Son dönemlerde ülkenin bir çok kanayan yarası varken herşeyi rejim değişikliğine bağlamak ve yapılan rejim tartışmalarını anlamak mümkün değil.
Hem parlamenter rejim hem de başkanlık rejimi Anayasa Hukuku açısından demokratik rejimlerdir.
Bu nedenle ülkemizin problemi rejim ile alakalı olmayıp, hukuk ve demokrasi kültürü ile alakalıdır.
Rejim değişikliği ; keyfi uygulamaları ortadan kaldırmayacak, kuralları uygulanabilir kılmayacak, mahkeme kararlarınının yok sayılmasını engellemeyecek, azınlıklıkların hakkını teminat altına almayacak, hakimleri bağımsız tarafsız hale getirmeyecek, liyakat sistemine uygulanmasını sağlamayacak...
Bir çok kamu kurum ve kuruluşunun yeniden yapılandırıldığı bu dönemde, kendine münhasır bir siyasi rejime geçiş ülkemiz açısından telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurabilir. Mevcut rejimin yüz yıla yakın kurumsal bir hafızası var. Bu rejimin geliştirilmesi gerekirken bilinmeyen bir yola girilmesi endişe vericidir.
Kanaatimce ülkemizin sorunu siyasi rejimin aktörleri ile ilgili olup, bu aktörlerin demokrasi ve hukuk anlayışı değişmediği sürece ya da bu aktörler değişmediği sürece hangi rejimi getirirseniz getirin sonuç değişmeyecektir.
Trend Haberler

'İcra takibi' şebekesine operasyon... 5'i avukat 17 kişi tutuklandı

Avukat Erdal Çam tahliye davasının kaybedilmesi yüzünden öldürülmüş!

YÜZDE 25'İ AŞAN ORANDA KİRA ZAMMININ İADE ALINMASI

Avukat ve müvekkiline biber gazı sıkıp ters kelepçe takan 2 polis ile 2 bekçiye 14'er yıl hapis istendi

Denizli Barosu eski Başkanı Avukat Erdal Çam müvekkili tarafından öldürüldü!

HİZMET TESPİT DAVALARINDA HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜREYİ ORTADAN KALDIRAN HALLER