03.06.2024 tarihinde hukukihaber.net aracılığıyla paylaşılan ‘’Tedbir nafakasına ilişkin ara kararın icrası sırasında yaşanan sorunlar’’ (1) başlıklı yazıma Boşanmış İnsanlar ve Aile Platformu tarafından ‘’Süresiz Nafaka’’ uygulamasının da ciddi mağduriyetlere neden olduğu yönünde itirazlar geldi. Öncelikle ilgili yazı, tedbir nafakası gibi müşterek çocuğu da kapsayan ve acil bir ihtiyaca karşılık gelen nafaka türüne ilişkindir. İlgili yazı diğer mağduriyetleri yok sayan, mağduriyetler arasında kıyas yapan veyahut bir cinsiyetin haklarını diğerine karşı üstün tutan bir dille yazılmadığı gibi gelen itirazlar yazının içeriğinden bağımsızdır. Ancak bu vesileyle kitlesel bir mağduriyetin oluştuğunu müşahede ettiğimden yoksulluk nafakasına herhangi bir süre sınırı getirilmemiş olması sorununa yani oluşan bu kitlenin nitelendirmesiyle ‘’Süresiz Nafaka’’ sorununa ve çözümüne değinmeye çalışacağım.

Yoksulluk Nafakası, en basit tanımıyla evliliğin boşanma kararı ile bitmesi nedeniyle yoksulluğa düşecek eş lehine hükmedilen nafaka türüdür. 4237 Sayılı Türk Medeni Kanunun 175. maddesinde düzenlenen Yoksulluk Nafakasına ilişkin madde metninde ‘’ Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz’’ denilerek daha az kusuru bulunması halinde yoksulluğa düşecek tarafın süresiz şekilde yoksulluk nafakası talep edebileceği belirtilmiştir. 4721 sayılı TMK’nın 175. maddesinde geçen “yoksulluğa düşecek” kavramından ne anlaşılması gerektiği konusunda yasal bir tanımlama olmaması karşısında bu husus yargısal uygulamada kurallara bağlanmıştır. Nitekim, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 07.10.1998 tarihli ve 1998/2-656 E., 688 K.; 16.05.2007 tarih ve 2007/2-275 E., 275 K.; 11.03.2009 tarihli ve 2009/2-73, 2009/118 K. sayılı kararlarında; “yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür, eğitim” gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanların “yoksul” kabul edilmesi gerektiği benimsenmiştir. (Hukuk Genel Kurulu 2017/1533 esas 2019/1154 karar) Ayrıca yine aynı kanunun 176. Maddesinde ‘’ İrat biçiminde ödenmesine karar verilen maddî tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü hâlinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi hâlinde mahkeme kararıyla kaldırılır.’’ denilerek yoksulluk nafakasının hangi hallerde kaldırılacağı düzelenmiştir. Toparlayacak olursak TMK’nın 176. Maddesinde belirtilen nafaka alacaklısının evlenmesi, ölümü, fiilen evli gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ve haysiyetsiz yaşam sürmesi  gibi durumlar söz konusu olmadığı sürece mahkemece boşanma kararıyla beraber hükmedilen yoksulluk nafakası devam edecektir. Nafaka yükümlüsü 176. Maddede sayılan şartların oluşması halinde bu yöndeki talebini ‘’ Yoksulluk Nafakasının kaldırılması’’ davasıyla ileri sürebilecek ve yoksulluk nafakasının kaldırılmasını isteyebilecektir. Öte yandan yoksulluk nafakasına ilişkin olarak tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hâllerde iradın artırılması veya azaltılmasına da karar verilebilir. Diğer bir anlatımla iradın arttırılması veya azaltılması için tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu gerektirmesi aranmaktadır.

Yoksulluk nafakasına herhangi bir süre sınırı getirilmemiş olması uygulamada nafaka yükümlüsü açısından mağduriyete neden olmaktadır. 1-2 yıl gibi kısa bir süre evli kalan nafaka yükümlüsünün yıllarca yoksulluk nafakası ödemeye mahkum edildiği görülmektedir. Öncelikle bu sorun, nafaka yükümlüsünün boşanma kararı sonrası yeni bir hayat kurmasını zorlaştırmaktadır. Nafaka yükümlüsü yaşadığı maddi problemlerin yanında ‘’yoksulluk  nafakasının kaldırılması davası şartlarının’’ oluşup oluşmadığını tespit edebilmek için boşandıktan sonra dahi nafaka alacaklısı eski eşinin yaşamını takip etmek zorundadır. Hukuk Muhakemeleri Kanunundaki katı ispat külfeti de  yoksulluk nafakası yükümlüsü açısından nafakanın kaldırılması dava süreçlerini zorlaştırmaktadır. Yoksulluk nafakasına herhangi bir süre sınırı getirilmemiş olması fiilen ve hukuken evliliğini bitirmiş tarafların, yaşamlarına bağımsız bireyler olarak dönmesini engelleyecektir. Ayrıca yoksulluk nafakası alacaklısı ve yükümlüsü arasındaki husumeti artıracağı gibi toplumsal yapının zarar görmesine neden olacaktır. Yoksulluk nafakasının ödenmemesi halinde nafaka alacaklısının şikayeti üzerine nafaka borçlusunun 3 aya kadar tazyik hapsine karar verilebileceği  düşünüldüğünde nafaka yükümlüsünün süresiz şekilde tazyik hapis tehdidiyle karşı karşıya kalacağı da izahtan varestedir. Son dönemde medyaya yansıyan Bursa ili İnegöl ilçesinde yaşayan 81 yaşındaki bir şahsın nafaka ödemediğinden tazyik hapisle cezalandırılması da tüm bu anlatımlarımızın göstergesi olarak  toplumda infiale neden olmuştur.(2)

Yoksulluk nafakası yükümlüsü ve alacaklısı arasında adil bir dengenin tesisi gereklidir. Mevcut uygulama ölçülü olmadığı gibi nafaka alacaklısı tarafından istismar edilmeye de açıktır. Bu konuda kanuni düzenlemeyle azami bir süre belirlenerek, sürenin dolmasıyla kendiliğinden nafaka yükümlüsünün nafaka ödeme borcundan kurtulmasının önü açılabilir. Azami süre belirlenirken boşanan çiftlerin sosyo-ekonomik durumuna ilişkin ülkemiz bazındaki araştırma verilerinden yararlanılabileceği gibi buna ilişkin yeni çalışmalar yapılabilir. Yoksulluk nafakası yükümlüsüne süresi belirli olmayan bir yükümlülük yüklemek sosyal devlet ilkesine de aykırıdır. Sosyal devlet ilkesi gereği nafaka alacaklısının yoksulluğunun önüne geçmek için sosyal yardım ve destekleme projeleri yapılabilir. Son olarak ülkemizde doğum oranlarının azlığının ve evlilik oranlarının düşüklüğünün gündemde olduğu bugünlerde, evlenme düşüncesindeki bireylerin zihinlerindeki ‘’süresiz nafakaya mahkum edilir miyim’’ kaygısının önüne geçilmesi, evlilik oranlarının artmasına da katkı sağlayacaktır.

Av. Yusuf YILDIRIM

KAYNAKÇA :

1- https://www.hukukihaber.net/tedbir-nafakasina-iliskin-ara-kararin-icrasi-sirasinda-yasanan-sorunlar

2- https://www.bursahakimiyet.com.tr/bursa/bursa-da-81-yasindaki-adam-nafaka-odemedigi-icin-tutuklandi-1173599