Sağkan daha sonra da Kars Barosu’nda düzenlenen ruhsat törenine katıldı. Törene Muş Barosu Başkanı Av. Kadir Karaçelik, Diyarbakır Barosu Başkanı Av. Nahit Eren, Iğdır Barosu Başkanı Av. Özgür Kurban Gül ve Bingöl Barosu Başkanı Av. Yusuf Ketenalp, Erzurum Barosu Başkanı Av. Talat Göğebakan da katıldı.

Birlik Başkanı Sağkan Kars Barosu tarafından düzenlenen 40. ve 50. Yıl plaket törenine de katıldı.

Av. İlhan Babür’e 50. Yıl, Av. Göksal Tanrıverdi’ye de 40. Yıl Beratı’nın verildiği törende konuşan Sağkan, avukatlık mesleğinde usta çırak ilişkisinin önemine vurgu yaptı ve sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bugün 40. ve 50. Yıl plaketleri için bir aradayız. Bizim mesleğimiz temelde usta ve çırak ilişkisi üzerinde yükselen bir meslek. Bugün Türkiye’de bağımsız şekilde avukatlık yapabiliyorsak, sokaktaki yurttaşın hakkını etkin şekilde savunabiliyorsak, hatta ve hatta vatandaşlarımız yargıya olan tüm güvensizliğe rağmen hala avukatları ve baroları bu ülkede insan haklarının ve özgürlüklerin teminatı olarak görebiliyorlarsa, bunun tamamını meslek ustalarına borçluyuz. Başta meslek şehitlerimiz Tahir Elçi ve Ali Günday olmak üzere hak ve hakkaniyet mücadelesinde yitirdiğimiz tüm hukukçuları, tüm meslek üstatlarımızı saygıyla ve rahmetle anıyorum.”

Konuşmasında Türkiye’de yargı sistemini de değerlendiren Sağkan:

“Yargının içinden geçtiği süreç maalesef ki hiç de iç açıcı değil. Anayasa Mahkemesi’nin seçilmiş bir milletvekili ile ilgili olarak seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkının ihlal edildiğine ilişkin açık kararına rağmen bu kararın halen uygulanmamış olması, halkın haber alma özgürlüğünün ihlal edildiği ve temel ifade hürriyetinin açık ihlaline dönüşen gazeteci tutuklamaları, halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yaymak gibi garabet bir kanun ki -çıkartılması döneminde bunun çok ağır ihlalleri yanında getireceği bizzat Barolarımız ve Türkiye Barolar Birliği tarafından vurgulanmıştır-, TCK 217. madde vesile kılınarak basının susturulmaya çalışılması ve maalesef ki en büyük sorunumuz da bunlara yargının alet edilmesi, şu an yurttaşlarımızın hukuka olan güveninin neredeyse bitme noktasına geldiği bir süreci yaşatmaktadır. Ancak şunu da ifade etmek zorundayım ki bütün bu olumsuz tabloya rağmen yurttaşların güvendiği en temel unsur savunma makamı, onun temsilcisi olan avukatlar ile meslek örgütü olan Barolar ve Türkiye Barolar Birliği’dir. Bu güveni bugüne kadar sizler yarattınız, bugünden sonra da sizlerle beraber Barolarımız ve Türkiye Barolar Birliği bu ülkede hukukun üstünlüğünün tesisi için bütün gücüyle mücadele etmeye devam edecektir.” dedi.

Sağkan son olarak Filistin’de yaşanan trajediye dikkat çekti ve sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yanı başımızda bir trajedi yaşanıyor. Yaklaşık bir aydır İsrail’in uluslararası insancıl hukukun bütün kurallarını hiçe sayarak yaptığı katliamı maalesef ki herkes seyrediyor. İsrail’in yaptığının savaş suçu olmakla birlikte artık soykırım noktasına vardığının herkes tarafından görülmesi gerekiyor. Bu anlamda ağzından insan haklarını düşürmeyen Batı’nın maalesef ki konu Gazze olduğunda, konu Filistin’in bağımsızlığı olduğunda kafasını nasıl kuma gömdüğünü de hep beraber tekrar görüyoruz. Ancak her şeye rağmen bizler uluslararası tüm örgütleri ve kurumları Gazze’de yürütülen insanlık dışı operasyonları durdurmaya ve Filistin’de barışı sağlamaya tekrar ve tekrar davet ediyoruz.”

Sağkan Kars’ta beraberindeki Yönetim Kurulu üyeleri ve Baro Başkanlarıyla birlikte Cumhuriyet Başsavcısı Abdullah Amanvermez, Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet Köse ve İdare Mahkemesi Başkanlığı’nda Mahkeme üyeleri Saliha Özçelik ile Betül Hacıismailoğlu’nu da ziyaret etti.