"İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2025/1577
Karar No : 2025/3191
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...'ın Mirasçıları
1- ...
2- ...
3- ...
4- ...
5- ...
6- ...
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Kahramanmaraş ili, Türkoğlu ilçesi, ... Mahallesi'nde yer alan ve davacıların hissedarı olduğu ... parsel sayılı taşınmazın bulunduğu alanda yapılan arazi toplulaştırmasının anılan parsele ilişkin kısmının iptali istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince verilen ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararda; dava konusu olan ... nolu kadastro parselinin bulunduğu alanın “orman sayılmayan saha” olarak belirlenmiş olan bir alan olmasından dolayı yapılacak toplulaştırma işlemi neticesinde davacılara tahsis edilecek parselin, ... nolu kadastro parselinin sınırları ile mevcut mülkiyet dokusu ve yapısını koruyacak şekilde oluşturulacak olan bir parsel olması gerektiği, ... nolu kadastro parselinin bulunduğu alanda tahsis yapılmasının önünde fiili, hukuki ve teknik yönden herhangi bir engel bulunmadığı, davacıya ... ada ... nolu parselden tahsis yapıldığı, bu parselin ... nolu kadastro parselinin üzerine denk gelen bölümünün sahip olduğu arazi ve toprak karakteristikleri bakımından Arazi Kullanım Kabiliyeti (AKK) sınıflaması içinde işlemeli tarım kültürüne uygun olmayan VI. Sınıf tarım dışında kullanılması gereken araziler niteliğinde olduğu, davacıya tahsisin yapıldığı ... ada .. nolu parselin ... nolu kadastro parselinin üzerine denk gelen bölümünün tarımsal faaliyetlerde bulunmaya dahi uygun olmayan bir alan olduğu belirlendiği, sonuç olarak dava konusu toplulaştırma işleminde, toplulaştırmanın amacına ve ilkelerine aykırı davranıldığı, dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İdare Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, hisse birleştirmesi yapılarak dağınık hisselilik durumunun giderildiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
3083 sayılı Sulama Alanlarında Arazi Düzenlenmesine Dair Tarım Reformu Kanunu'nun 1. maddesinde kanunun amacı, toprağın verimli şekilde işletilmesini, işletilmesinin korunmasını, birim alandan azami ekonomik verimin alınmasını, tarım üretiminin sürekli olarak artırılmasını, değerlendirilmesini ve buralarda istihdam imkanlarının artırılması, yeterli toprağı bulunmayan ve topraksız çiftçilerin zirai aile işletmeleri kurabilmeleri için Devletin mülkiyetinde bulunan topraklarla topraklandırılmaları, desteklenmeleri, eğitilmeleri, ekonomik üretime imkan vermeyecek şekilde parçalanan tarım topraklarının gerektiğinde ve imkanlar ölçüsünde genişletilmesi suretiyle de toplulaştırılmasını, tarım arazisinin ailenin geçimini sağlamaya ve aile iş gücünü değerlendirmeye yeterli olmayacak derecede parçalanmasını ve küçülmesini önlemeyi, yeni yerleşme yerleri kurmayı, mevcut yerleşme yerlerine eklemeler yapmayı, zorunluluk halinde tarım arazisinin diğer amaçlara tahsisini düzenlemeyi, dağıtılmayan tarım arazisinin değerlendirilme şeklini belirlemeyi, Cumhurbaşkanınca gerekli görülen diğer bölgelerde gayrimenkullerin Milli Güvenlik nedeniyle mülkiyet ve tasarruf şekillerinde ve yerleşim yerlerinde düzenlemeler yapmayı, sağlamak olarak tanımlanmıştır. Arazi Toplulaştırması Ve Tarla İçi Geliştirme Hizmetleri Uygulama Yönetmeliği'nin "Parsellerin yeniden düzenlenmesi" başlıklı 16. maddesinde; proje alanının yeniden düzenlenmesinde; maliklerin istekleri de dikkate alınarak parsel değer sayılarından azami yüzde on ortak tesislere katılım payı düşüldükten sonra kalan miktarın toplamına eşit değerdeki alan, mümkünse tek parsel olarak tercih sırasına göre verilmeye çalışılacağı, uygulamaya tabi parseller üzerinde zemine bağlı hakların varlığı halinde söz konusu parsellerin, hak lehtarlarının görüşü doğrultusunda parselasyon işlemine tabi tutulacağı, sabit tesisler ile çevre ve doğaya görünüm güzelliği veren arazi, yapı ve tesislerin mümkün olduğunca eski maliklerine verilecek şekilde parselasyon planlaması yapılacağı, ancak mal sahibinin birden fazla bu özellikte sabit tesisi var ise malikin bunlardan birinin etrafındaki toplulaştırma isteğinin dikkate alınacağı, proje alanında birden fazla yerleşim birimleri arasındaki sınır düzeltmelerinin, parsel değer sayısı dikkate alınarak ilgili mevzuat hükümlerine göre yapılacağı, dikili tarım arazileri ile örtü altı tarımı yapılan arazilerin gerektiğinde kendi içinde toplulaştırmaya konu olacağı, bu yerlerde Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından 3/7/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu kapsamında belirlenen parsel büyüklüklerinin esas alınacağı, uygulamaya tabi parsellerde kamu kuruluşlarınca tesis edilmiş olan irtifak haklarının varlığı halinde; derecelendirme ile denklik sağlanarak ve mülkiyet-zemin uyumu korunarak parselasyon işlemi yapılacağı, kamu kuruluşlarınca tesis edilmiş olan irtifak hakları, yeni parsellere maliklerin muvafakati alınmadan ve herhangi bir bedel ödenmeden aktarılacağı, proje sahasındaki sabit tesislerin tescile tabi olsun ya da olmasın tüm dokümanları ilgili kişi ve kuruluşlardan temin edilerek bunlardan yerleri değiştirilemeyecek olanların mevcut durumlarının korunabileceği, mevcut hali ile korunamayan, ancak korunması gereken sabit tesis içeren parsellerde kesinti miktarı kadar alan, öncelikle malikin diğer parsellerinden, bu yolla karşılanamaması halinde hazine arazisinin buraya taşınması ile hisseli hale getirilerek karşılanabileceği, buna rağmen karşılanamayan sabit tesisler için ödeme yapılabileceği, hazine taşınmazı ile karşılanacak alan, arazi toplulaştırması kriterlerine göre bağımsız bir parsel olma niteliğini kazanabilecek durumda ise müstakil parsel olarak, aksi takdirde sabit tesis parseli ile hisselendirilebileceği, davalı parsellerin, dava konuları incelenerek, tarafların rızası ve istekleri doğrultusunda toplulaştırmaya konu edilebileceği düzenlenmektedir.
Dosyanın incelenmesinden; davacıları murisinin hisseli olarak maliki bulunduğu Kahramanmaraş İli, Türkoğlu İlçesi, ... Mahallesi, eski ... nolu parsel sayılı taşınmazı da kapsayacak şekilde davalı idare tarafından arazi toplulaştırması işlemi yapıldığı, davacıların murisi ...'ın toplulaştırma işlemi öncesinde 1/32 hisse oranı ile hissedarı olduğu dava konusu olan toplam 10.400,00 m² alana sahip ... nolu kadastro parselindeki hissesine isabet eden toplam 325,00 m²'lik payına karşılık, ... nolu kadastro parselinin yaklaşık 2300 mt batısında, alanının bir bölümü ... ada ... nolu kadastro parselinin üzerine, alanının bir bölümü ise ... nolu kadastro parselinin üzerine denk gelecek şekilde oluşturulan bir parsel olan toplam 22.304,25 m² alana sahip ... ada ... nolu parselden hisseli olarak tahsis yapılması üzerine görülmekte olan davanın açıldığı, dava konusu olan ... nolu kadastro parselinin bulunduğu alanın orman olarak belirlenmesi nedeniyle, niteliği “orman” olacak şekilde oluşturulan ... ada ... nolu parselin sınırları içerisinde bırakıldığı ancak dava konusu olan ... nolu kadastro parselinin bulunduğu alanın orman alanı olmadığına dair mahkeme kararının bulunduğu ve bu mahkeme kararı doğrultusunda 60 Nolu Orman Kadastro Komisyonu tarafından 13/09/2010 tarihinde düzenlenen krokiye göre dava konusu olan ... nolu kadastro parselinin bulunduğu alanın “orman sayılmayan saha” olarak belirlendiği anlaşılmaktadır.
İptali istenen mahkeme kararında; dava konusu olan ... nolu kadastro parselinin "orman sayılmayan saha" olarak belirlendiği dikkate alındığında, maliklerinin bu parselden gelen hakedişlerinin bu parselin bulunduğu alanda kendilerine tahsis edilmesinin önünde fiili, hukuki ve teknik yönden herhangi bir engel bulunmadığı ... nolu kadastro parselinin maliklerinin bu parselden gelen hakedişlerinin bu parselin bulunduğu alan dışında, bu parsele uzak mesafelerde bulunan alanlarda oluşturulan parsellerden tahsis edilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varıldığı ayrıca ... ada ... nolu kadastro parselinin üzerine, alanının bir bölümü ise ... nolu kadastro parselinin üzerine denk gelecek şekilde oluşturulan bir parsel olan ... ada ... nolu parselin ... nolu kadastro parselinin üzerine denk gelen bölümünün sahip olduğu arazi ve toprak karakteristikleri bakımından Arazi Kullanım Kabiliyeti (AKK) sınıflaması içinde işlemeli tarım kültürüne uygun olmayan 6. sınıf tarım dışında kullanılması gereken araziler niteliğinde olduğu gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Davalı idare tarafından, dosyaya sunulan savunmalarda, davacının aynı köydeki farklı parselleri ile birleştirme yapıldığı, ... nolu kadastro parselinin de 6. derece tarım toprağı olduğu, bu parselin patika bir yolunun dahi bulunmadığı, etrafının ormanla çevrili olması nedeniyle parsele yol götürülmesinin mümkün olmadığı, verimsiz toprak özelliğine sahip taşınmazın daha verimli bir parsele taşındığı iddia edilmesine rağmen dosyaya bu hususta bilgi belge sunulmamış, bilirkişi raporunda bu iddialar değerlendirilmemiştir.
Toplulaştırma işleminde temel amaç, dağınık durumdaki parsellerin birleştirilmesi, her parselin yol ve sudan faydalanacak şekilde planlanarak tarımsal verimliliği artırmaktır. Bu anlamda, etrafının orman arazisi ile çevrili olması nedeniyle yolu yapılamayacak ve sulama hizmeti sunulamayacak bir parselin, başka bir bölgeye taşınmasında hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Bu nedenle davalı idarenin, eski ... nolu parselin yol ve sudan faydalandırılamayacağına dair iddilarının yeniden rapor alınarak değerlendirilmesi gerekmektedir.
Ayrıca başka bir parsele taşıma yapılırken, davacının en büyük parseli etrafında ve eşdeğer nitelikte parsel tahsis etme kuralına da aykırı davranılmaması gerekir. Davacıların dava konusu toplam 10.400,00 m² alana sahip ... nolu kadastro parselindeki hissesi 325,00 m² olduğundan, dağınık parsellerin en büyük parsel etrafında toparlanmaya çalışarak planlanması (idarenin bu yönde iddiası bulunuyor) toplulaştırma ilkelerine uygundur. Ancak dosyaya davacıların murisi olan ...'ın ... sayılı kadastro parseli haricinde hangi parsellerinin toplulaştırmaya girdiği hususunda bilgi ve belge sunulmadığından, davacıların murisinin ... parseldeki hissesinin en büyük parseli etrafında ve/veya yakınında, toplulaştırma ilkelerine uygun olarak birleştirilip birleştirilmediği hususunda da bir denetim yapılamamaktadır. Davacıların toplulaştırmaya giren tüm parsellerinin davalı idare tarafından dosyaya bildirilmesi, bütünsel olarak, hangi hisselerinin hangi parselde birleştirildiği hususunun harita ve krokiler üzerinde gösterilerek açıklığa kavuşturulması, gerekirse yeniden bilirkişi raporu alınarak davacıların 6. derece tarım toprağı olan ... numaralı parseldeki 325,00 m² hisselerine karşılık eşdeğer bir parsel verilip verilmediği hususunun değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Bu itibarla, davanın kabulü yönündeki İdare Mahkemesi kararına ilişkin istinaf isteminin reddine dair temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın İdare Dava Dairesine gönderilmesine, 21/05/2025 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.





