Giriş
İşyerlerinde en çok merak edilen, en çok konuşulan konulardan biri de maaşlardır. Kimin ne kadar zam aldığı, ücretlerin adil olup olmadığı, işçi–işveren arasındaki ilişkilerin temelinde sık sık gündeme gelir. Ancak bu merak, kimi zaman işyerinde huzursuzluğa yol açan bir “dedikodu”ya dönüşebilir kii bu da işyerindeki huzuru, çalışma barışını pek tabii bozabilir. Peki işyerinde maaşların açıklanması veya dedikodu konusu yapılması hukuken nasıl değerlendirilir? Hak mıdır, yoksa suç mu?
Maaş Bilgilerinin Hukuki Niteliği
Ücret bilgileri, Türk Borçlar Kanunu ve İş Kanunu çerçevesinde iş sözleşmesinin esaslı unsurlarından biridir. Bunun yanında Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) kapsamında da “kişisel veri” niteliği taşır. Dolayısıyla bir işçinin maaşının, diğer işçiler tarafından izinsiz öğrenilmesi veya üçüncü kişilerle işçinin rızası hilafına paylaşılması kişisel verilerin hukuka aykırı ifşası anlamına gelir.
İşçinin Maaşını Açıklaması Serbest mi?
Her işçi, kendi ücret bilgilerini açıklamakta özgürdür. Bu, kişisel hakkıdır. Ancak bu hakkın kullanımı sınırsız değildir. Eğer işçi, kendi maaşını açıklarken diğer işçileri kışkırtıcı, işverenin itibarını zedeleyici veya işyeri barışını bozucu bir dil kullanıyorsa, işverenin iş sözleşmesini fesih hakkı doğabilir. Basit bir örnekle, işyerindeki bir işçinin çalışma arkadaşı olan başka bir işçiye hitaben, “şu işçi bile senden daha yüksek maaş alıyor, bu ücrete burada çalışılır mı” minvalindeki bir beyanı çalışma barışını bozacak niteliktedir.
Başkalarının Maaşını Açıklamak Suç mu?
Bir işçinin, yetkisi olmaksızın diğer çalışanların maaşlarını öğrenmesi ve paylaşması, sadece işyeri disiplinini bozmakla kalmaz; aynı zamanda KVKK ve Türk Ceza Kanunu kapsamında verilerin hukuka aykırı olarak ele geçirilmesi veya yayılması suçunu oluşturabilir. Bu durumda işveren, haklı nedenle feshe gidebilir.
Maaş Dedikodularının Sonuçları
● İş Hukuku Açısından: İşyerinde huzurun bozulması, işverenin güvenini sarsacak şekilde davranılması, işçinin iş sözleşmesinin haklı nedenle feshiyle sonuçlanabilir.
● Ceza Hukuku Açısından: Maaş bilgilerinin izinsiz paylaşılması, Türk Ceza Kanunu m.135 kapsamında “kişisel verilerin hukuka aykırı ifşası” suçu kapsamında değerlendirilebilir.
Ne Yapılabilir?
İşçiler için:
● Kendi maaşınızı açıklarken işyeri düzenini, çalışma barışını bozacak söz ve eylemlerden kaçınmaya gayret gösterin.
● Başka işçilerin maaş bilgilerini paylaşmayın; bu hem hukuka aykırılığa hem de suça sebebiyet verebilecek eylemlere dönüşebilir.
● Maaş adaletsizliği düşündüğünüzde dedikodu yerine, yönetime/insan kaynaklarına yazılı başvuru yapın veya sendikal yollara başvurun.
İşveren için:
● İş sözleşmelerine ve iç yönetmeliklere “maaş bilgilerinin gizliliği” maddesinin olup olmadığını, işçilerin özlük dosyalarında ilgili KVKK evraklarının olup olmadığının kontrolünü sağlayın ve eğer yoksa tamamlayın.
● Bordro ve ücret bilgilerini sadece ilgili işçiye ulaştırın. Bu noktada muhasebe biriminizde bir zafiyet olmadığından emin olun.
● Çalışanlarınıza KVKK uyum ve farkındalık yönünden eğitimler aldırın. Ki bu noktada Rekabet Hukukuna ilişkin uyum ve farkındalık eğitimlerinin de önemini vurgulamakta fayda var. Nitekim çoğu Rekabet Kurumu soruşturmasındaki delillerin çalışan bilgisayarlarından elde edildiğini görmekteyiz. Her ne kadar kasıtlı ve istendik bi ihmal yahut eylem olmasa da işverenin sorumluluğu cihetine gidilebilecek durumlarla sıklıkla karşılaşmaktayız.
Sonuç
İşçi bazından söylemek gerekirse, maaş bilgisi her zaman merak uyandırıcıdır; fakat hukuken sınırları da açıktır. Kendi maaşınızı açıklamak hakkınız olmakla birlikte, başkasının maaşını rızası hilaflarına, işyeri düzenini bozacak şekilde açıklamak hukuka aykırı bir fiile, hatta suça sebebiyet verebilecektir. Sadece aramızda konuştuk ne var bunda deyip geçmeleyim lütfen :)
Av. Arb. Begün Büşra ŞEN






