Mevzuatımızda “hakkın tüketilmesi ilkesi” 6769 s. Sınai Mülkiyet Kanunun ortak hükümleri kısmında 152. Maddede düzenlenmiştir. Bu hükümle birlikte sınai mülkiyet hakkı sahibinin veya hak sahibinin izni ile üçüncü kişilerin sınai mülkiyet hakkı korumasına konu ürünlerin piyasaya sürülmesinden sonra bu ürünlere ilişkin fiiller hakkın kapsamı dışındadır. Marka hakkı sahibi veya hak sahibinin izni ile üçüncü kişi markaya konu ürününü piyasaya sürdükten sonra artık o ürüne ilişkin fiillerde söz sahibi olamayacaktır. Örneğin; X marka kahve üreticisi, Y Kahve Toptan Satış Ltd. Şti.’ye markaya konu kahvelerini sattığında artık Y Kahve Toptan Satış Ltd. Şti.’nin kahveleri hangi perakende şirketine ya da başka bir toptancı şirkete satıp satmayacağına müdahalede bulunamaz. Ya da Y şirketi, A şirketine, o da B şirketine kahveleri sattığında benim markaya konu kahvelerimi B şirketi satamaz deme hakkına sahip değildir. Ancak marka hakkının tüketilmesinin istisnaları mevcuttur. Bu husus SMK m.152/2’ de düzenlenmiştir. Marka sahibi ancak üçüncü kişiler tarafından değiştirilerek veya kötüleştirilerek ticari amaçla kullanımını önleme hakkına sahiptir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesinin verdiği kararda marka hakkının tüketilmesi kapsamında kalan eylemlerin hak ihlali teşkil etmediğini şu şekilde hükme bağlamıştır: “Dava, markanın izinsiz bir şekilde kullanılması ve satışa arz edilmesinin marka tecavüzü ve haksız rekabet teşkil ettiği iddiasıyla ihtiyati tedbir talebine ilişkindir. Alınan bilirkişi raporu ve rapor ekindeki ekran görüntüsünde, markaların sadece ürünün tanıtımı amacı ile kullanıldığı, markalarının yetkili satıcısı olduğu izleniminin yaratılmadığı, davacı tarafın ürünlerin orijinal olmadığına ilişkin iddiasının bulunmadığı, davacıya ait markaların başka ürünler üzerinde olmadığı tespitleri değerlendirildiğinde; mahkemenin "davalı tarafça satışı yapıldığı tespit edilen ürünlerin orijinal ürünler olup olmadığı incelemesinin henüz yapılmamış olmasını" tedbirin kaldırılmama gerekçesi olarak kabul etmesi yerinde değildir. 6769 Sayılı Kanun'un 7/5 maddesindeki “Marka sahibi, üçüncü kişiler tarafından dürüstçe ve ticari hayatın olağan akışı içinde, markasının aşağıda belirtilen biçimlerde kullanılmasını engelleyemez; b ) Malların veya hizmetlerin türüne, kalitesine, miktarına, kullanım amacına, değerine, coğrafi kaynağına, üretim veya sunuluş zamanına ya da diğer niteliklerine ilişkin açıklamalarda bulunulması." hükmü karşısında, rapor ekindeki ekran görüntüsünden markaların sadece ürünün tanıtımı amacı ile kullanıldığının tespit edilmesi, markalarının yetkili satıcısı olduğu izleniminin yaratılmaması, davaya konu edilen markaların bulunduğu ürünlerin, hak sahibi veya onun izni ile üçüncü kişiler tarafından piyasaya sunulmuş olduğu dava dilekçesinden anlaşıldığından, 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanun'un 152/1 maddesindeki “Sınai mülkiyet hakkı korumasına konu ürünlerin, hak sahibi veya onun izni ile üçüncü kişiler tarafından piyasaya sunulmasından sonra bu ürünlerle ilgili fiiller hakkın kapsamı dışında kalır.” hükmü ve tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde ihtiyati tedbire İtirazın Reddine Dair Karar ile İhtiyati Tedbir Kararının Kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiştir.”[1]

Marka hakkının tekelci bir hak olmadığı, marka hakkına ürünlerin irade kapsamında bir kez piyasaya sürüldükten sonra artık satıcının diğer satışlara müdahale edemediği hakkın tüketilmesinin yansımalarıdır. Hakkın tüketilme ilkesi yalnızca tescilli markalar bakımından geçerlidir.[2]

Marka hakkının tüketilmesi; ulusal, bölgesel ve uluslararası tükenme olarak üç farklı şekilde karşımıza çıkmaktadır. Ulusal tükenme; marka hakkının sadece piyasaya sürüldüğü ülke sınırlarında tükenmesi olup marka hakkı sahibi yurtdışında markasına ilişkin fiillerde hak sahibi olmaya devam etmektedir. Bölgesel tükenmede ise piyasaya sürülen bölgeyle sınırlı olarak hakkın tüketilmesi kabul edilmiştir. Uluslararası tükenme kapsamında markaya konu ürün bir kez piyasaya sürüldükten sonra tüm ülkeler kapsamında hakkın tüketildiği kabul edilmektedir.[3] Marka hakkının tüketilmesi maddesi düzenlenirken markanın piyasaya sunulmasından bahsedilmişse de piyasa kavramı açıklanmamıştır. Kanun maddesinde sınırlayıcı bir düzenleme olmamasından yola çıkarak markanın uluslararası tükenmesi esas alınmıştır. Bu kapsamda marka yurtdışında piyasa sürülmesinden sonra bunu temin eden kişi Türkiye’de satabilir.[4] Uluslararası tükenme kapsamında markaya konu ürün piyasaya sürüldükten sonra markaya konu ürünün ihracı, geri ithalatı, paralel ithalatı her türlü tedavülü mümkün hale gelmiştir.[5] Yargıtay 11. Hukuk Dairesi kararında davalının hakkın tüketilmesi ilkesi kapsamında savunmasını yerinde görerek verilen kararın onanmasına karar vermiştir. Karar özeti şu şekildedir:  “Dava, "lacoste" markalı ürünlerin ithali nedeniyle haksız rekabet oluştuğunan tespit ve men'i talebine ilişkindir. Yerel mahkemece, yapılan yargılama sonunda, taraflar arasında davacı şirketlerin distribütör olduğu; davalı şirketin ise “...” ürünlerini yapımcı firmadan ithal ederek iç piyasaya sunduğu hususlarında ihtilaf olmadığı, sözleşmelerin nisbiliği ilkesi uyarınca kural olarak edimler ve yükümlülüklerin bu sözleşmenin tarafları arasında yani yapımcı ile tek satıcı arasında karşılıklı olup, üçüncü kişi durumunda olan davalı tarafa yükümlülük getirdiğinden bahsedilemeyeceği ayrıca, davalının eyleminde aldatıcı veya dürüstlük kuralına aykırı bir yön bulunmadığı, bu haliyle davalı eyleminin haksız rekabet niteliğinde bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Karar onanmalıdır.”[6]

Sonuç olarak; hakkın tüketilmesi ilkesi kapsamında markaya konu ürünün piyasa sürülmesinden sonra, ürünün değiştirilmesi veya kötüleştirilerek ticaret yapılması durumları haricinde marka hakkı sahibinin hakkı tükenmiş olacaktır.

-----------------

[1] İstanbul BAM 44. Hukuk Dairesi 2021/553 E. 2021/650 K. 03.06.2021 T. https://lib.kazanci.com.tr E.T.:09.06.2024

[2] İlhami Güneş, Sınai Mülkiyet Kanunu Işığında Uygulamalı Marka Hukuku (Anakra:Adalet Yayınevi, 2020), 264-265

[3] Hayrettin Çağlar, Burçak Yıldız, Dilek İmirlioğlu, Marka Vekilliği Sınavına Hazırlık, (Ankara:Adalet Yayınevi, 2023), 161

[4] Güneş, Marka Hukuku, 272

[5] Çağlar, Yıldız, Marka Vekilliği, 161-162

[6] Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/13665 E., 2017/1982 K., 10.04.2017 T., https://lib.kazanci.com.tr E.T.:09.06.2024