir. “İç hukukun bir parçası haline gelen Çocuk Haklarına İlişkin Avrupa Sözleşmesinin 3 ve 6 ile Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. maddesine göre velayete tabi idrak çağındaki çocukların kendilerini ilgilendiren konularda görüşünün alınması ve gereken önemin verilmesi öngörülmektedir.” (Y2HD, E. 2010/13203, K. 2011/13282)
Av. Kadir LALE