TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

M.M. BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2022/13035)

Karar Tarihi: 20/3/2024

BİRİNCİ BÖLÜM

KARAR

GİZLİLİK TALEBİ KABUL

 

Başkan

:

Hasan Tahsin GÖKCAN

Üyeler

:

Yusuf Şevki HAKYEMEZ

 

 

İrfan FİDAN

 

 

Muhterem İNCE

 

 

Yılmaz AKÇİL

Raportör

:

Burak GÜNGÖR

Başvurucu

:

M.M.

Vekili

:

Av. Enes YILDIZ

 

I. BAŞVURUNUN ÖZETİ

1. Başvuru, idari para cezası ve sürücü belgesinin geçici olarak alınmasına ilişkin işleme karşı yapılan başvuruda kararın sonucunu değiştirebilecek nitelikteki iddiaya ayrı ve açık yanıt verilmemesi nedeniyle gerekçeli karar hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

2. Başvurucu 15/8/2021 tarihinde Şile İlçe Emniyet Müdürlüğüne bağlı trafik ekiplerince alkol kontrolü amacıyla durdurulmuştur. Saat 23.07 sıralarında nefes ölçümü sonucunda düzenlenen tutanakta başvurucunun 1,33 promil alkollü olduğu belirtilmiştir. Kolluk görevlilerince düzenlenen tutanağa göre başvurucunun ehliyeti, alkollü olarak araç kullandığı gerekçesiyle 13/10/1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 48. maddesinin beşinci fıkrasının ihlal edilmiş olması nedeniyle alınmış ve hakkında 1.339 TL idari para cezası uygulanmıştır.

3. Başvurucu; alkol kullanımının üzerinden uzun süre geçtiğini, etki ve kalıntısının kalmayacağını ancak kullandığı birtakım ilaçların etkisiyle alkollü çıkabileceğini belirterek sonuca itiraz etmiştir.

4. Ölçüm sonucuna itiraz eden başvurucu; kolluk görevlileri tarafından yapılan ölçümün ardından iddiasını ispat etmek amacıyla kolluk görevlileri tarafından yapılan ölçümden yaklaşık üç saat sonra İstanbul Sancaktepe Şehit Prof. Dr. İlhan Varank Eğitim ve Araştırma Hastanesine (Hastane) gittiğini, burada yapılan testlerin sonucunda alkollü olmadığının tespit edildiğini beyan etmiştir. Başvuru formunun ekinde yer verilen Laboratuvar Sonuç Raporuna (rapor) göre başvurucudan saat 02.21'de örnek alındığı, yapılan inceleme sonucunda alkol oranının "alt ölçüm sınırının altında" çıktığı anlaşılmaktadır.

5. Başvurucu, Şile Sulh Ceza Hâkimliğine (Hâkimlik) başvurarak hakkında tesis edilen idari para cezasının ve sürücü belgesinin geçici olarak alınması işleminin iptal edilmesi talebinde bulunmuştur. Başvurucu dilekçesinde bahsi geçen rapora atıf yaparak alkollü olmadığını, kullandığı ilaçlar nedeniyle alkol oranının yüksek çıkmış olabileceğini, haksız yere ehliyetine el konulması ve idari para cezasıyla tecziye edilmesi nedenleriyle mağdur olduğunu ileri sürmüştür.

6. Hâkimlik başvuruyu reddetmiştir. Karar gerekçesinde, sunulan rapor hakkında herhangi bir değerlendirme bulunmamaktadır. Hâkimliğin gerekçeli kararının ilgili kısmı şöyledir:

"...itiraz edenin kanunun aradığı azami alkol seviyesinin üzerinde 1,33 promil alkollü çıktığı, idari para cezası karar tutanağının resmi evrak niteliğinde bulunduğu ve aksi ispat edilinceye kadar geçerli olduğu, itiraz eden tarafından dosyaya alkollü araç kullanmadığına dair bir delil sunulmadığı gözetildiğinde..."

7. Başvurucu, Hastanede yapılan ölçümde alkol oranının alt sınırın altında tespit edildiğini gösteren rapor hakkında Hâkimlik kararında herhangi bir değerlendirmede bulunulmamasının gerekçeli karar hakkını ihlal ettiğini ileri sürerek karara itiraz etmiştir.

8. Başvurucunun itirazı İstanbul Anadolu 2. Sulh Ceza Hâkimliğince kesin olarak reddedilmiştir. İtirazın reddi kararında da bahse konu rapor hakkında bir değerlendirme yapılmamıştır.

9. Başvurucu, nihai kararı 30/12/2021 tarihinde öğrendikten sonra 28/1/2022 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

10. Komisyon; adil yargılanma hakkı dışındaki iddiaların kabul edilemez olduğuna, anılan hakka ilişkin şikâyetin kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar vermiştir.

II. DEĞERLENDİRME

A. Gerekçeli Karar Hakkının İhlal Edildiğine İlişkin İddia

11. Başvurucu; olay tarihinde Hastanede kendisinden alınan örneklerin incelenmesi sonucu düzenlenen raporda alkol oranının belirtilen sınırın altında olduğu tespit edildiği hâlde alkollü olarak araç kullanması nedeniyle uygulanan idari para cezası ve sürücü belgesinin geçici olarak geri alınması işlemine karşı yaptığı itiraz sürecinde bu raporun değerlendirilmeden itirazının reddedilmesinin adil yargılanma hakkını ihlal ettiğini ileri sürmüştür. Başvurucu ayrıca, isminin kamuya açık belgelerde gizlenmesi talebinde bulunmuştur.

12. Başvurucunun iddialarının adil yargılanma hakkı kapsamındaki gerekçeli karar hakkı yönünden incelenmesi gerektiği değerlendirilmiştir.

13. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de olmadığı anlaşılan gerekçeli karar hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi gerekir.

14. Anayasa Mahkemesi, önüne gelen birçok başvuruda gerekçeli karar hakkının kapsam ve içeriğini belirlemiştir. Anayasa Mahkemesi özellikle açık ve somut bir biçimde öne sürülen iddia ve savunmaların davanın sonucuna etkili olması, başka bir deyişle davanın sonucunu değiştirebilecek nitelikte bulunması hâlinde davayla doğrudan ilgili olan bu hususlara mahkemelerce makul bir gerekçe ile yanıt verilmesi gerektiğine dikkat çekmiştir (Yasemin Ekşi, B. No: 2013/5486, 4/12/2013, §§ 56, 57; Muhittin Kaya ve Muhittin Kaya İnşaat Taahhüt Madencilik Gıda Turizm Pazarlama Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti., B. No: 2013/1213, 4/12/2013, §§ 25, 26; Vesim Parlak, B. No: 2012/1034, 20/3/2014, §§ 33, 34; Sencer Başat ve diğerleri [GK], B. No: 2013/7800, 18/6/2014, §§ 31-39; Münür Ata, B. No: 2014/4958, 22/1/2015, §§ 37-43; Hikmet Çelik ve diğerleri, B. No: 2013/4894, 15/12/2015, §§ 54-59; Şah Tarım İnş. Tur. Ltd. Şti., B. No: 2013/7847, 9/3/2016, §§ 36-48).

15. Başvurucu, alkollü araç kullandığı gerekçesiyle hakkında tesis edilen idari para cezası ve sürücü belgesinin geçici olarak geri alınması işlemine karşı başvuruda bulunurken kullandığı ilaçlar nedeniyle alkollü çıkabileceğini ileri sürmüştür. Başvurucu ayrıca kandaki alkol oranın analiz edilmesi amacıyla olay tarihinde başvuruda bulunduğu Hastanede kan örneği alındığını ve yapılan inceleme sonucunda alkol oranının alt sınırın altında çıktığını belirterek buna ilişkin raporu da dosyaya sunmuştur.

16. Buna karşılık Hâkimlik "idari para cezası karar tutanağının resmi evrak niteliğinde bulunduğu ve aksi ispat edilinceye kadar geçerli olduğu" gerekçesine yer vermekle yetinmiş; başvurucunun alkol oranının alt sınırın altında olduğu tespitini ihtiva eden ve davanın sonucuna etki edebilecek nitelikteki rapora ilişkin herhangi bir değerlendirmede bulunmamış, bu yöndeki iddialara ayrı ve açık bir yanıt vermemiştir (bkz. § 6). Diğer bir ifadeyle, kolluk görevlilerince yapılan ölçüm sonucunun aksi yönünde değerlendirme içeren bu raporun neden dikkate alınmadığı gerekçelendirilmemiştir. Bu eksiklik itiraz mercii tarafından da giderilmemiştir (bkz. § 8). Bu nedenle yargılama süreci bir bütün olarak değerlendirildiğinde başvurucunun gerekçeli karar hakkının ihlal edildiği sonucuna varılmıştır.

17. Açıklanan gerekçelerle başvurucunun Anayasa'nın 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamındaki gerekçeli karar hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.

B. Diğer İhlal İddiaları

18. Başvurucu, itirazının kabul edilmemesi nedeniyle adil yargılanma hakkının çeşitli güvencelerinin ihlal edildiğini de ileri sürmüştür.

19. Başvuruda gerekçeli karar hakkının ihlal edildiğine karar verildiğinden başvurucunun diğer şikâyetleri hakkında kabul edilebilirlik ve esas yönünden ayrıca bir inceleme yapılmasına gerek görülmemiştir.

III. GİDERİM

20. Başvurucu; ihlalin tespiti ve yeniden yargılama yapılması talebinde bulunmuştur.

21. Başvuruda tespit edilen hak ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmaktadır. Bu kapsamda kararın gönderildiği yargı mercilerince yapılması gereken iş, yeniden yargılama işlemlerini başlatmak ve Anayasa Mahkemesini ihlal sonucuna ulaştıran nedenleri gideren, ihlal kararında belirtilen ilkelere uygun yeni bir karar vermektir (Mehmet Doğan [GK], B. No: 2014/8875, 7/6/2018, §§ 54-60; Aligül Alkaya ve diğerleri (2), B. No: 2016/12506, 7/11/2019, §§ 53-60, 66; Kadri Enis Berberoğlu (3) [GK], B. No: 2020/32949, 21/1/2021, §§ 93-100).

IV. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Kamuya açık belgelerde başvurucunun kimliğinin gizli tutulması talebinin KABULÜNE,

B. Adil yargılanma hakkı kapsamında gerekçeli karar hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,

C. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamındaki gerekçeli karar hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,

D. Kararın bir örneğinin gerekçeli karar hakkının ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere Şile Sulh Ceza Hâkimliğine (2021/376 D.İş.) GÖNDERİLMESİNE,

E. 664,10 TL harç ve 18.800 TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 19.464,10 TL yargılama giderinin başvurucuya ÖDENMESİNE,

F. Ödemenin kararın tebliğini takiben başvurucunun Hazine ve Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,

G. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 20/3/2024 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.