Dünya’da hukukla yönetilen tüm devletlerde vergilendirme, devlet politikası olarak kanunla düzenlenme şartına tabidir. Devletler kanuni temeli olmayan hiç bir vergiyi vatandaşlarına dikte edemez. Türkiye’de Bitcoin ile ilgili olarak “vergiye tabi olup olmadığı” konusu, Bitcoin’in yasal tanımlamalar içindeki yeriyle değerlendirilmelidir. Kanunların uygulanabilirliği açısından Bitcoin’in para mı, emtia mı, yoksa kıymetli evrak mı olduğunun belirlenmesi de önem arz etmektedir.

Gelir Vergisi Kanunu Açısından

193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’na göre kazanç sayılan haller açıkça belirlenmiştir. Ticari kazançlar, zirai kazançlar, ücretler, serbest meslek kazançları, gayrimenkul sermaye iratları, menkul sermaye iratları, diğer kazanç ve iratlar (değer artışı kazançları ve arızi kazançlar) gelir vergisine konu olmaktadır.

Kripto Para ticaretinin süreklilik teşkil edecek şekilde ve ticari amaçlarla yapılması halinde elde edilen kazanç vergiye tabi olabilecektir. Zira, Gelir Vergisi Kanunu 37. maddeye göre her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançlar ticari kazanç sayılmaktadır ve buna göre vergilendirilmektedir.

Eğer Türkiye’de Kripto Paraların niteliği emtia olarak değerlendirilirse, ticari kazançlara konu olacak ve vergilendirilebilecektir. Para olarak nitelendirilmesi halinde, aynı kanunun 80. maddesine konu edilerek değer artış kazancı sayılması ve vergilendirilmesi mümkün olacaktır.

Katma Değer Vergisi Kanunu Açısından

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu 1. maddesine göre; Ticari, sınaî, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetler, her türlü mal ve hizmet ithalatı, diğer faaliyetlerden doğan teslim ve hizmetler (bunlar bentler halinde tek tek sıralanmıştır) katma değer vergisine tabidir. Bitcoin-Kripto para alım-satımına aracılık eden şirketlerin, ticari faaliyet çerçevesinde hizmet sunduğu düşünüldüğünde bu işletmelerin kanuna göre katma değer vergisi ödemelerinin mümkün olabileceği görülmektedir.

Bitcoin satışına aracılık eden bir işletmenin (borsanın) Bitcoin almak için ödediği tutar ile müşterisine Bitcoin satış tutarı arasındaki olumlu fark KDV ye tabi hizmet bedeli niteliğinde sayılabilir. Burada sadece hizmet sunmasından dolayı KDV ödemesi mümkün olmayacakken, bedeller arasındaki fark KDV ödenmesini mümkün kılar. 

Türkiye’de işlem yapan BtcTürk, Paribu gibi borsalar alım-satım işlemlerinde aldığı komisyon ücretine KDV ücretini de eklemektedir. Ayrıca komisyon tutarını müşterilerine elektronik ortamda göndermekte KDV tutarını da faturaya yansıtmaktadır. Öyleyse Katma Değer Vergisi açısından kripto-para işlemlerinde sorumluluğun olduğu görülmektedir.

Vergi Usul Kanunu Açısından

459 sayılı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’ne göre; “Tevsik zorunluluğu kapsamında olanların, kendi aralarında ve tevsik zorunluluğu kapsamında olmayanlarla yapacakları, 7.000 TL’yi aşan tutardaki her türlü tahsilât ve ödemelerini aracı finansal kurumlar kanalıyla yapmaları ve bu tahsilât ve ödemeleri söz konusu kurumlarca düzenlenen belgeler ile tevsik etmeleri zorunludur.” hükmü bulunmaktadır. Tebliğin 3. maddesinde tanımlanan tevsik zorunluluğu kapsamında olanlar şunlardır; Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, serbest meslek erbapları, kazançları basit usulde tespit edilen tüccarlar, defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçiler, vergiden muaf esnaflardır. Tevsik kapsamında olan bu mükellefler; tevsik kapsamında olmayanlarla dahi yapacakları haddi aşan her türlü tahsilât ve ödemeyi, aracı finansal kurumlar kanalı ile yapmak zorundadır. Aracı finansal kurumlar ise mezkûr tebliğin 3. maddesinde açıkça tanımlanmıştır. Bunlar; Bankalar (19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanununda tanımlanan), - (29/6/2013 tarihli ve) 6493 Sayılı Ödeme ve Menkul Kıymetler Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun kapsamında yetkilendirilmiş ödeme kuruluşları ve 9/5/2013 tarihli ve 6475 sayılı Posta Hizmetleri Kanununa göre kurulan Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketleridir.

Kripto paraların para olarak nitelendirilmesi durumunda 7.000 TL’yi aşan ve Bitcoin ile yapılan her türlü mal ve hizmet alım satımının aracı kurumlar tarafından yapılması gerekecektir. Burada bir düzenleme yapılması gerekir. Vergi Usul Kanunu açısından ya Bitcoin ile yapılan ödemeler kanun kapsamına alınmalı ve aracı kurumlara Kripto-para işlemleri yapan borsalar eklenmelidir.

Kurumlar Vergisi Kanunu Açısından Kripto Para

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu madde 1’de bu vergiye muhatap tüzel kişilikleri tanımlayarak gelir unsurları konusunda Gelir Vergisi Kanunu’na atıf yapılmıştır. Buna göre Kripto paraların emtia sayılması halinde kanunda sayıldığı şekli ile a) Sermaye şirketleri, b) Kooperatifler, c) İktisadî kamu kuruluşları, ç) Dernek veya vakıflara ait iktisadî işletmeler, d) İş ortaklıkları tarafından Kripto para ile elde edilmiş kurum kazançları Kurumlar vergisine tabi olacaktır.

Bilindiği gibi kripto paranın halihazırda bir pazarı/ borsası oluşmuş durumdadır. Bazı ülkeler sanal para birimlerini emtia olarak kabul etmekte ve kazançlarını vergilendirmeye tabii tutmaktadır. Ülkemizde bu konuyu olumlu endişelilikle takip etmektedir. Sermaye Piyasası Kurulu’nun resmi görevlendirmesi ile hazırlanmış olan Aralık 2016 tarihli araştırma raporu kripto paralar hakkında olumlu değerlendirmeler içermektedir. Bu konuda Türkiye’nin de dünya ülkelerini takip ederek, vatandaşları da bu yeniliğe teşvik edici ve risklere karşı koruyucu önlemler alarak düzenleme yapması beklenmektedir.