Dava, mirasın hükmen reddi isteğine ilişkindir.
Davacılar, murisleri E.. E..'in vefat ettiğini, vefatı sonunda borcunu ve alacağını bilmedikleri için küçük miktarlı borçlarını kapatmaya çalıştıklarını, murislerinin sağlığında kurduğu şirketin iflas ettiğini ve yüklü miktarda borç altına girdiğini, SGK Başkanlığından ve vergi dairelerinden kendilerine gönderilen borç yazıları ile terekesinin borca batık olduğunu öğrendiklerini, murisin mirasının borca batık olması nedeniyle mirası kayıtsız ve şartsız reddettiklerini, mirasın reddine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Mahkemece, davanın kabulü ile muris E.. E..'in terekesinin TMK'nın 605. maddesi uyarınca borca batık olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı kurumlar vekilleri temyiz etmiştir.
Ret süresi sona ermeden mirasçı olarak tereke işlemlerine karışan, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya murisin işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işler yapan ya da tereke mallarını gizleyen veya kendisine maleden mirasçı, mirası reddedemez (TMK m. 610/2).
Davacıların, rızaen murisin ölümünden sonraki bir tarihte yeniden yapılandırma sonucu Sosyal Güvenlik Kurumuna olan prim borçlarını ödemek suretiyle mirası sahiplendikleri anlaşılmakla mirasçıların ret hakkı düşmüştür. Bu nedenle mahkemece davanın reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.10.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.