Adli sicil kaydı günümüzde iş başvurusu, muhtarlık ve milletvekilliği adaylığı gibi birçok alanda karşımıza çıkmaktadır. Adli sicil kaydı bulunan kişilerin mağduriyet yaşamaması için bu kayıtların silinmesinin hangi şartlara ve usule tabi olduğunun bilinmesinde fayda vardır. 

Bu konudaki mağduriyetlerin giderilmesi için öncelilkle adli sicil ve arşiv kaydının silinmesi şartlarının bir bütün halinde ortaya konulması ve bu kayıtlardan kaynaklanan hak yoksunluklarının giderilmesi amacıyla getirilen yasaklanmış hakların geri verilmesi kurumu üzerinde durulması gerekir.

Adli Sicil Kaydının Silinmesi

Adli sicil kaydı (sabıka kaydı), hakkında mahkeme tarafından verilen mahkumiyet kararının kesinleşmesiyle birlikte hükümlünün adli sicil bilgilerinin Adalet Bakanlığı Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğündeki Merkezi Adli Sicilinde tutulmasıdır. Günümüzde adli sicil kaydının edinilmesi oldukça kolaylaşmıştır. Vatandaşlar e-devlet üzerinden giriş yaparak kendine ait adli sicil kayıtlarını rahatlıkla istedikleri zaman temin edebilmektedir. Özel kurumlara başvuru için alınan sabıka kaydında sadece adli sicil kaydına ilişkin bilgiler yer alırken resmi kurumlar ve silah ruhsatı için alınan sabıka kaydında arşiv kaydına ilişkin bilgiler birlikte yer alır.

Adli sicil kaydında hapis cezası ile adli para cezasına ilişkin kesinleşmiş mahkumiyet bilgileri bulunur. Mahkemece Hükmün Açıklanmasının Geriye Bırakılması kararı verilmesi halinde bu karar bir anlamda mahkumiyet olarak görülmediği için sabıka kaydında yer almaz. HAGB kararı, ancak bir soruşturma veya kovuşurmayla bağlantılı olarak Cumhuriyet savcısı, hakim veya mahkeme tarafından istenmesi halinde verilmek üzere ayrı bir sisteme kaydedilir.

Disiplin suçları ve sırf askeri suçlara ilişkin mahkumiyet hükümleri, disiplin veya tazyik hapsine ilişkin kararlar ile idari para cezasına ilişkin kararlar adli sicile kaydedilmez. Adli sicilde yer alan bilgiler cezanın veya güvenlik tedbirinin infazının tamamlanması, zamanaşımı, genel af gibi sebeplerle silinerek arşiv kaydına alınır. İlgili kişinin ölümü halinde adli sicilde yer alan bilgiler tamamen silinir.

Arşiv Kaydının Silinmesi

Adli sicil kaydında yer alan bilgiler belli koşulların yerine gelmesi halinde adli sicil kaydından silinerek arşiv kaydına alınmaktadır. Arşiv kaydının silinmesi adli sicil kayıtlarının arşiv kaydına alınmasından itibaren belirli sürelerin geçmesi halinde mümkün olmaktadır. Aşağıda değindiğimiz yasaklanmış hakların geri verilmesi kararının alınmasından itibaren onbeş yıl geçmişse, yasaklanmış hakların geri verilmesi kararı alınması koşulu aranmaksızın otuz yılın geçmesi halinde ve diğer mahkumiyetler bakımından kaydın arşive alınma koşullarının oluştuğu tarihten itibaren beş yıl geçmesiyle tamamen silinir. Fiilin suç olmaktan çıkması, kanun yararına bozma veya yargılamamnın yenilenmesi sonucunda verilen beraat ile ceza verilmesine yer olmadığı kararının kesinleşmesi halinde adli sicil ve arşiv kaydı tamamen silinmektedir.

Adli Sicil Kanununda adli sicil ve arşiv bilgilerinin silinmesine ilişkin hususların açıkça belirtilmesine karşın adli sicil kaydında yer alan bilgilerin şartların yerine gelmesine rağmen silinmediği sıklıkla karşımıza çıkmaktadır. Adli sicil ve arşiv kaydında yer alan bilgilerin silinmesi için Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğüne şahsen veya vekil vasıtasıyla verilecek dilekçe ile başvurulması gerekmektedir.

Yasaklanmış Hakların Geri verilmesi Kararı

Yasaklanmış hakların geri verilmesi kararı, kişinin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu (TCK) dışındaki kanunlara göre oluşan hak yoksunluğunun giderilmesi amacıyla alınmaktadır. 5352 sayılı Adli Sicil Kanunun 13/A maddesinde yasaklanmış hakların geri verilmesi kararının şartları açıklanmaktadır. Bu kararın alınabilmesi için TCK’nın 53’üncü maddesinin beşinci ve altıncı fıkraları saklı kalmak kaydıyla talepte bulunanın mahkum olduğu cezanın infazının tamamlanmasından itibaren üç yıllık süre içerisinde yeni bir suç işlememesi ve hayatını iyi halli olarak sürdürdüğü hususunda mahkemede bir kanaatin oluşması gerekmektedir (Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/25499 E. 2017/21684).

Belli haklardan yoksun bırakılma TCK m. 53’e göre kişinin işlemiş olduğu suç dolayısıyla mahkum olduğu hapis cezasının infazının tamamlanması ile kendiliğinden ortadan kalkmaktadır. Ancak bazı kanunlardaki düzenlemeler sebebiyle infazın tamamlanması ile hak yoksunluğunun kendiliğinden ortadan kalkmadığı görülmektedir. Örneğin muhtarlık, milletvekilliği, avukatlık, devlet memurluğu gibi meslekler bakımından yasaklılık halinin sona erdirilmesi için için yasaklanmış hakların geri verilmesi kararının alınması gerekir.

Yasaklanmış hakların geri verilmesi kararı, hükümlünün veya vekilinin talebi üzerine hükmü veren mahkeme veya hükümlünün ikametgahının bulunduğu yerdeki aynı derecedeki mahkeme tarafından verilir. Kararın verilmesinden itibaren 7 gün içinde itiraz edilmemesi halinde bu karar kesinleşir. Karar kesinleşmiş olsa bile kanun yararına bozma başvurusu ile üç yıllık sürenin geçmediğinin tespit edilmesi halinde söz konusu karar bozulacaktır (Yargıtay 8. Ceza Dairesi E. 2019/7722 K. 2019/11846 T. 7.10.2019). Yasaklanmış hakların geri verilmesi kararına ilişkin kesinleşme şerhinin alınmasıyla birlikte muhtar veya milletvekili seçilme yeterliliği yeniden kazanılır. Bu kararın kesinleşmesinden önceki tarihli adli sicil veya arşiv kaydı bulunsa bile bu kayda bağlı hak yoksunlukları ortadan kalkmış olur.

Av. Halil İbrahim ÇİÇEK

Stj. Av. Ali TUNCER